8- Hatırlıyorum

931 106 144
                                    

Merhabaaaa bir önceki bölümden sonra nasıl bir bölüm yazmam gerektiğini çok düşündüm ve ortaya böyle bir şey çıktıı.

Umarım beğenirsiniz.

Hemen yeni bölüme geçelim sizi daha fazla bekletmek istemem❤️
__________

(Yoongi)

Evinden çıkıp eve yürümeye başladım. Benden böyle bir şey istemesi sonrasında onu öpmem, her şey beni garip duygulara sokmuştu. Hatırlamayacığını söylediğinde ona güvendim. Umarım cidden hatırlamaz, cidden bunu kesinlikle  hatırlamamalı. Kalbini kıracağımı biliyorum. Ben her zaman kalp kırarım. O bunu hak etmeyecek kadar temiz ve iyi kalpli onun kalbini kırarsam kendimi asla affetmem. Ah.. Hoseok yaptırtmamalıydın bunu. Öyle güzelsin ki sana karşı zor dayanıyorum zaten. Dudaklarının tadını... Çilekli dudaklarının tadını almam hiç iyi olmadı.

(Yazar)

Yoongi o akşam evine gidip kendini direk yatağa attı. Başarabildiği en kısa sürede düşüncelerinden sıyrılıp uyudu.

Sabah olduğunda Hoseok alarmının sesiyle irkilerek uyandı. Üstüne baktığında dün geceki kıyafetleriyle yattığını gördü. Buraya ne zaman geldiğini hatırlamıyordu.

Dün gece söylediği gibi...

En son hatırladığı şey arkadaşları ile beraber bir şeyler içip konuştukları ara ara dans ettikleriydi. Başı öylesine ağrıyordu ki kafasını koparmak istiyordu. Az da olsa alkolden hemen etkilendiğini biliyordu. Ayağa kalkıp banyoya gitti. Üstündeki kıyafetleri çıkardı. Sonrasında ise duşakabin'in içine girdi ve suyu açtı. İlk açtığında su çok soğuktu irkilmesine sebep olmuştu. Yavaş yavaş ılık bir hale gelen suyun altında sadece dikiliyordu. Su saçlarından omuzlarına omuzlarından kaslarının biraz biraz belirgin olduğu karnına oradan kasıklarına son olarakta bacaklarından ayaklarına doğru akıyordu.

Hoseok yaklaşık beş dakika kadar suyun altında sadece dikildi. Sonra hızlıca vücudunu ve sonra da saçlarını yıkadı. Başı deli gibi ağrıyordu. Duştan çıktığı gibi saçlarını kurutup dolabından mavi gömleğini ve mavi yırtık kotunu alıp giydi, hızlıca çantasını da aldıktan sonra evden çıktı ve otobüs durağına doğru ilerledi.

•••

Bu sırada Yoongi çoktan okula gitmişti. Namjoon'la birlikte kantinde kahve içiyordu.

Hoseok okula gelip sınıfına gitti. Sınıftan içeriye girdiğinde Jin kahkaha atıyordu onun aksine Jimin ona öldürücü bakışlar atıyor her an üstüne atlayacakmış gibi duruyordu. Hoseok küçük bir tebessüm edip yanlarına ilerledi.

-Jin Tanrı aşkına neye gülüyorsun böyle?

Jin bu soruya karşılık daha çok gülmeye başladığında Hoseok başını iki tarafa salladı ve Jimin'e döndü.

-Hoseok hadi bu malı anladım ama sen de mi? Nasıl benim Taemin hocayla öyle şeyler yapmama izin verirsin inanamıyorum sana. Hadi Jin Namjoon diye yanıp tutuşuyordu bakamadı, sen? Tanrım napıcam ben nasıl bakıcam hocanın suratına ne videolar izledim biliyor musun?

Jin'in kahkahalarıyla karışık Jimin'i dinledikten sonra Hoseok'da kıkırdadı.

-Jimin kusura bakma ama Taemin Hoca da sen de halinizden gayet memnundunuz ayrıca ne var alt üstü birlikte dans edip eğlendiniz.

-Tabi canım alt üstü birbirimize sürte sürte eğlendik bir şey yok. AAAH TANRIM ÇILDIRICAM.

Hoseok kendini tutamadı ve büyük bir kahkaha attı.

Dependency | SopeTempat cerita menjadi hidup. Temukan sekarang