30.Bölüm: Safiryıldızların İzinde

820 218 99
                                    

"Safiryıldızların İzinde"

Sharing all the power
In the final hour
We're not giving up
They can't silence us

⚔️

Annarithel ilk defa Violet'ın yaşındaki gençliği görebildi

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Annarithel ilk defa Violet'ın yaşındaki gençliği görebildi. Birlik'e geldiğinden beri, örgüsünü hiç açmadığı siyah saçları ve tehlikeli bakışlara sahip badem gözleriyle hiçbir görevinde başarısızlığa uğramamış bir suikastçının soğuk enerjisini seziyordu bu kızda. Şimdi ise küçük ama aslında görevleri için çok büyük bir başarıya karşı zafer kahkahaları patlatan genç bir kız görüyordu. Tıpkı Ellyro ve kendisi gibi acının ona kattıkları ile beslenip bambaşka bir surete bürünmüştü.

Violet defteri gürültüyle masaya bırakıp, karman çorman bir el yazısı ve kenarlara alınmış küçük notlarla dolu sararmış bir sayfayı açtı. Herkes merakla masanın etrafına toplandığında Rhyvar ve Annarithel yan yana geldi. Annarithel ellerini ahşap masaya yerleştiğinde Kara Savaşçı ile parmakları neredeyse birbirine değecekti. Karanlık misk ve neredeyse yanık karanfil kokusu burnunu sızlatıp , vücudundan yayılan sıcaklık Annarithel'ı huzursuz etse de geri çekilmedi. Daha önce yan yana geldiklerinde bu kadar rahatsız olmazdı-olsa da bu yalnızca kafasını uçurma arzusuna direnişi yüzünden olurdu- ama paylaştıkları sır aralarında bambaşka bir ilişkinin kapılarını aralamıştı. Ne garipti, birkaç saat öncesine kadar katlanmak zorunda olduğu bir yabancıyken aslında birbirlerine hiç yabancı olmadıkları ortaya çıkmıştı. Tek bir sır, inkâr edilemez tensel bir çekime yol açmıştı.-Annarithel zihninde bu çekimi sonuna kadar inkâr ediyordu tabii ama bedeni tamamen bağımsız tepkiler gösteriyordu-

Şekil Değiştiren hevesle konuşmaya başladığında geri çekilen Rhyvar olmuştu. Kollarını göğsünde kavuşturduğunda, doğal davranmak için kıvrandığını biliyordu Annarithel.

"Bu amcamın günlüğü," dedi Violet, kuş cıvıldadı. "Kızıl Topraklar'a ulaşabilmenin bir yolunu ararken, bana günlüğüne yazdığı ve yıllar içinde tamamen aklından çıkan bir sayfadan bahsetti."

Ellyro şaşkınlıkla gözlerini kırpıştırdı. "Nasıl?"

"O bir gezgindi," diye cevap verdi Violet.

"Hayır yani, nasıl söyledi? Söylediklerini anlayabiliyor musun?"

Violet omzundaki mavi kanatlı kuşa şefkatle gülümsedi. "Daha önce hiç şekil değiştirmediğim için herhangi bir canlının dilini bilmiyordum ama amcam kuş bedenine hapsolmadan önce bana birçok hayvanın dilini öğretmişti."

Ellyro'nun mavi gözleri hayranlıkla ışıldadı. Şekil Değiştirenler suretine büründükleri canlıların dillerini, dönüştükleri an öğreniyorlardı ve kendi bedenlerine döndüklerinde bile bu dili asla unutmuyorlardı.

Kanın Şarkısı (Kanın Şarkısı Serisi 1)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin