Kaplıca Yarışı

584 85 17
                                    

-(Athena) Hava cidden çok sıcak!

-(Cherry) I...ıhhh ş..şeyy evet.

-(Athena) Hava sıcak olsa bile bu kadar kızarman normal değil, iyi misin!?

-(Cherry) Ihh...fazla kıza benziyorsun.

-(Athena) Ne!?

-(Joe) Sen ona aldırma, mayo yakışmış demeye çalışıyor.

-(Athena) Oh, Teşekkürler! Üff! Sanırım bütün eğlenceyi kaçırdım, küçük bir işim vardı da.

-(Joe) Bütün eğlenceyi kaçırmış değilsin.

  Joe, bu sözleri söyledikten sonra hınzırca gülümseyerek Cherry'yi şezlongdan kaldırdı ve bütün kurtulma çabalarına rağmen onu denize attı. Athena yanlarına gelirken fark ettirmemeye çalışarak kıkırdıyordu (Bunda pek de başarılı olduğu söylenemez). Kıkırdamaya devam ederek denizin sığ bölgesinde oturan adama elini uzatıyordu ki uzatmasıyla kendini denizde bulması bir oldu çünkü aynı zamanda hem Cherry onu çekmiş hem de Joe itmişti. Artık hiçbiri kıkırdamıyordu, üçüde kahkaha atıyordu!

  İlk toparlanan Cherry oldu. Athena'nın da kalkmasına yardım ederek eşyalarıyla birlikte sahilin çıkışına doğru yöneldi. Diğerleri de yorulmuş olacak ki onlar da ayaklanmıştı. Kalacakları yere vardıklarında Reki bu cennet gibi yer karşısında heyecanla konuşmaya başladı:

-(Reki) Müthiş! Hem de sadece 3000 yene mi? Yaşlı Shadow gerçekten zeki bir müşteri.

-(Shadow) Hey, biz burada kalacağız!

  Kızıl saçlı çocuğun gözlerindeki ışık aniden sönmüştü çünkü az önce baktığı yerle karşılaştırılınca burası sadece bir köy eviydi:

-(Reki) Ciddi misin? Hehe, Athena teyze bile burada kalacak sonuçta ne kadar kötü olabilir ki?... Bir dakika neden diğer tarafa doğru yürüyorsun!?

-(Athena) Ehehe, şeyy şansa bak ki benim rezervasyonum da Kaisai Miyako Hanı'na yapılmış.

                             ****

- Müthiş bir kaligrafi, tam sizden beklendiği gibi Bay Sakurayashiki. Yemeğiniz hazır lütfen evinizde gibi hissedin.

-(Cherry) Çok teşekkürler ama ben bu kadar fazla sipariş etmemiştim?

-(Joe) Beraber yenildiğinde yemekler daha lezzetlidir.

-(Cherry) Kojiro!? Siz de mi!?

  Shadow'un sözde ayarlayabildiği en iyi pansiyonda yemek servisi yoktu. Eh, bu yüzden de piyango aralarındaki en zengin kişiyi vurmuştu. Tabii bunda Joe'nun da ufacık miniminnacık bir etkisi olmuş olabilirdi. Herkes "zengin işi" yemekleri mideye indirirken birden odanın sürgülü kapısı yavaşça sağa doğru itildi, bu Athena'ydı. Gerçi elindeki tablette bazı ayarlamalar yaparken odadakileri fark etmemişti bile:

-(Athena) Kaoru, tabletteki bazı yazılımlar cidden çok karışmış. Sistem hatası vermesinin nedeni ise- Hey! Siz de mi buradasınız!?

-(Reki) Öc almak için geldik!

-(Athena) Öc deyince aklıma geldi, bugün özel bir günmüş.

-(Langa) Nasıl yani?

-(Athena) Buraya gelirken duydum, ortaya çıkacakmış!

-(Reki) S-Saçmalama Athena teyze! Her neyse artık kaplıcalara gitmek istiyorum.

-(Cherry) Bir harita almıştım, kaplıcalarla aramızda 50 km var. Yarış için çok uygun.

-(Athena) Kabul! Yemeklerinizi bitirdiyseniz hadi kalkın!

   Herkesin yüzünde kendinden emin bir ifade oluşmuştu. Hemen Kaisai Miyako Hanı ve Haisai Pansiyonu'nun arasındaki hayali başlangıç çizgisine geçtiler. Cherry'nin Carla'ya verdiği sayma emriyle ise gerçek "S" havasına girmişlerdi bile. Geri sayım tamamlandığında kaykaylarına hız vererek birbirleriyle kıyasıya bir mücadeleye girdiler.

   Kaplıcaya varan asıl ayrıma geldiklerinde Athena kendini hızlandırarak soldaki yola döndü, Cherry ve Joe da en kısa yol olduğunu düşünerek o tarafa dönmüşlerdi; Miya ve Shadow ise tam tersine. Hızlarındaki azalmanın en az olmasını sağlayacak yol sol taraf olduğu için iki kurucu ve yeşil gözleri riskli bir şekilde parlamaya başlayan kız arasında çok çekişmeli bir depar atma yarışı gerçekleşiyordu. Carla'nın yardımıyla en öne geçmeyi başaran Cherry artık liderliği tamamen elinde bulundurduğunu düşünüyordu ki birden yanından çok hızlı bir şey geçti.

  Bu numaraya yine kanmıştı. Athena dikkati diğer tarafa çekmiş ve böylece hızlanarak birinci sıraya oturmuştu. Birinci olması yeterince dikkat çekmesine rağmen yine de  kaykayında bir Pop Show-it yaparak iki adama döndü. Cherry'ye belli belirsiz gülümseyerek yine aynı hareketi uygulayıp düz döndü. Yarışın kazananı Athena olmuştu:

-(Athena) Çok eğlendim! Daha sonra birdaha yapalım, şimdi siz rahatlamaya bakın.

-(Cherry) Sen kaplıcadan yararlanmayacak mısın?

-(Athena) Yok, senin tabletindeki kodları düzenleyeceğim. Haa bu arada geride dört kişi bırakıp kazanmışız hala ortalarda yoklar!

-(Cherry) Evet, sonuçta hızımız onlara göre daha fazlaydı, hız değişimini en az etkileyecek yoldan geldik.

-(Athena) Giderken onları bulmaya çalışırım, görüşürüz!

-(Joe) Görüşürüz.

   Athena kaykayını eline aldıktan sonra el sallamak için bile arkasını dönmeden kaplıca kapısından çıktı. Joe hafifçe gülümseyerek ne garip kız bakışını atıyordu ki Cherry'yi fark etti. Sanki bir şey diyecekmiş gibi bakıyordu. Bu onun için oldukça garip bir durumdu, genelde birine söylemesi gerekeni zamanında söylerdi çünkü:

-(Joe) Hadi, git konuş!

-(Cherry) Ne!?

-(Joe) Kız gidiyor!

-(Cherry) Kojiro, teşekkürler.

  Teşekkür ettikten sonra yüzündeki o içten gülümseme geri gelmişti. Pek bir zaman geçmediği için kızı kolayca buldu, kolundan tutup kendine çevirerek hızlı ve heyecanlı bir sesle konuşmaya başladı:

-(Cherry) Yuzushu, düşündüm de-

   Cherry sözünü tamamlayamadı çünkü vıcık vıcık bir şey omzuna deyiyordu ayrıca pek güzel koktuğu da söylenemezdi. Bir çamur kütlesi Athena'nın yüzünü kapladığında ise çevrelerinde birden fazla o şeylerden olduğunu fark ettiler. O çamurumsu şeyle kaplandıktan sonra gerisini hatırlamak pek mümkün değil açıkçası.








        Sevdiyseniz, sevmediyseniz, eleştiriniz varsa yorum yazar mısınız. Yorum yazan, oy atan, okuyan herkese çook çookk teşekkürler.
 

Sk8 the infinity Cherry's ChallangeHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin