Borç

3.1K 374 123
                                    

Lütfen beğenin 🏃🏻‍♀️

Neo yanıma geldiğinde az önce konuştuğum çocuklara baktı, "Ne konuştun onlarla?"

"Tanrı'nın tekrar dışarı çıktığı hakkında konuşuyorlardı. Benim hakkımda ne bildiklerini merak ettim."

Neo bana yandan bir bakış attı, "Ne biliyorlarmış?"

Omuz silktim, "Klasik şeyler işte, hükümetin beni saklaması ve önemli görevlerde çıkarması falan."

Neo anlarcasına başını salladı, dakikalar sonra da araştırma ekibi geldi.

Caddede çalışanlara ve sivillere sorular sorulurken ben bir ara sokağın tam başında öylece duruyordum.

Shigaraki bulunana kadar bir işim yoktu, mal gibi kalmıştım ortada.

Derin bir nefes vererek sigara almak için elimi cebime soktum ve cebimin boş olduğunu fark ettim.

Siktir ya, sigaram odamda kalmıştı.

Tam sigara için Neo'ya sesleneceğim sırada hafif karanlık olan sokakta arkamdan biri bana sigara kutusu uzattı.

Sigara kutusunu alırken mırıldandım, "Teşekkür ederim."

Kimin verdiğine bakmak için arkamı döndüğümde şaşırarak karşımdaki kişiye bakakaldım, dün ara sokakta sigaramı verdiğim kişiydi.

"Sen..."

"Selam."

Kutudan bir sigara aldım ve ona uzattım, düz bir ifade ile bir süre bana baktı ve duvara yaslanarak mırıldandı. "Borcum vardı, ödedim işte."

Sigaramı yakıp derin bir nefes aldıktan sonra mırıldandım, "Sana sigaraları bedava aldığımı söylemiştim."

Kutuyu cebime attım ve ben de onun karşısındaki duvara yaslandım. Neolar bulundukları yerden beni görebilir ama karşımdaki adamı göremezlerdi.

"Ee, beni mi takip ediyorsun?"

Gözlerini yerden çekip bana yöneltti. "Neden seni takip edeyim?"

"Bu 2. Karşılaşmamız, ayrıca yanında hiç açılmamış sigara kutusu vardı. Sence bu şans mı?"

Omuz silkti, "Evet."

İnanmadığımı belki ederek mırıldandım, "Aynen."

Birkaç dakikalık sessizlikten sonra eliyle ekibin olduğu yeri işaret etti, "Ne yapıyorlar?"

"Bir suçluyu arıyorlar."

"Kimi?"

Elimdeki sigarayı hafifçe titreterek küllerinin düşmesini sağladım, "Pek tanımıyorum, Shigaraki diye biri."

Karşımdaki kişi hafifçe ağzını araladı, sanki şaşırmış gibiydi. Tepkisinin ne olduğunu çözememiştim.

"Sen neden onlarlasın?"

Hafifçe güldüm, "Öldürecek kişi benim."

Yaslandığı duvara karşı biraz daha dikleşti, "Sen mi? Shigaraki'yi sen mi öldüreceksin?"

Kafamı salladım, "Aynen, ben öldüreceğim."

"Onun görünüşünü biliyor musun sen?"

Umursamazsa kafamı salladım, "Hayır, görmedim hiç. Pek de umrumda değil açıkçası. Zaten ilk kez böyle bir şey yapmıyorum."

"İlk kez değil yani... Kimsin sen?"

Sonuna geldiğim sigaramı yere attım ve ezerken mırıldandım, "Hiç kimse."

"Önemli birisin sanırım."

"Bilmem, belki."

"O zaman şu an seninle konuştuğum için şanslı mıyım?"

"Gün içinde birçok kişiyle konuşurum ve emin ol abartılacak bir şeyim yok. O yüzden pek de şanslı değilsin. Zaten önemli olmamın tek sebebi özgünlüğüm."

"Özgünlüğün ne?"

Eğer ona özgünlüğümü söylersem Tanrı olduğumu anlayabilirdi. Ama zaten şu ana kadar söylediğim şeylerleri de detaylı düşünürse Tanrı olduğumu anlardı.

Yine de açık açık özgünlüğümü söylemek istemedim.

"İnsan öldürüyorum işte."

O sırada sokağın başından bir ses geldi, "Lora, kiminle konuşuyorsun?"

Neo'ya bakıp tekrar karşı duvara baktım. Az önce konuştuğum adam... Şimdi yoktu.

Birkaç saniye şaşkın şaşkın duvara baktıktan sonra hemen kendime geldim, "Hiç, kendi kendime konuşuyordum."

Neo birkaç saniye garip bir ifade ile baksa da anlarcasına başını salladı, "Gel hadi, gidiyoruz."

Peşinden giderken son kez sokağa baktım.

Delirmediğime emindim, dün ona sigaramı vermiştim ve bugün de o bana vermişti. Bir saniyede nereye kaybolmuştu?

Arabaya binip yola çıktık.

~~~~~~~~~~~~~

Binaya girdiğimizde bazı kahramanların burada olduğunu gördüm. Neo'nun kulağına fısıldadım.

"Noluyor?"

"Emin değilim, sanırım bazı kahramanların toplantısı var."

Kahramanların hepsi beni incelemeye başlamışlardı. Benim, "Tanrı" denen kız olduğumu biliyorlardı.

Etrafı inceleyerek yürürken bir anda birine çarptım. Hemen önüme döndüğümde Eraserhead olarak bilinen kahramanı gördüm.

"Özür dilerim efendim."

Aizawa-san sevdiğim kahramanlardan biriydi. Her ne kadar soğuk gözükse bile aslında çok iyi biriydi. Onun hakkında bildiğim pek bir şey yoktu.

UA'de öğretmen olduğunu biliyordum.

Aslında saygı ekleri çok kullanmazdım ama bu gibi durumlarda kullanıyordum.

Aizawa-san birkaç saniye beni inceleyip konuşmaya başladı. "Nasılsın Lora?"

"İyiyim, siz nasılsınız?"

"Ben de iyiyim, Shigaraki olayı için dışarı çıkıyormuşsun."

Onaylarcasına başımı salladım.

"Kendinize dikkat edin, bu aralar Shigaraki'nin ara sokaklarda gezindiği söyleniyor."

Hafifçe gülümsedim, "Siz de dikkat edin."

Shigaraki x Reader |Bnha x Reader|Where stories live. Discover now