Shigaraki x Reader |Bnha x Reader|

Hapishane -Final-

Beğenin lütfen 😽

Birkaç dakika boyunca sessizce başkanın ölü bedenine baktık. Bulunduğumuz alan korumalı bir yer olduğu için kahramanlar hâlâ içeri girememişti.

Dabi yine bir sigara yaktı, "Olum o kadar işkence demiştik, fantazi demiştik. Bu ne lan? Pat diye öldürdük adamı."

Shigaraki kolunu omzuma attı, "Harbiden ya, keşke pipisini çürütseydim. İçimde kaldı."

Neo hafifçe sırıttı, "Adamın pipisi hâlâ duruyor, bu kadar içinde kaldıysa git çürüt."

Shigaraki kahkaha attı, "Adam öldü olum, ne zevki kalır şimdi?"

Kapıdan sesler yükseliyordu, hepimiz kapıya döndük.

"Çıkalım en iyisi, başımı ağrıttılar."

Shigaraki kolumu tuttu, "Dur güzelim, bir sigara daha yakalım bari."

Sigaramızı yaktık ve hâlâ içerken kapıya ilerledik.

Kilitleri açtım ve kapıyı da sesli bir şekilde ittirdim.

Birçok kahraman karşımızda dururken gülerek seslendim, "Ne ses yaptınız be! Çıktık işte!"

Polisler anında silahları bize doğrultmuştu, Dabi sinirle mırıldandı, "Sizi öldürmek istesek çoktan ölmüştünüz. Boşu boşuna silah doğrultmayın."

Polisler hemen ellerimize kelepçe takmaya başlarken birileri uzaktan bana seslendi.

"Lora!"

"Lora-san!"

Kafamı çevirdiğimde koşarak bize yaklaşan Bakugou, Shoto ve Midoriya'yı gördüm.

Gülerek konuştum, "Çocuklar! Geciktiniz!"

Bir anda sargıya benzer şeyler beni sararak çekti. Önüme baktığımda Aizawa-san'ı gördüm.

"Aizawa-san!"

Bana öfkeli gözlerle bakıyordu, "Sen ne halt ettiğini sanıyorsun?! Az önce kimi öldürdün farkında mısın Lora?!"

Başımı salladım, "Evet, başkanı öldürdüm."

~~~~~~~~~~~~~~

4 yıl sonra:

"Noldu lan Touya! Ben kazandım işte olum!"

"Ya siktir git, hile yaptın amına koyayım!"

Shigaraki Dabi'nin kafasına yastık fırlattı, "Kaç kez Lora'yla düzgün konuş demedim mi lan sana?!"

4 yıl önce başkanı öldürdükten sonra hepimiz hapise girmiştik.

Hapis dediğimiz yer ise benim 14 yıl boyunca yaşadığım odaydı. Daha doğrusu oda değil, her tarafı kapalı ve sadece dışardan açılabilen bir ev.

İlk başta dalgasına söylemiş olsak bile bizi gerçekten buraya kapatmışlardı. İnsanlığın bir kısmı başkanı öldürdüğümüz için mutluydu çünkü çoğu, başkanı sevmiyordu.

Hapise girdiğimiz için protesto edenler bile olmuştu ama yine de hapise girmiştik.

Burada olduğumuz için üzgün değildik, ortam çok eğlenceli oluyordu. Aynı zamanda ziyaretçi gelmesine de izin veriyorlardı.

Hapiste olduğumuzdan beri Shigarakiler villainliği bırakmıştı, artık kötülük bile akıllarından geçmiyordu. Geçse bile en azından kafasına eseni öldürmek istemiyorlardı.

Dabi'nin babasının Endeavor olduğunu öğrenmiştik, bu yüzden artık ona gerçek adıyla yani "Touya" ile sesleniyordum.

Neo şarabını içerken yanımıza geldi, "Bağırıp durmayın, başımı şişiriyorsunuz."

"Üzgünüz."

"Yo, ben üzgün değilim." Dabi sırıtarak Neo'ya bakıyordu. Neo ayağındaki terliği çıkartarak Dabi'ye fırlattı.

"Lora, siyah ojemi gördün mü?"

Toga koşarak içeri girdiğinde başımı olumsuz anlamda salladım, "Touya'dadır."

Dabi tam bir şey diyecekken demir kapının açılma sesiyle hepimiz kapıya döndük. Bu sefer kimin bizi görmeye geldiğini merak ediyorduk.

"Bence Midoriya."

Neo başını salladı, "Bence Aizawa-san."

Shigaraki saçımla oynarken bağırdı, "Bakugou gelmediyse Shigaraki değilim!"

Kapı tamamen açıldığında içeri 3 kişi girdi, Bakugou, Midoriya ve Shoto.

"Çocuklar!!"

Midoriya gülerek bize yaklaştı, "Selam!"

Bakugou ve Shoto'da hemen koltuklara yerleşti. Touya yan gözle Shoto'ya bakıyordu.

"Naber lan melez kafa?"

"İyidir dikiş kafa, senden?"

Birbirleri ile her seferinde böyle atışıyorlardı ama en azından araları kötü değildi.

Yalandan bir sinirle Bakugou'ya yastık fırlattım.

Sinirle bana döndü, "Noluyor lan?!"

"Olum madem geldiniz yemek getirseydiniz! Ayıp amına koyayım!"

Bakugou hafifçe sırıtarak ona attığım yastığı geri bana attı, "Gören sanar burda yemek yok!"

Bakugou, Shoto ve Midoriya'da 2 yıldır kahramanlardı ve en iyi 3 kahraman olmuşlardı.

Kitap bitti, şu ana kadar okuduğunuz için teşekkür ederim, umarım beğenmişsinizdir. Başka bir kitapta görüşmek üzere.