Shigaraki x Reader |Bnha x Reader|

Kaçış

Beğenin lütfen 😽

İstemsizce sesimi yükselttim,  "Beni mi görmek istedin?!"

Shigaraki omuz silkti, "Evet, sorun ne?"

Masaya koyduğum ellerimi sıkıyordum, sinirle fısıldadım. "Seni öldürmem bekleniyor, ne demek sorun ne?"

"Ama öldürmeyeceksin."

"Neden bu kadar eminsin?"

"Kelepçemin anahtarını neden çaldın?"

Hiçbir şey demedim. Bu adam çok zekiydi.

Eğer Shigaraki'nin kaçmasına yardım edersem Neo'ya ihanet etmiş olacaktım. Bunu yapmak istemiyordum ama Shigaraki'nin ölmesini de istemiyordum.

Hızla ayağa kalktım ve Shigaraki'nin yanıma gittim. Anında anahtarı eline bıraktım ve kulağına fısıldadım, "Kilidi hemen aç ve yanıma gel."

Direkt kapıya yöneldim ve çıktım. Neo şok olmuş ifadeyle bana bakıyordu. "Lora, sen napıyorsun?!"

Şu an bırakın Neo'yu, beni tanıyan herkese ihanet ediyordum. Aizawa-san, Midoriya, Todoroki, Bakugou, burada çalışan korumalar...

Ben bir şey demek için hazırlanırken Shigaraki'de kapıdan çıktı ve yanımda durdu.

Neo şok içinde bize bakıyordu, silahını bize doğrulttu. "Lora-"

"Neo."

Ne diyeceğimi bekler gibi bakıyordu.

"İlk kez senden önemli bir şey isteyeceğim."

Neo ne isteyeceğimi anlar gibi başını sağa sola salladı. "Lora, yapma."

"Lütfen kameralara ateş et."

"Lora-"

"Neo, özür dilerim. Lütfen, bir kez olsun böyle bir durumda yardım et."

Neo önce diğer 2 korumaya baktı. Birkaç saniye düşündü ve pes edercesine silahını kameraya doğrulttu.

"Dur!"

Neo bana döndü, "Ne?"

"Ben işaret edince kamerayı vur."

Şu an eminim ki başkan bizi izliyordu.

Kameraya doğru ilerledim ve sırıtarak kameraya nah çektim.

Neo'ya işaret ettim ve o da saniyesinde tüm kameralara ateş etti. Korumalar şok içinde izliyordu.

Shigaraki'ye döndüm. "Yürü, gidiyoruz."

Gülerek mırıldandı "Hay hay efendim."

Yürürken son kez Neo'ya baktım, üzgün görünüyordu. Onu üzmek istemiyordum ama Shigaraki ile gitmeliydim. Başkan burda kellemi koparırdı.

"Üzgünüm Neo."

Neo'nun yüzünde buruk bir gülümseme oluştu, "Ben diğerlerinin hallederim. Gidin hadi."

Shigaraki uzun yoldan olan çıkış kapısına ilerlerken durdurdum. "Ne var?"

"Orası uzun yol, kısa yoldan gideceğiz."

Koşarak kısa yoldan olan kapıya ulaştık. Dışarı çıkarken mırıldandım. "Kurogiri burada herhalde, değil mi?"

Bu olaylar olurken tabii ki Shigaraki'nin yaptığı planı düşünmüştüm. Muhtemelen kaçacağımıza emin olduğu için Kurogiri buralarda bir yerdeydi. Portala girip hemen gidecektik.

Sol eliyle bileğimi tuttu, "Olmaz olur mu?"

Dışarı çıktığımız an Shigaraki Kurogiri'ye seslendi. "Kurogiri!"

Kurogiri anında bir portalla ortaya çıktı, Shigaraki bileğimi bırakmadan benimle birlikte portala girdi.

~~~~~~~~~~~~~

Yine bir evdeydik, farklı bir evdi. Öncekine göre daha genişti. 2 katlıydı.

Dabi ve Toga koltukta oturmuş PlayStation oynuyordu. Dabi hafifçe gözlerini bize kaydırdı, "Gelmişsiniz sonunda."

"Hmhm." Evi incelemeye devam ediyordum. 

Toga gülerek bize el salladı, "Selam Lora!"

Elimi kaldırıp hafifçe salladım, "Selam Toga."

Shigaraki bir kolunu omzuma attı ve mırıldandı, "Sevdin sanırım evi."

"Baya büyük."

"Hmhm."

Ona döndüm, "Sugar daddy falan mısın?"

Shigaraki kahkaha attı, "Hayır değilim ama istersen seninki olurum."

Kolunu omzumdan ittirdim, "İstemez, sağ ol."

Neo hakkında endişeleniyordum. Ben hallederim demişti ama buna hiç mi hiç inanmıyordum.

O an  aklıma başkanın sözü geldi, "Tek yanlışında seninle ilgilenmesi gereken kişiler de ölür."

"Siktir..."