16. Bölüm : Jeongin

521 82 41
                                    

Minik elleri arasındaki top ile koşarak ilerledi Seungmin. Okuldan çıkar çıkmaz arkadaşlarıyla oynamak için büyük evinden dışarıya koştu ve her zaman buluştukları parka gitti. Park yağmur yağacağı için her zamankinden daha ıssızdı. Bunu çok takmadan bir salıncağa oturdu ve beklemeye başladı.

Parkın girişinde Hyunjin'i gördüğünde kocaman gülümseyerek yerinden kalktı ve koşmaya başladı. Sıkınca ona sarıldığında Hyunjin de karşılık vermişti.

Seungmin geri çekildikten sonra etrafı inceledi Hyunjin. "Jeongin gelmedi mi?"

Dudaklarını büzdü Seungmin. "Biraz sonra gelir."

O gelene kadar biraz oynamaya karar verdiler. Bu sırada yağmur sakince çiğselemeye başlamıştı. Bunu çok takmadılar çünkü genellikle böyle havalarda birlikte dışarıya çıkarlar ve birlikte hasta olurlardı.

Eline damlayan bir kaç yağmur damlası ile kıkırdadı Hyunjin. "Bu sefer kimin evinde kalacağız acaba?"

"En son bizim evde kalmıştık. Bence sizin eve gidelim. Senin odanı çoook seviyorum. Tavanındaki yıldızlar çok hoşuma gidiyor. Sana benziyorlar~"

Üzgünce söylendi Hyunjin. "Ama yıldızlar geceleri çıkar."

"Güneş de bir yıldızdır."

"O zaman sen de bir yıldızsın."

"Hayır ben yıldız değilim."

"Evet öylesin~"

"Bak Jeongin geliyor!"

İkisi de parkın girişine yöneldiler. Arkadaşlarının karşıdan karşıya geçmesini izlemeye başladılar. Jeongin onlara gülümseyerek elini salladı. Heyecanını atamayarak hemen koşmaya başladı fakat hesaba katmadığı bir şey vardı.

Yolun başından gelen araba ile gözlerini büyüttü Hyunjin. "Jeongin, bekle!" Ne kadar bağırsa da artık çok geçti. Araba sertçe Jeongin'e çarpmış ve savrulmasına neden olmuştu.

Gördüğü görüntü ile kalıp kalmıştı Seungmin. Ağlayamıyordu ama içinde bir şeyler olduğuna emindi. Midesi bulanmaya, başı dönmeye başlamıştı.

Son duyduğu şey ise Hyunjin'in acı dolu sesi olmuştu. "Seungmin! Gitmeyin! Korkuyorum!"

~~~

"Sonrasında ise ikiniz de hastaneye kaldırıldınız. Sen uyandığında beni tanımadın. Bana bir yabancıymışım gibi bakıyordun. Ben de çocuk aklımla bizi sevmediğini düşünüp seninle konuşmayı kesmiştim." Elleriyle oynamayı kesip tepkimi ölçmek için bana baktı. Benim ise aklımda sorular uçuşuyordu.

"Ben olduğumu nasıl anladın?"

Omuzlarını silkip "Evine ilk geldiğimde odanda bulduğum fotoğraf ile fark ettim." Dedi. Hangi fotoğraftan bahsettiğini anlayamadığım için bir kaç saniye düşünmem gerekti ama yine de anlayamamıştım.

"Odamı mı karıştırdın?"

"Hayır masanın üstünde bir kitabın altında duruyordu." İşte şimdi hangi fotoğraf olduğunu anlamıştım. O fotoğrafı yatağımın altında bulmuştum. Yanımdaki çocukları tanımadığım için babama soracaktım ama tamamen aklımdan çıkmış olmalıydı.

Excitement °Hyunmin° ✓Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin