Bölüm-30

1.6K 50 11
                                    

One Direction-You And I ile dinleyin..!!

Ariana'nın Ağızından Devam

Korkmuyordum. Çünkü duyduğunda bunu yapacaktı. Sadece intikamımı almadığım için kendimden nefret ediyorum. Elimde olmuyordu. İçimde Bella'ya karşı, sanki 3 elementle oluşan bir öfke vardı. O her şeyimi çalmıştı. Harry ile olan ilişkimi, dostlarımı... Sırf Harry yanımda olsun diye, altına defalarca girdim. Niye kimse beni anlamıyor?

''Beni o kız için öldürücek misin?'' diye sordum. Silahı tutarken sırıtıyordu.

''Bir kere, o kız buna değer. Çünkü o senin gibi kaltak değil. Ayrıca senin gibi biri acı çekmeden bu dünyadan gidemez."

Yeter artık!

''Acı çekmiyor muyum zannediyorsun? Bir kere bana sahip çıkmanı istedim. Beni sevmeni istedim. O kıza yaptıklarının aynısını bende istedim. Onu çok kıskandım, çünkü ona karşı çok büyük bir bağlılığın var. Senin o yaşadığın kötü dertleri ben dinliyorum, bana gelip sevgi dolu duyguları tatmayacağını söylüyorsun ama sonunda kalbin onun için çarptı. Sen bana o duyguları tatmayacağını söylerken bile ben seni sevdim." Resmen cırlıyordum, bu yüzden boğazım çok acıyordu.

''Madem beni bu kadar önemsiyordun... neden gidip babama haber verdin?''

''Ben sadece Bella ortadan kalksın istedim, olayın sana sıçrayacağını bilmiyordum." dediğimde gülmeye başladı. Kesinlikle sinirden gülüyordu.

''Yani sen Bella ölünce seni seveceğimi mi düşündün?'' Bu soru karşısında sadece susmuştum. En azından öyle düşünüyordum.

''Biz seninle en başından beri birbirimizi sadece iyi hissettirmek için birlikte olacağımızı söylemiştik." Lanet olası bir antlaşma.

''Biliyorum ama sonuç seni sevmek oldu. Bunu defalarca kendime söyledim. Ama kalbim benimle aynı fikirde değildi." Ağlamaya başladığımda elindeki silahı beline yerleşti. Gözlerine baktığımda ciddiyetini gördüm.

''Doğacak bebeğime dua et. Eğer o olmasaydı seni çoktan öldürmüştüm. Ama eğer bir dahakine böyle bir şey yaparsan seni gerçekten öldürürüm." dedi. O gerçekten çok ürkütücüydü. Daha önce onu böyle görmemiştim. Yani bana karşı. Bu durum karşısında susmayacaktım. Yenilmeyecektim.

Gerekirse bebeği ile birlikte ölecek, ama Styles benim olacak.

Bella'nın Ağızından

Niall ve Liam beni Harry'nin evine bıraktıktan sonra hastaneye Zayn'in yanına döndüler. Onu öyle hastanede bırakmak hiç içime sinmedi. Benim yüzümden vurulmuştu. O benim için kurtuluş planları yaparken, ben onu kendi ellerimle ateşe atmış gibi hissediyordum. Zayn'in bana olan duygusununda bu sebepten olduğunuda biliyorum. Onu elimden geldiğince kırmamaya çalışıyordum. Kıramamda. O bana her şekilde yardım etti.

Resmen oturmuş yaşlı teyzeler gibi dikiş dikiyordum. Bebeğim için bir şeyler yapmaya çalışıyordum. Gerçi hala doğurmak konusunda şüpheliyim. Bunu neden yaptığımıda bilmiyordum. Belkide kafamı dağıtmak içindir. Bir gün içerisinde çok şey yaşamıştık. Bu beni yeterince yormuştu.

Kapının açılma sesiyle kafamı oaraya döndürdüm ama kısa süre sonra tekrar işime devam ettim. Harry'nin bana yaklaştığını hissedebiliyordum. Yan gözle ona baktığımda sandalyeyi dibime sokup yanıma oturdu.

''Nasılsın?'' Ona bakmadan işime devam ediyordum.

''İyiyim." dedim soğuk bir tavırla.

''Konuşmalıyız." dediğinde işimi yarıda bırakıp kollarımı kendime dolayıp yeşillerine baktım.

Satılık : Karanlık Günler [h.s]Nơi câu chuyện tồn tại. Hãy khám phá bây giờ