Bölüm-45

946 30 12
                                    

Multi: Bella

Gözlerimi Harry'nin huzurlu kolları arasında açmıştım. Aramızda biraz mesafe vardı. Bunun sebebi bendim, karnım çok büyüdü artık. Eskiden kilo almamak için kendime dikkat ederdim ama şimdi elimde değildi.

Yavaşça yataktan kalktım ve dolabımın önüne geçtim. Olabildiğince sessiz kalmaya çalıştım. Harry uzun bir süredir o iğrenç yerdeydi ve dinlenmesi gerekiyordu.

Dolabımdan hamilelik tişörtlerimden ve rahat etmek için gri eşofmanımı aldım. Sessizce onları giymeye başladım. Giyindikten sonra aynanın karşısına geçip saçlarımı mısır örgüsü yaptım.

Son kez kendime baktıktan sonra kapıya doğru ilerledim. Ama o an Harry'e bakmıştım. O kadar masum bir şekilde uyuyordu ki yanağına bir öpücük kondurmadan çıkamazdım. Yavaşça ona doğru yaklaştım ve gamzelerinin olduğu bölgeye öpücüğümü kondurdum. Bir kaç kez kıpırdandığında odadan hemen çıktım.

Yavaş adımlarla ve çok büyük bir dikkatle aşağı indim. Mutfağa girdiğimde Ana ile karşılaşmayı beklemiyordum. Önündeki kahve fincanı ile oynuyordu. Bana kısa bir bakış attı ve tekrar fincanına bakmaya başladı.

''Günaydın.'' dedi yorgun sesiyle.

''Yorgun görünüyorsun.''

''Çünkü gece uyumadım.''

''Neden?''

Bakışları tekrar benimle buluşmuştu. Bu sefer ayağa kalktığında ben gerilmiştim. Hem de ilk defa onun yüzünden gerilmiştim. Hızlıca yanıma geldi ve bana sıkıca sarıldı. Sarkan kollarımla bende ona karşılık verdim. Tişörtüme damlayan gözyaşları canımı yakmıştı.

''Bella artık dayanamıyorum. Lütfen beni affettiğini söyle.''

Artık onu affetmemin zamanı gelmiş olmalı. Sonuçta o bunu isteyerek yapmamıştı. Aslında kendimden nefret ediyorum, çünkü onun gibi biriyle çıktığım için bunlar başımıza geldi.

''Tamam Ana affediyorum.'' dediğimde güldüğünü duydum. Benden ayrıldı ve gözünde ki yaşları sildi.

''Bunu duymak gerçekten iyi geldi.''

İkimizde masaya ilerledik ve karşı karşıya oturduk. O oturmadan önce bana bir bardak bitki çayı hazırlamıştı.

''Düğününüz çok kısa bir zamanda. Biliyor muydun?''

''Hayır. Sen nereden biliyorsun?''

''Louis söyledi. Sanırım bir kaç güne işlemler halledilecekmiş.''

Bir kaç gün mü? Bu kadar kısa sürede bu düğün nasıl yetiştirilebilir ki? Aslında çok heyecan verici, artık istediğim şeye kısa bir süre içerisinde kavuşacağım.

''Ama yapılması gereken çok şey var. Özelliklede benim gelinliğim.'' dedim utangaç tavrımla.

''Dert ettiğin şeye bak. Bugün gidip alırız. Ama önce kahvaltı hazırlayıp yukarıda uyuyan kuşları doyurmalıyız.'' dedi gülerek.

Ana tostları ve kahvaltı için masayı hazırlamaya başladığında, ben de krepi hazırlamaya başladım. Önce dolaptan yumurta ve sütü çıkardım. Daha sonra bir kapla birlikte un, yağ ve tuzu çıkardım.

Tüm malzemeleri ekleyip karıştırıp ocaktaki tavada pişirmeye başladım. Kaptaki tüm hamuru tavada pişirdikten sonra, hepsini topladığım tabağı masaya koydum. Ana reçel ve balı da getirdiğinde her şey hazırdı.

''Bence mükemmel oldu.'' dedi Ana.

''Evet ve ben şuan hepsini bitirebilirim.''

İkimizde gülüşmeye başladığımız sırada mutfağa sırayla Gemma, Harry ve Zayn girmişti. Gemma ve Zayn sofraya hayranlıkla bakarken, Harry kıkırdıyordu.

Satılık : Karanlık Günler [h.s]حيث تعيش القصص. اكتشف الآن