7☆ wow

624 34 6
                                    

Yorumlarda Hilal'le benzer özelliklerimizin olması hoşuma gitti. Aslında kafamda böyle bir karakter yoktu.

Transfer olayları beni yormaya başladı. Doruk için hikaye kurgusunda atlamalar yapabilirim. 2-3 yıl atlamam gerekebilir. Çünkü gittiği yerde 3 yıl oynaması muhtemel.

Hilal'den🌙

Yarın Beşiktaş'ın maçı vaaaar!

Bavulumu hazırlıyorum. İzmir'e deplasmana gidiyoruz. İzmir sevdiğim şehirlerden.

Yanıma fazla kıyafet almadım. Zaten üzerimde ismim yazılı üniformam var. Kırmızı formamı ve şampiyonluk tişörtü haricinde beyaz tişört ve kot pantolon aldım.

Babam kahvaltıdan sonra çıkmıştı. O gelemeyecekti. U-19'un maçı için ayrı bir hazırlık vardı.

Bavulu bagaja yerleştirip arabama bindim.

Yol boyunca şarkı söyledim. Tek başınayken sesimin nasıl çıktığını önemsemiyorum. Kendimi kaptırınca unutuveriyorum bütün olanları.

Kapıdan girip otoparka bıraktım arabayı.

Takım otobüsünde büyük bir tempo vardı. Oradan oraya koşuşturanlar, bagajlara kolileri taşıyanlar... Kısacası ummalı bir çalışma hakimdi Ümraniye'de.

Bazı kolilere bende yardım ettim. İşimiz bitince Süreyya abiyle karşılıklı çay içtik.

Aileydik, koşturmacalarımızda herkes bir işin ucundan tutar, desteğini esirgemezdi.

Ben odama gitmek için ayaklanırken Necip abi geldi.

Necip: Hilal hoşgeldin, biz de seni bekliyorduk gelsene.

Hilal: Tamam abi. Ben şu alet çantasını otobüse götüreyim geliyorum.

Çantanın içinde sargılar, soğutucu spreyler, bandajlar vardı. Ve en önemlisi hafife alınamayacak kadar ağırdı. Maç öncesi ekipmanların tam olması gerekiyor. Bu yüzden içindekileri kontrol ettim ve fermuarı kapattım.

Çanta tekerlekliydi. Elime almak zorunda olmayacaktım. Maç sırasında olabilecek sakatlıklarda elimiz yavaşlamasın diye böyle bir çözüm bulmuştuk.

Otobüse yükleyip herkese kolay gelsin dedikten sonra soyunma odasına doğru gitmeye başladım.

Kapıyı çalmadan girmedim çünkü kimseyi giyinirken görmek istemiyorum. Kapıyı çalmayı alışkanlık edinince onlarda ben tıklatınca kendilerini toparlıyorlardı.

Maç yarındı ama heyecan hepimizde fazlasıyla vardı. Necip abi dua ediyor, Ersin ve Rıdvan heyecanlarını unutmak için birbirlerine sataşıyor, Atiba Larin'e öğütler veriyordu.

Hilal: Ben geldim!

Serdar: Hoşgeldin abla.

Herkes hoşgeldin dedikten sonra moral konuşması yapmaya başladım.

Hilal: Buralara gelebilmek için çok çalıştık. Kendimizden bir şeyler ortaya koyduk. Bu sezon için artık yolun sonu. Biz bu sezonun çifte kupalı şampiyonu olmak için mücadele ediyoruz. Hepimizin mutlak hedefi bu. Size güvenim sonsuz. Olumsuzluklarla şampiyon olduk biz. Saha içi devre arası farketmez ben yanınızdayım. Murat hocayla izliyor olacağım. Kendinize dikkat edin. Yanınıza soğuk sprey için değil kupa içi koşmak istiyorum! Yaparsınız siz!

Gökhan : Hadi gelin bir üçlü çekelim.

Hilal: Ooo... Şşşş...1...2...3...Beşiktaş!...Beşiktaş!... Lay lay lay lay lay lay lay lay laaay! Oooo Beşiktaş!

delight • Dorukhan ToközWhere stories live. Discover now