YASAK (TAMAMLANDI) -Pus Serisi 2-

30.Bölüm

KARŞINIZDA YENİ BÖLÜM 💓

Gün ağarmadan telefonuna gelen mesajla gözlerini aralayan Giray, Barış'ın onay mesajını görerek kollarının arasında huzurla uyuyan sevgilisine baktı. Yüzüne düşen saçlarını önünden çektikten sonra yanağına bir öpücük bırakıp kıpırdanmasına neden olurken yavaşça kolunu onun başının altından çekip kıyafetlerini aldıktan sonra odadan çıktı.

Oturma odasına geçip dün gece az bozulmuş olan yeri biraz daha bozduktan sonra kıyafetlerini değiştirip lavaboya ilerledi. Bugün Barış'ın da yardımıyla Altan'dan güzel bir intikam almayı planlıyordu. Elini yüzünü yıkayıp çıktıktan sonra annesiyle karşılaştığında duraksadı.

"Hayırdır anne? Ne oldu?" Nigar Hanım oğlunu baştan aşağı süzdükten sonra "Namaza kalktım evladım? Asıl sana hayırdır?" diye bir cevap verirken Giray'ın hazırlanmış halini göstermişti.

"Allah kabul etsin. Benim birkaç işim var. Gece geç gelirim. Bilge size emanet. Tamam mı?" oğlunun bu sözleriyle kaşları çatılan Nigar Hanım bir adım gerileyerek "Ne işin var ki bu saatte çıkıp gece vakti geliyorsun oğlum? Tövbe estağfirullah başına bela mı aldın yoksa?"diye sorduğunda Giray'ın göz devirmesiyle karşılaştı.

"Ne alaka anne? İşim var birazcık o kadar. Sen Bilge'yi komşu teyzelerin sorularıyla çok boğma yeter tamam mı sultanım?" Giray'ın yanağından makas almasıyla eline vuran Nigar Hanım gülmesine engel olamayarak "Deli çocuk. Tamam çok sıkıştırmayız kıymetlini. Hadi git." dedi.

Annesinin sözleriyle adımlarını aşağıya yönlendiren Giray, evden çıktıktan sonra korumalardan birinin önünü kesmesiyle duraksadı.

"Bir sorun mu var Giray Bey?" kafasını iki yana sallarken "Hayır, yok. Benim biraz işim var bugün. Siz buralara göz-kulak olun." diyerek karşısındaki adamın omzuna dokunup arabaya atladı. Barış'ı arayıp telefonu yandaki koltuğa attıktan sonra açmasını bekledi.

"Buyur abi?" telefonu açan Barış'ın sesi hiç uykulu gelmiyordu.

"Barış, adresin doğruluğundan eminsin değil mi? Patlamayalım sonra?" diye tereddütle sordu. Yanına alacağı adamlar güvendiği birkaç kişi haricinde Dereli şirketinin adamları olacaktı. Barış'tan onayı aldıktan sonra telefonu kapatıp Tufan'ı aradı.

"Birkaç saate ordayım sizde durum ne?" diye sorduğunda Tufan'ın hala uykulu gelen sesiyle gözlerini devirdi.

"Ben uyuyorum şu an ama adamlar hazır merak etme. Şehre giriş yaptığında bana haber ver ben de gelirim." deyip telefonu kapatmasıyla Giray yanlış bir şey yapıp yapmadığını sorguluyordu. Tekindağlar'ın adamlarını kullanarak Enver Bey'in endişelenmesini istemiyordu.

Şehre giriş yaptığında Tufan'ı tekrar arayıp uyanmasını sağladıktan sonra Barış'ın dediği adrese doğru yol alırken koltuğun arkasına koyduğu silahı alıp beline yerleştirdi. Şerefsiz Altan Giray'ın doğru durmayacağını tahmin ederek saklandığı evin etrafını adamlarıyla çevirmişti. Fakat bu Giray'ı durduracak bir önlem değildi.

Barış ve arkadaşlarının olduğu yere geldiğinde arabayı durdurup indi. Adımlarını Başkan'ın şirketinden tanıdığı arkadaşlarının olduğu tarafa yöneltti. Önce Kadir, sonra Hamit ve en son da Mete ile sarıldıktan sonra "Sağ olun siz olmasanız ne yapardım bilmiyorum." diyerek onlara teşekkürünü sundu. Önceden aralarında Altan da bulunuyordu fakat yaptığı şerefsizlikler yüzünden hepsi ondan nefret ediyordu.

Aralarında en büyük olan Kadir'e dönüp "Kusura bakma Kadir abi. Çoluklu çocuklu adamsın seni de yordum buraya kadar." dediğinde Kadir'in sahte kızgın bakışlarıyla karşılaştı.