YASAK (TAMAMLANDI) -Pus Serisi 2-

35. Bölüm

Selamlar bebekler❤

Giray'ın çıkardığı sesle gözlerini aralayan Bilge, yattığı yerden doğrularak "Aşkım.." diye mırıldandı. Karısının uyku sersemi sesini duyarak tişörtünün eteklerini aşağı indiren Giray, tek bacağını yatağa koyarak Bilge'nin alnına bir öpücük bıraktı.

"Günaydın hayatım." dedikten sonra aynalığın üzerindeki parfümü alıp üzerine sıktıktan sonra saçını sakalını düzeltip saatine baktı. Malikaneden geleli iki hafta olmuştu ve bugün de bayram sabahıydı. Enver ve Behram Bey'in isteği üzerine bu bayram kendileri keseceklerdi.

Bu sefer de Tekindağ ailesinin Zahide Hanım'ın köyünden aldıkları çiftliğindelerdi. Giray'ın anne ve babası da gelmişlerdi. Yerinden kalkan Bilge, banyoya doğru ilerlerken, "Kahvaltıya ne istersin hayatım? Siz namazdan gelene kadar hazırlarız biz." kapının önünde durarak söylediği şey ile bir süre sessiz kalan Giray, "Senin elinin değmesi benim için yeterli aşkım. Ne olsa yerim." dediğinde Bilge aşık biçimde tebessüm edip banyoya girdi.

Duştan çıkıp içeri gittiğinde erkekler çoktan bayram namazı için evden çıkmışlardı. Mutfağa diğer kadınların yanına gittiğinde Nigar Hanım, Ümran Hanım ve Zahide anneannemin yemel yaptığını görerek yanlarına yaklaştı.

"Ben de yardım edeyim ne yapıyorsunuz?" diye söylediğinde Zahide Anneanne yanına gelerek Bilge'nin yanaklarını sıktı.

"Oy kuzum benim." diye sarılırken "Bana da iş yaptırmıyorlar ki! Kendileri yapıyor." diye şikayet ettiğinde Nigar Hanım gülmüştü.

"Ayol Zahide Hanım, yapıyoruz biz işte! Yorulma sen." dediğinde Zahide Hanım "İyi madem." diye söylenip gülümseyerek Bilge'ye döndü. Daha sonra kaşları çatılan yaşlı kadın genç kızın yüzünü inceleyerek "Senin yüzüne renk mi gelmiş bakayım? Evlilik yaradı herhalde." dediğinde Bilge sıcak bir gülümseme göndermişti.

Zahide Hanım'ın sözüyle ocağın başından kafasını kaldırıp gelininin yüzüne baktı. Düğünü gelecek haftaya hazırladıkları için bu haftadan gelmişlerdi eşiyle ikisi.

"Güzel kızım benim." diyerek temiz eliyle saçlarını okşadıktan sonra Bilge'nin buruk gülümsemesi karşısında söylediği şeyin yanlışlığından şüphe etti. Annesiz büyümüş bir kıza bayram sabahı söylediği şeyin onu duygulandırmış olması normaldi.

"Günaydın!" Tamay'ın sesi ile herkes o tarafa döndü. Duygusallıktan sıyrılan Bilge "Günaydın." diye cevap verdikten sonra Tamay'ın yanında gelen Tan'ı görerek yere eğilip kollarını açtı.

"Koş koş koş!" diye seslendiğinde Tan'ın gülerek koşması ile kendisi de neşelenmişti. "Bilge! Ben acıktım." Tan'ın söylediği şey ile şok olmuş gibi yapmıştı Bilge.

"Benim prensim acıkmış! Anneannesi ona yemek hazırlayalım hemen!" diyerek Ümran Hanım'a dönmüştü. Ümran Hanım'ın kesmekte olduğu salatalığı Tan'ın eline vererek "Al bakalım paşam." dedi. Elindeki salatalıkla mutlu olan Tan "Teşekkür edeyim." dedikten sonra koşturarak salona doğru ilerledi.

"Günaydın!" Minel'in sesi ile herkes ona dönmüş, elinden tutup gelen Duru da onu taklit ederek "Dünaydın.." demişti.

"Günaydın." ilk karşılık veren kişinin Ümran Hanım olması ile herkes şaşkınca birbirine bakmıştı. İki hafta içerisinde aralarındaki buzlar biraz olsun erimişti. Duru'yu Tan'ın yanına yolladıktan sonra mutfağın oraya ileryerek dolabı açtı.

"Ben de kuymak yapayım diyorum. Ne dersiniz?" dediğinde Bilge'nin ağzı sulanmaya başlamıştı. "Minel lütfen yap! Çok canım çekti şimdi." dediğinde Tamay da ona katılmıştı.