11.Bölüm

34.2K 1.4K 436
                                    

Hastaneye ateşler içinde yanarak gelmiş olan Tufan'ın başından ayrılmayan Bilge, ateşinin düşmüş olduğunu görerek rahatladı. Normalde böyle çabuk hasta olmayan çocuğun birkaç gün içerisinde hasta olması garipti.

Onun masum yüzüne baktıktan sonra yanında dikilen Giray'a döndü.

"Ne oldu da hastalandı bu kadar?" diye soruyu yöneltti. Birkaç gündür hiçbiriyle görüşmüyordu. Giray'ın aklına, kış günü şortla evin dışında yarım saat beklemezi gelerek kendinden utandı. Giray için bunu yapıyor olması güzel bir şeydi fakat beklediğinden daha kötü hale gelmişti.

"Bilmiyorum ki. Eve geldiğimde ateşliydi. Ben de hemen getirdim." Giray'ın verdiği bilgi ile yüzü düşen Bilge, üzgün suratını Tufan'a çevirip baktı. Daha sonra tekrar Giray'a döndü.

"Benim mesaim bitti ama şu üzerimi değiştirip geri geleceğim. Yalnız bırakma." diyerek hızla odadan çıktı. Genç kızın üzerindeki mor hastane üniforma oldukça yakışmıştı. Onun arkasından bakan Giray, Tufan'ın sesiyle ona döndü.

"Ulan Giray.. Senin için düştüğüm hale bak. Bugün söylemezsen hakkımı helal etmem." zaten heyecanlı olan Giray, onun bu sözleriyle daha da heyecanlanıyordu. Kenardaki koltuğa oturduktan sonra "Tamam lan bir de sen heyecanlandırma. Hafta sonu buluşalım mı diyeceğim?" diye Tufan'a tekrar onaylattı. Zaten halsiz olan Tufan, gözlerini kapatarak onu onayladıktan sonra susadığını fark ederek Giray'dan su istedi.

Üzerini değiştiren Bilge, odaya geri döndüğünde Tufan'ın buluşma mevzusundan bahsetmesiyle kaşlarını çattı. "Hasta halinle bile kız peşinde misin Tufan?" onun bu sözüyle yatağını doğrulup oturur pozisyona gelen Tufan, gülümseyerek Giray'a baktı.

"Ben değil Giray." Giray'ın da uslanmaz bir çapkın olduğu bilgisini hatırlayan Bilge kaşlarını havaya kaldırarak kafasını salladı.

"Buna şaşırmam işte. Şimdi oturdu taşlar." diyerek bozulmadığını göstermeye çalışıyordu.

"Hayda.. İyice playboy belledin sen de beni ufaklık." ona gülümseyen Bilge, bu konuyu fazla uzatmak istemiyordu. Çünkü Giray'ın aşk hayatını dinlemenin lüzumu yoktu.

"Birkaç saat sonra çıkarsınız siz. Ben gitsem sorun olur mu?" Bilge'nin sorduğu soruyla kafasını iki yana sallayan Tufan ona sahte bir öpücük gönderdip arkasını dönmesini bekledi. Genç kız Giray'a da görüşürüz diyerek odada çıktıktan sonra hızla yerinden kalkan Giray'ın da arkasından çıkmasıyla Tufan rahatlatdı. Gerçekten kendini kötü hissediyordu. 

Arkasından Giray'ın seslenmesiyle ona dönen Bilge, meraklı bakışlarla ona bakıyor, ne diyeceğini merak ediyordu. Elini ensesine götüren Giray, kendini rahatlatmak için "Kaç tane kadını tavladın. Bilge'yle konuşmak zor değil." diye içerisinden tekrar ediyordu.

"Şey diyeceğim.. Hani ben senle düğün gecesi konuşacaktım ya." sonunda bu olayın konusunun açılmasıyla derin bir nefes veren Bilge, onu  sonsuza kadar konuşmayacağını düşünmeye başlamıştı.

"Evet?" diyerek devam etmesini istedi. Genç kızın da meraklı halini gören Giray, "Onu senle bir ara konuşalım. Bu cumartesi uygun mu?" Giray'la bir yere gitme fikri ile eli ayağına dolanan Bilge tam olarak ne diyeceğini bilemese de kafasını salladı.

"Olur, nerede?" henüz bir yer düşünmemiş olan Giray, gözlerden uzak bir yer olmasını istiyordu. Ekin'e veka başkasına yakalanmak istemiyordu.

"Sen nereyi istersen olur." Giray'ın bu kadar olumlu ve kibar konuşması Bilge'yi şaşırtıyordu. Aklına gelen şeyle duraksadı. Cumartesi günü Altan'a ayıracaktı. Artık sevmediği biriyle devam ettiremiyordu. Bu nedenle ayrılmak istediğini söyleyecekti. 2 buçuk aydır denese de başaramıyordu. Ne Giray'dan vazgeçebiliyor, ne de Altan' karşı bir şey hissedebiliyordu.

YASAK (TAMAMLANDI) -Pus Serisi 2-Where stories live. Discover now