Record | Taekook

Bölüm 17: Yalanlar

Merhabalar.

İçime hiç sinmese de artık bölüm atmam gerektiğini düşündüm. Eğer kafa karışıklığı yaşarsanız bunun için üzgünüm. Nerede kaldığınızı unutmuş olabilirsiniz, isterseniz bir önceki bölüm şöyle bir göz atın. Kocaman kalpler... 💜💜💜

Keyifli okumalar.

_____

Bölüm 17: Yalanlar

Beyaz, ince, ipek bir gömlek düğmeleri açık bir şekilde üzerindeydi. Kaykılarak oturmuş olduğu yerde, sırtını arkasındaki duvara yaslamış bir vaziyetteyken karın kaslarının hafifçe belirgin olmasına izin vermiş ve kendisinden istenildiği üzere pozisyonunu bozmamaya özen göstermeye devam etmişti.

Bir bacağını öne doğru uzatmışken diğer bacağı dizden bükük bir şekilde kendisine çekiliydi. Çıplak bacaklarını örten tek bir şey bile yokken kasıklarını örten şey ise yalnızca ipek gömleğin uç kısımlarının orada toplanmış olmasıydı.

Tek bir gömlek parçasıyla yayılmış bir durumdayken rahat bir görüntü çiziyor olsa da aslında hiç öyle hissetmiyordu. Aklındaki düşünceler bozuk bir plakta dönen bir şarkı gibi dolanıyor ve o, ne buna bir son verebiliyordu ne de başka bir şarkıya geçebiliyordu.

Güzel başlayıp tehlikeyle son bulan yemeğin ardından buluşma noktası olarak Jungkook'un evi seçilmiş ve her şeyin başlangıcı olan o kayıt Jungkook tarafından arkadaşlarına izletilmişti. Her biri acı ve yıpratıcı düşüncelere kapılarak bu düşüncelerin birer esiri olup zehirli havuzda boğuşurken harcadıkları bu zaman diliminin sessiz geçmesi üzerine bir karar almaları gerektiğinin bilincindeydiler. Sonuçta güzel bir kafa karışıklığının içindeyken ve ne yapmaları gerektikleri konusunda emin olamazlarken izleyecekleri hangi yol karşısında doğru olanı yapmış olurlardı, emin değillerdi. Sanki bir kumar oyununun içine düşmüş gibiydiler. Tüm bunlara karşı kendilerini korumak ve aslını bilmedikleri bu savaşın içinde bulunmamak için aldıkları o çok da dahiyane olmayan karar hiçbir şey bilmiyormuş gibi sessiz kalmaktı.

Şimdi ise havanın kararmaya başladığı ilk dakikalarındayken ve de bu durum Taehyung'un evinin büyük camından içeriye davet edilen gökyüzünden belli oluyorken yutkundu ve böylelikle hareket eden tek yeri boğazı oldu.

İkisi de bekliyordu. Jungkook Taehyung'un isteği üzerine parkenin üzerine oturup sırtını duvara vermişken sadece kendisini çizmeye başlamasını bekliyordu. Taehyung ise çizime başlamak için havanın biraz daha kararmasını ve bulundukları odanın iyice karanlığa gömülmesini bekliyordu.

Her şey güzel gidiyormuş gibi gözükürken bir anda aralarında Jungkook'tan kaynaklı tuhaf bir geri çekilme olmuştu. Her ne kadar fark ettirmemeye çalışsa da oyunculukta iyi değildi ve Taehyung'un yanındayken engel olamadığı durgunluğuyla birlikte asık suratı karşı taraftan fark edilir düzeydeydi. Buna rağmen iki taraftan da bununla ilgili tek bir kelime ortaya dökülmüyor, sessizlik devam ediyordu. Aralarında sanki ortakça alınmış bir karar gibi sürüp giden sessizlikten iki taraf da rahatsız değil gibiydi.

Jungkook'un biraz uzağında, bedenine dönük bir şekilde yerleştirilmiş aydınlatma gözünü kamaştırmayacak kadar soluk bir ışık yayıyordu. Havanın kararmasını bekleyip de aydınlatma kullanmasını saçma bulmuş olsa da bununla ilgili sesini çıkarmadı ve bir şey sormadı.

Sonunda sırtı cama dönük olan beden neredeyse yüzü seçilemeyecek kadar havanın kararmasının ardından arkasındaki camdan hafifçe gelen ışık kırıntılarıyla görebildiği şekilde tuvali kullanmaya başlamıştı. O, çizime başladığında Jungkook da kendi yüzüne baktığı zamanları karanlıktan dolayı fark edemezken burada kaç saat oturması gerektiğini düşünmüştü bir an.