14

10.5K 339 234
                                    


Zarfa bakmakla bakmamak arasında kalmıştım çünkü Pusat'a ait bir şey olabilirdi. Ki Pusat ne gibi bir tepki verirdi kestiremiyordum. Ama burada kalacağımı da biliyorlardı.

Zarfı elime aldığımda üstünde "Sevgili Bebeğime" yazdığını farketmiştim.
Zarf elimden düştüğünde elimi ağzıma koydum. Bu-buraya nasıl girmişlerdi. Bu odada kalacağımı nereden biliyorlardı.

Anlayabileceğimiz üzere çoktan ağlamaya başlamıştım. Eğilip titreyen ellerimle zarfı aldığımda yavaşça açıp içindeki katlanmış kağıdı çıkarttım. Gencer'den korkmuyordum. Eline düşersem bana yapacaklarından korkuyordum.

İkiye katlanmış kağıdı açtığımda okumaya başlamıştım.

Gazel temsili;

"Bebeğim seni ne kadar özlediğimi bilemezsin

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.

"Bebeğim seni ne kadar özlediğimi bilemezsin. Yokluğunda beni ne hallere düşürdüğünü bilseydin kendi ayaklarınla  gelirdin yanıma. Çünkü senin bana yaptığın şeyin cezasını, yokluğunun cezasını etrafımdaki bütün insanlar çekiyor. Senin etrafındakiler de çekecek. Bu günki cesaretin takdire şayan. Bizimkileri sen haklamışsın. Sana bir kere daha aşık olduğumu söylemek isterim. Seni seviyorum sevgilim. Yakında görüşeceğiz ve ben o günü iple çekiyorum.
                                Sevgilin Gencer.  "

O kadar kötü olmuştum ki yere diz çöküp hıçkıra hıçkıra ağladığımı yeni fark ediyordum.

"PUSATTT!!!"

Öyle bir bağırmıştım ki dışardaki korumaların bile duyduğuna emindim. İçeri bir hızla Pusat'lar girdiğinde Pusat koşarak yanıma gelip bir dizinin üzerine çökmüştü.

"Bir yerine bir şey mi oldu?"

Ecevit ve Yaman da iki yanıma gelip endişeyle bana baktıklarında elimdeki kağıdı Pusat'a uzattım. Ayağa kalktığımda okuduğuna emin olduktan sonra konuşmaya başlamıştım.

"Hani ben burada güvenliydim. BU ZARF BURAYA NASIL GİRDİ PUSAT."

Okuduklarıyla sinirden deliye dönmüş bir şekilde duvara yumruk atmıştı.

"NE BİLEYİM BEN."

Kükrediğinde istem dışı yerimde sıçramıştım. Derin derin nefes aldığında kendini sakinleştirmeye çalışıyor gibiydi. İki üç adım atıp bana yaklaştığında konuşmaya başladı.

"Gazel güvenlik en üst seviyede. Sence ben Yaman ve Ecevit'i başına korkuluk diye mi diktim. Böyle olacağını biliyordum."

Delikleriyle bende biraz sakinleşip konuşmaya başlamıştım.

"İçimizde bir casus var. Öyle mi?"

"Evet ve sen benim yanımdan bir dakika bile ayrılmıyorsun. Sizde Gazel'in yanından ayrılmayacaksınız."

Özgürlüğe DüşWhere stories live. Discover now