41

3.2K 149 722
                                    

Çok güzel bir yerin önünde durduğumuzda Pusat arabadan inip benim de kapımı açmıştı. Pusat'ın koluna girdiğimde içeriye doğru yürümeye başlamıştık.

Tek katlı bir düğün salonuydu ve çok gösterişliydi. Lavin'in sade düğünü böyleyse özenilmiş olsaydı ne gibi bir şeyle karşılaşırdık bilemiyordum. Girdiğimiz yer cam ile kaplıydı ve güzeldi. Pusat'ın yanağından öpüp peşimde Ecevit ve Yaman eşliğinde Lavin'in yanına doğru gitmeye başlamıştım. Lavin'in nikah şahidi bendim. Merzat'ın şahidi ise tahmin ettiğiniz üzere Pusat'dı.

Lavin'in hazırlandığı odaya girdiğimde beni ayakta heyecanlı bir şekilde karşılamıştı.

"Çok heyecanlıyım ya. Yapamayacağım sanırım. Ben hiç böyle düşünmemiştim."

"Saçmalama lütfen Lavin. Tatlı heyecan bunlar. Herkes geldi, ayrıca Merzat da gelir birazdan."

Heyecanla bana sarıldığında kapı çalınıp açılmıştı. İçeriye zarif uzun bir elbiseyle Gamze girdiğinde hafif bir çığlık atarak yanımıza geldi.

"Ayy Lavin kız sonunda evleniyorsun be."

Sırasıyla Gamzeye sarıldığımızda dediği şeyle gülmeye başlamıştım.

"Öyle oldu valla. Çok heyecanlıyım Gamze ya. Şaka maka resmen sırayla evleniyoruz. "

İkisininde kafası bana döndüğünde gözlerim açılmıştı.  Ben daha bir şey diyemeden içeri Merzat girdiğinde ona da sarılıp tebriklerimizi iletip salona doğru ilerlemeye başlamıştık.
Pusat'ı gördüğüm gibi yanına adımladığımda ayağa kalkıp sandalyemi çekmişti. Sert bir adamdı. Ayrıca korkunç bir şekilde tanınmışlığı vardı ama o asla bana karşı tavırlarında çekinmiyordu ve herkesin içinde sevdiğini gösteriyordu benim koca adamım.

Masaya oturup elimi tuttuğunda çok geçmeden alkışlar eşliğinde Merzat ve Lavin girmişti içeriye. Müzik eşliğinde ilk danslarını yapmaya başlamışlardı.
Heyecanlı olsalarda ikiside çok mutlu gözüküyordu. Kaybetme duygusu çok farklıydı ve onları bu ani evliliğe de o itmişti. Zamanın az ve hayatın kısa oluşu onların mutluluğu en kısa zamanda tatmak istemelerine sebep olmuştu.

Müzik bittiğinde Merzat ile Lavin nikah masasına geçtiklerinde Pusat ile bende ayağa kalkıp oraya doğru yürümeye başlamıştık. Herkes yerlerini aldığında bizimde şahitlik etmemizle kıyılan nikah ile Lavin o koca topuklularıyla Merzat'ın ayağına sertçe basmıştı. Merzat'ın suratı ifadesliği korurken gözlerinde o acıyı görmüştüm.

Olanlarla herkes neşelendiğinde Pusat ile masaya yürümeye başlamıştık. Pusat'a göz kırptığımda dediğimi anlamış olacakki elimi bırakıp masamıza ilerlemişti.

Yavaşça sahneye çıktığımda Lavin ne yaptığımı sorguluyordu. Müzisyenlerle zaten anlaşılmıştı. Geldiğim gibi elime verdikleri mikrafonla sahnenin ortasına geçip Lavin ile Merzat'a bakarak gülümsemiştim .

"Çok değer verdiğim iki arkadaşımın, kardeşimin düğününde onlara verebileceğim hediyeyi düşündüğümde maneviyat olarak verebileceğim kendimden bir şey olsun istedim. Bu gün yapabildiğim ve umarım beğeneceğiniz bir şarkı söylemek istiyorum. Bu şarkıyı çok sevdiğim iki insan için söylüyor olsamda, ithaf ettiğim kişi bambaşka. O zaten kendisini biliyor. Şimdiden  beni dinlediğiniz için teşekkürler."

Lavin'in ağladığını gördüğümde gülümsemiştim. Pusat herkesden bir adım önde beni izliyordu.

"Senle ben nelere direndik sevgilim,
Ağlatıldık çok yerildik az yenildik sen bilirsin.
Durmadıkça hep güçlendik bundan eminim.
Çok yara aldık hep sarıldık hep direndik  çokda yendik.
Çok şükür biz hiç yalnız değildik ,
Bu sefer bilemezsin."

Özgürlüğe DüşWhere stories live. Discover now