Athena +18/Yarı Texting

0.6

Yıllar Önce...

"Çok ayıp ya!" diyerek gözlerimi kapattığımda Asaf'ın gülüşü kulaklarıma dolmuş beni belimden tutarak yüzümün göğsüne gömülmesini sağlamıştı.

Beraber oturma odasından çıktığımızda kapıyı kapatmış Rüzgar ve sevgilisini görmeyi kesmiştik.

Kulağıma eğildiğinde "Bebeğim, bizde seninle böyleyiz." beni rahatlatmak için fısıldadığı kelimeler yalnızca öfkelenmeme neden olmuştu.

"Ama ben, Rüzgar Malı gibi her an basılabileceğimiz alanlarda seninle sevişmiyorum."

Beni kucağına aldığında yüzümü göğsünden kaldırarak boynuna gömmüştüm.

Derin bir nefes aldığımda kokusunu içime çekmiş o da bunu fark ederek saçlarımın arasını öpmüştü.

Asaf"Gel seninle dondurma yemeye gidelim." dediğinde kucağından inmek için hamle yapmış ama beni reddetmişti.

"Yiyelim!"

Boynundan yüzümü kaldırdığımda sarkan ayaklarımı oynatmaya başlamıştım.

"Asaf."

"Elina? Efendim güzel bebeğim."

"Seni çok seviyorum."

"Bende seni çok seviyorum." diyerek yanağımı öptüğünde ona gülümseyerek boynunu öpmüştüm.

Gül Dondurma'ya geldiğimizde, Ahmet Abi gülümseyerek bizi kapıda karşılamış "Oo hoş geldiniz çocuklarım. Oğlum, bizim kızın canı yine dondurma mı istedi?" Asaf"Yani biraz öyle oldu abi." dediğinde ona gülmüş ve kucağından inerek masaya oturmuştum.

"Ahmet Abi ben burada mı çalışsam? Günümün tamamını burada geçiriyorum."

Asaf"Benim bebeğim çalışırsa bende çalışırım bak, ona göre." diyerek araya girdiğinde ona dönmüştüm.

"Sen çalışma, sürekli buraya gel. Müşteri ol." diyerek gülmeye başladığımda Ahmet Abi de gülmüştü.

"İkinize de kapım her zaman açık, ne zaman isterseniz çalışabilirsiniz. Burayı kendi mekanınız gibi görün."

Kısa bir süre sonra gelen dondurmayı kaşıklamaya başladığımda Ahmet Abi kasaya baktığı için yanımızdan ayrılmış Asaf da yüzünü boynuma gömmüştü.

"Of sen çok tatlısın Athena, bu tatlılık bazen bana kalp krizi geçirtecek diye korkmuyor değilim."

Asaf bana iltifat ettiğinde saniyelik nefesim kesiliyor. Yapma böyle.

Aklıma abisinin bana söylediği kadın geldiğinde derin bir nefes alarak konuşmuştum.

"Asaf."

"Bebeğim?"

"Merve kim?"

Boğazını temizleme gereği duyduğunda gerilen sesini fark etmiştim. "Onu nereden tanıyorsun?" diyerek boynumdan yüzünü ayırdığında elime peçete alarak dudaklarımı silmiş ve bakışlarım ona dönmüştü.

"Kim olduğunu söyleyebilir misin? Nereden tanıdığımın önemi yok."

Beni başıyla onayladığında "Bana takıntılı biriydi, beni seviyordu. Uzun zamandır onun hakkında konuşmadım ve onunda ne yaptığını bilmiyorum. Yanına mı geldi? Seni rahatsız mı ediyor?" ona başımı iki yana salladığımda "Sadece birinden, onu çok sevdiğini duymuştum." demiştim.

Asaf alnımı öptüğünde anlayışla yüzümü incelemişti. "Bebeğim, benim tek sevgilim sensin. Nasıl olur da onu sevebilirim?"

"Haklısın, kıskançlık yaptım." diyerek yüzümü boynuna gömdüğümde saçlarımın arasını okşamaya başlamıştı.