KANLI AY: UYANIŞ [TAMAMLADI]

Bölüm 7

 Herkes bir Arda'ya bir Lara'ya bakıyordu. Evet Arda'nın bir annesi olduğunu biliyoruz ama annesi ne alaka? Lara herkesin yüzünü süzdükten sonra tekrar söze girdi.

"Eminim hepiniz benim neden burada olduğumu merak ediyorsunuzdur. Kısaca özetleyeyim, kanlı ay olacağı haberi kökenlere verildiğinde herkes güvenli bölgelere geçti. Bugün Kanlı Ay'dan sonraki ilk gün ve şehir kaos alanı gibi. Gizli konsey yerlerini saptadıkları sihirli varlıkları toplayarak katlediyorlar. Bu yüzden sizi buraya çağırdım"

-"Peki burada olduğumuzu kaç kişi biliyor?"

-"Sadece kökenler ve Lilith"

-"Dur bir dakika. Burada olduğumuzu bilen Lilith. Yıllar önce bu büyünün bozulması olayını Kanlı Ay'a bağlayan Lilith mi?"

-"Evet Ada. O Lilith" Şaşkınlıktan göz bebeklerim yerinden çıkacaktı. Lilith bizzat Lara'yla iletişime geçmiş. Kadın şans sıçıyor resmen. İçeriden elinde gazoz şişesine benzer bir şişe ve bardaklarla yanımıza geldi ve herkese birer bardak verdi, içecek hafif karpuz kokuyordu. İçmem gerektiğini biliyorum ama içimde uyanan merak duygusu ve tedirginlik içmemi engelliyor. Evet Arda'nın annesi bizi zehirleyecek değil ama, ne bileyim sormadan içemeyeceğim gibi hissediyorum. Sormak için ağzımı açtığımda Lara sadece 'iç' dedi. Daha fazla sorgulamadan kafaya diktim. Sıvı boğazımdan aşağıya inerken sanki bütün boğazıma çiviler batıyordu. Boğazımı tuttuğumda artık bu acının bitmesi için dua ediyordum. Acısı bir dakika bile sürmemişti ama şu güne kadar hissettiğim en kötü histi. Berin sinilenip bardağı adeta kırmak istercesine masaya fırlattı. Ateş saçan gözlerle Lara'ya bakarak ayağa fırladı.

-"Bu ne yaa! Asit içseydik bu kadar canımız acımazdı. Kezzap mı koydunuz buna?"

-"Hayır, size zarar verecek bir şey içermedim merak etme. Tadının güzel olmadığını biliyorum ama bunu içmek zorundaydınız. Zaten faydalı şeylerin tadı asla güzel değildir"

-"Peki bu içtiğimiz zıkkım ne halta yarıyor"

-"Sabret ve öğren çocuğum" Lara ayağa kalktı ve tekrar hepimize dönüp tüm samimiyetiyle gülümsedi.

-"Tanıştığımıza memnun oldum çocuklar" Karanlık koridorda gözden kaybolduğunda hiç kimseden ses çıkmıyordu. Herkes büyük ihtimal içtiğimiz şeyin etkisini sorguluyordu. Sessizliği her zamanki gibi Berin bozdu.

-"Evet Arda bey. Dökül bakalım, annen ne içirdi bize"

-"Bende bilmiyorum, ama önemli bir şey olduğu kesin"

-"Onu farkettik bize bilmediğimiz bir şey söyle"

-"Sen ne kadar biliyorsan ben de o kadarını biliyorum Berin. Üzerime gelme!"

-"Üzerine geldiğim falan drama quenn, relax. Ama birden yanımıza gelip, bize bilmeğimiz tuhaf bir şey içiren benim annem değildi"

-"Annem olması, her haltı bana anlatacağı anlamına gelmiyor Berin!" Arda'nın gözleri adeta ateş saçıyordu. Ne yapmam gerektiğini kestiremedim. Biri en yakın arkadaşım, diğeri sevgilim. En iyisi susmak olduğu için hiçbir şey söylemedim. Arda arkasını dönüp annesinin gittiği koridorda öfkeyle gözden kayboldu. Bir yanım onunla gitmemi, diğer yanım Berin'le kalmamı söylüyordu. Şu olaydan nefret ediyorum. Neden arAda hep ben kalıyorum ki!

•••

Duvarlar taştan ve soğuk, ama bu sıcak havada böylesi bir yerde olmaktan şikayet edecek kadar mal değilim çok şükür. Kafamındaki saçma sapan düşünceleri kovarak uzanmaya devam ettim. Yumuşacık yatağımdan doğrulup biraz etrafı sürdüm. Odada bir yatak, eşyalarımı koyabileceğim bir dolap, birkaç koltuk ve sandalyenin yanı sıra oval bir masa ve mutfak tezgahı vardı. Arka tarafta minik de bir banyo vardı. Kendime bir kahve yapmak için su kaynatırken kapı çaldı ama istifimi bozmadım. İçeri gelen Berin'di. Ocağın altını kapatıp yatağa oturdum. Berin de hemen yanı başıma oturmuştu. Derin bir nefes aldı.