3.6

29.2K 1K 357
                                    

100 BİN OKUNMA OLMUŞŞŞ?!?! Ciddi ciddi 100 bin olmuş. Ben genelde hikayelerimi yazarken tutması gibi bir amacım yoktu sadece gece aklıma gelen fikirleri hikayeye dönüştürüyordum, bir nevi değerlendiriyordum. Bu hikayeyi yazmaya başladığımdan itibaren cidden depresyondaydım, ama hikaye her okunduğunda yorum aldığında, nasıl desem. Yani yorum atan inanların yorumlarıyla ve onlarla konuştukça mutlu oluyordum. Ama özellikle bu ay benim için zordu, söylemek gerekirse uzun zaman sonra yine anksiyetemle baş başa kaldım. Bu da beni bazı şeylere teşvik etti. Ama kurgunun bu derece okunması beni mutlu ediyor. Çok teşekkür ederim💗 bu metini buraya kadar okuyanlarada teşekkür ederim
_____________________

Rıhtım gibi bir yere gelmiştik. Kılıç ellerini cebine sokmuş, bir teknenin yanında bekliyordu. Arabanın kapısını açıp onun yanına koşar adımlarla yürüdüm. İlk önce ona sarıldım. Çünkü özlemiştim, evet daha dün görüşmüştük ama onu görüşme saymıyordum. Çünkü aramız soğuk gibiydi. Birbirimizden ayrıldığımızda yüzüne baktım.

"Beğendin mi?"  Arkasındaki tekneyle yemeğe çıkacak olmamızdan mı bahsediyor?

"Neyi? Yemek planını mı?"

"Yemek planı? Ben tekneden bahsediyordum."

"Güzel. Yeni mi aldın?" Gözüm teknede yazan 'lady bee' yazısına çarpmıştı. Bayan arı?!?! Kılıç?!?! Yoksa cinsiyet değiştirmeye falan mı karar verdi?

"Evet yeni aldım. Ama yeni almam ne alaka? Bence beğenmedin."

"Önemli olan benim beğenmem değil senin beğenmen, kullanacak olan sensin. Güle güle kullan."

"Afra, ne?" Bir anda kahkaha atmaya başladı. Dediğimin neresi komikti? "O tekneyi sana saldım."

"Bana mı?" Kılıç cinsiyet değiştirmiyormuş.

"Evet, ayrıca öndeki 'lady bee' yazısını da mı fark ettmedin?"

"Etmez olur muyum! Fark edilmeyecek gibi değil. Özellikle bir erkeğe alındığını düşündüğümde..." Ama neden yazdırttığını anlamamıştım.

"Anlamadın değil mi?"

"Evet."

"Hani Batuhan'ın partisi için ben sana kostüm getirmiştim, sende pek memnun değildin. Sonra sana 'arı maya kostümü giy istersen yakışır sana sarı sarı saçlarınla' demiştim." Bu adamın zekası neden bu kadar iyi "Yani sen tam bir bayan arısın."

"Kılıç, beni benzete benzete arıya mı benzetiyorsun?"

"Aslında hayır. Ama bu konumda benzetmiş oluyorum galiba." Konuştukça batıyordu farkında değildi, onun bu haline gülmemek için zor tutuyordum kendimi "Heh, buldum. Saçlarına iltifat ettim. Sarı sarı saçların var dedim. Neyse artık tekneye binebilir miyiz?"

"Saçlarım sarı bile değil. Bu arada hatırlamışsın, sana Paris'te söylediğimi. Beni gerçekten mutlu etti. Şimdi binebiliriz."

💸

Kılıç'la öyle denizi turluyorduk. Bu iyi hissettiriyordu. Rahatlatıcı, huzur verici. Ama bir o kadar da mide bulandırıcı. 40 saattir neredeyse denizin her yerini turlamıştık, artık bu midemi bulandırmaya başlamıştı.

"Kılıç artık durabilir miyiz, bir yerde? Midem bulanıyor." Kılıç gittikçe yavaşladı ve sonunda durdu.

"Daha önceden söyleseydin, dururdum zaten."

"Bilmiyorum, tekneyi sürerken çok huzurlu ve mutluydun."

"Sende denizi izlerken huzurlu ve mutluydun. O yüzden durmamıştım."

"Kılıç, ben sıkıldım. Bir şeyler yapalım."

"Peki. Ne yapalım."

"Dur düşünüyorum." Bir süre düşündükten sonra aklıma birkaç fikir geldi. "Bence eve geri dönüp playstation oynamalıyız."

"Teknede var."

"Nasıl var?"

"Senin büyük playstation aşığı olduğunu öğrendim ve yata aldırttım."

"Evime kamera mı yerleştirdin?" Yüzündeki gülümseme düştü ve dondu. Ben kendi dediğim şeye gülmeye başlayınca o da zar zor gülmeye çalıştı.

"Hadi, gel." Elimden tutup beni oyun oynayacağımız odaya getirdi. Koltuklara oturduk oyunu ayarladık. "Hangi oyunu oynamak istiyorsun?"

"Mortal Kombat. Oynamayı biliyorsun değil mi?"

"Tabii ki biliyorum." Bu yanıtı beni bir şüpheye düşürmedi değil.

"O zaman baştan söyleyeyim; Jade benim."

"İyi, senin olsun."

..

"Kılıç hani oynamayı biliyordun?"

"Unutmuşum, normalde biliyordum."

"Kılıç yalan söyleme, 3-0 yendim seni. Random tuşlara bassan en azından bir tur kazanırdın."

"Tamam bunda iyi olmayabilirim ama sen beni bir FIFA'da gör."

"Emin ol yine ben kazanırım."

"Göreceğiz."

..

Bir süre boyunca oyun oynadık, uykumuz gelince koltuktan kalkmaya üşenip, koltukta yatmayı tercih ettik. Ve orada öylece uyuduk.

Gelecekten kesit;

"Sana cidden inanamıyorum, aklım almıyor. Bunu nasıl yaparsın?! En büyük hatamsın. Sana aşık olmak ve sana güvenmek hayatımın hatasıydı! Ne bekliyordum ki zaten? Senin hiçbir dediğine inanmamalıydım."

-Bölüm Sonu-

Bölüm geç geldi farkındayım ama anca yazabildim. Umarım okurken keyif alıyorsunuzdur. Ayrıca o kesitte kimin olduğunu belirtmedim. Yani ya Kılıç ya da Afra belki bir başkasıdır hiç belli olmaz.

Bu arada tekne;

Mortal kombatta ben en çok Kitana'yı seviyorum ama olsun😋

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.

Mortal kombatta ben en çok Kitana'yı seviyorum ama olsun😋

Sosyal medya hesaplarım:

•Twitter: cigrttesafterhim

•Tiktok: .starashes

•Instagram: _starashes

Oyun |texting|Where stories live. Discover now