4.4

21.2K 857 129
                                    

"Sen buraya nasıl girdin? Kapıda, etrafta onca güvenlik vardı."

"Gizlice girdim."

"Yani onları geçmeyi başardın?"

"Evet."

"Ne dememi bekliyorsun? Aferin dememi mi?"

"Evet."

"Tamam aferin, hadi git." Kapıyı yüzüne kapatıyordum ama kapıya elini koydu. O sırada Kılıç geldi.

"Gitmeni istiyor?"

"Onun ağzından 'git' diye bir kelime duymadım."

"Ufuk git." ÇOK PİS GÖT OLDU ENAYİ SKDLDMSLDKFMFFÖF

"Gitmiyorum." Dünya'nın en yüzsüz insanı ödülü verilmeli.

"Güvenliği çağırmadan ya da ben sana dalmadan yok ol. Olay çıksın istiyorsan orası ayrı. Zaten senin hakkında uzaklaştırma kararı kesinlikle alacağız. Bir daha seni Afra'nın olduğu ortamda bile görmeyeyim. O zaman bu şartlar altında konuşmayız, Umut." ŞU İNSANLARIN TARTIŞMASI KADAR KOMİK BİR ŞEY YOK.

"Umut değil, Ufuk. Sen kimsin ki? Ondan kâr etmeye çalışan, birkaç gün sonra da kenara atacak adamsın. Babanın itibarı gerçekten çok ünlü. Ne diyorlardı ona? Sen daha iyi bilirsin tabii ama As-" diyecekti ki Kılıç, Ufuk'un yüzüne yumruğu geçirdi. Şaşkınlıkla olanları izliyordum sadece. Ufuk'ta Kılıç'a yumruk attığında güvenliği çağırdım.

Güvenlik hızlıca geldi ve Ufuk'u apar topar çıkardı. Ufuk giderken, "Yanındaki yalancıya dikkat et." diye bağırdı.

Kapıyı kapattığımda tek düşündüğüm dedikleriydi. Sadece yalan söylüyor büyük ihtimalle. Kılıç'ı kötü çıkarmak için.

Kılıç yüzümü ellerinin arasına aldı. "İyi misin sevgilim?" Onun bu dediğiyle daha iyi oldum.

Gülümsedim. "İyiyim, sevgilim." Dudağıma minik bir öpücük kondurdu, sımsıkı sarıldı. Daha iyi hissettim.

"Ee oyuna devam etmiyor muyuz?"

"Etmiyoruz çünkü yüzüne buz tutulması gerekiyor ve burnundaki kanın temizlenmesi."

"Geçer kendi kendine." dediğinde itiraz ettim.

Buz ve pamukla geri döndüm. Kılıç koltukta oturuyordu bende onun bir bacağına oturup canını acıtmamaya özen göstererek kanı temizliyordum.

"Kılıç?"

"Efendim Afra?"

"Sence bir insanın sevgisi biter mi?"

"Nasıl yani?"

"Yani demek istediğim, bir insanın birine olan aşkı biter mi?"

"Bu nereden çıktı şimdi?"

"Sorgulama, sadece aklıma geldi."

"O zaman soruna cevap vereyim. Eğer aşksa bitmez. Yani ben öyle düşünüyorum. İnsan bittiğini düşünür ama yinede içinde bir yerlerde kalır o his."

"Hmm öyle mi diyorsun?"

"Öyle diyorum."

"Peki, bahsettiğin o his ne?"

"Tanımışlık. Karşındaki kişinin her zerresini ezbere bilirsin. Bir sonraki hareketinin ne olacağını, nelerden hoşlandığını, neleri sevmediğini..."

"Bu gece burada kalsana, birlikte uyuyalım."

"Çok ısrar ettin kalayım bari." dedi.

"Pijama partisi yapar mıyız?" dedim heyecanla.

"Oldu olacak bir de oje sürelim birbirimize?"

"Neden olmasın?" dedim ve "O zaman ben battaniye alıp getiriyorum. Ama neredeydi ki battaniyeler? Dur bulacağım hemen." diyip battaniyeleri bulmak için evi gezinmeye başladım. Şimdi bulalım bakalım battaniyeleri, of nerede ki? Benim evimde battaniye var mıydı ki fazladan? Şimdi aklıma gelmişti vardı. Parla bana kalmaya geldiği için battaniye almıştım sonrada o giderken battaniyeyi toplayıp bir yere kaldırmıştı. Ama nereye? Eğer konuşuyor olsaydık sorardım. Onun kaldığı odadaki dolaplara baktım tek tek. Heh buldum battaniyeyi! Salona gittiğimde Kılıç yoktu. 

"Kılıç? Neredesin?" Bir şey yere düştü ve kapı kapanma sesi geldi. Arkama dönüp baktığımda Kılıç geliyordu. "Gittin zannettim."

"Yok niye gideyim? Sadece... lavabodaydım."

"Peki, bu bilgiyle ne yapmam lazım?"

"İstediğini yapabilirsin." Dedi ve güldü.

"Bir şey düştü yere. Sen mi düşürdün?"

"Bir şey mi düştü?" dediğinde garipsemiştim. Kafamdan mı uydurdum ben o sesi?

"Ne yani sen duymadın mı?"

"Yok, duymadım. Rüzgar esmiştir öylelikle bir şey düşmüştür belki. Boş ver, Afra. Gel uyuyalım." dedi ve beni yanına çekti. Yanına kıvrıldım ve Kılıç battaniyeyi üstümüze örttü.

-Bölüm Sonu-

Ne ki bu yere düşen

Sosyal medya hesaplarım:

•Twitter: cigrttesafterhim

•Tiktok: .starashes

•Instagram: _starashes

Oyun |texting|Where stories live. Discover now