~24~

52 11 3
                                    


Yarım saatlik sunumun ardından yarım saatte, eklenicek ve ya çıkarılacak yerleri konuştuktan sonra nihayet bitmişti. Güzel bir reklam olacağından artık emindim.

Tabi Rüzgar sağolsun sayesinde bazı yerleri dinlememiş olsamda geneli güzeldi. Dikkatimi öyle dağıttı ki. Bazı yazdıklarına salak salak sırıtırken Fırat beye yakalandım. Ama sonuç itibariyle işi bitirdik gerisi Fırat bey ve Dilan hanımda.

Odama geçtiğimde kendime bir kahve söyledim ve bir kaç saat sonra ki toplantı için bir kaç araştırma yaptım. Ömer benim ünüversiden bir arkadaşım çok yakın olduğumuz söylenemez, ama yinede sevdiğim bir insan.

Yakın zamanda evlenmişti. Şimdi ise yeni evinde bir kaç değişiklik ve tasarım işleri varmış. Bunun içinde benden yardım istedi. Tabi ki yeni bir proje imkanı varken elimin tersiyle itemezdim.

Saatime baktığımda 14:00'dı. Araştırma yapmaya Ömerin sosyal medyasından başladım. Tamam Ömeri tanıyorum ama eşini tanıdığım söylenemez.

Nelerden hoşlanır, zevkleri nedir bilmek işime yarayabilir. Ömerin hesaplarına baktığımda oldukça şahşalı kıyafetler tercih eden eşine baktıkça gözlerim yoruldu.

Bir insan gündüz gözüyle neden disko topu gibi gezer'ki? Sonuç itibariyle beni ilgilendirmez. Herkes kendi seçimleri ve tercihleriyle yaşar neticede.

Demek ki eşi sade ve şık tasarımlar yerine şatafat seviyor. Daha önceki işlerimde genel olarak şıklığı ön planda tuttum. Bu da demek oluyor ki parıltılı ve şık tasarımlı bir iş olacak. Eylenceliye benziyor.

Araştırmam bittikten sonra saatime baktım. 15:30'du. Eşyalarımı topladıktan sonra odamdan çıktım. Gideceğim restorant şirkete 20 dakikalık mesafede olduğu için öncesinde, Aryaya uğramak için onun odasına ilerledim.

Kapıyı bir kaç kez çaldıktan sonra içeri girdim.
"Arya hanım. Napıyorsunuz bakalım?"

"İyim canım. Dosyalar, sözleşmeler falan. Sen? Bir yere mi gidiyorsun?"

"Evet. Ömer vardı ya ünüversiteden. Onunla yemek yiycez. Birde evinde yenileme yapıcaklarmış onuda konuşucaz."

"Hmm. Eşi de mi gelicek?"

"Yok. Eşi şu an paristeymiş. Biz ön konuşmayı yapıcaz eşi geldikten sonrada detayları falan."

"Anladım canım."

"Arya sen iyimisin? Bir kaç gündür garip davranıyorsun. Aklını kurcalayan bir şeyler varmış gibi."

"Yooo. İyim." 
Elleriyle oynamaya başladığında bir şeyler gizlediğini anladım.

"Peki. Dediğin gibi olsun. Bu gece bana gelsene. Bende kal. Eskiden yaptığımız gibi kız gecesi yaparız. Belki o zaman anlatmak istersin."

"Anlatılacak birşey yok. Ama gelirim. Güzel olur uzun zamandır sadece ikimiz olamıyoruz. Yaa iş, ya Rüzgarlar. İyi fikir."

"Tamam birtanem. Ben yemek bitince sana haber veririm."

Şirketten çıkıp arabama bindim. Hızlı bir şekilde Royal restoranta gelip içeri girdim. Bizim için ayrılan masaya ilerlerken Rüzgarı görmeyi beklemiyordum. Hemde bir kadınla.

Kim şimdi bu kadın. Kadını baştan ayağa süzdüğümde yarı çıplak Rüzgarala oturmuş yemek yiyordu. Off Yazgı bir dur sen buraya iş için geldin. Rüzgarda bir toplantı için gelmiş olabilir. Gereksiz kıskançlığa gerek yok.

Yok artık bu nasıl iş böyle. Kadın Rüzgarın elini tutmuş gevrek gevrek sırıtıyor. Aahh daha fazla dayanamiycam. Derin bir nefes alıp yüzüme en sahte gülümsememi yerleştirip yanlarına ilerledim.

BENİM YAZGI'M Where stories live. Discover now