23.Bölüm

40.6K 1.3K 464
                                    

Yağızı kendimden uzaklaştırdım. Bir iki adım geriye gittim. Yağız da bir an afallamıştı.

"Ben... özür dilerim." dedi. Ne diyeceğini bilemiyor gibiydi.

"Sen iyi misin?" Yağız iyi görünmüyordu. Gözleri kızarmış, teni solgun gözüküyordu. Okul çıkışı nereye gittiyse, ona iyi gelmemişti.

"Evet, iyiyim."dedi. Bir yandan da, kendini toparlamaya çalışıyordu. Eve de geç kalmamam gerekiyordu. Ama Yağızı böyle bırakmak da hiç içime sinmiyor.

"Sen evine git. Annen sana ceza vermemiş miydi, bekletme onu." Ha? Bunu nerden hatırlıyordu. Benim bile yeni aklıma gelmişti, cezam.

"Sorun değil, onlara seninle olduğumu söylerim." Ve kesinlikle sana inanmazlar." sus.

"Sorun yok. İyiyim ben. Az önce dediklerimi de unut."dedi.

"Yağız. Şimdi gideceğim ama yarın okul yok biliyorsun. Buluşabiliriz, hem belki anlatmak istersin."dedim. Sonuçta ben kötü olduğumda, benimle buluşup konuşmak istiyordu. Sıra bendeydi.

Yağız kafasını yerden kaldırdı, ağlamaktan sönmüş gözleri, bir anda parladı. "Olur, yani buluşalım."dedi.

"Tamam o zaman yarın görüşürüz." El sallayarak, yürümeye devam ettim.

Yağız, her zamanki halinden daha tuhaf davranıyordu. Ve bunun nedenini merak ediyordum. Özellikle bugün olanları, anlatırsa iyi gelebilirdi." Bencede."

Yaklaşık on dakika sonra eve gelmiştim. Neyse ki annem bir şey dememişti. Bana asla ceza vermeyen kadın, Karahan yüzünden ceza vermişti. Bir dakika cezam vardı! Yağızla nasıl buluşacaktım ben. Hemen arayıp söylemem gerekiyordu."Bir de çocuğa ısrar ediyorsun. Salak!" Seni zihnimden nasıl atabilirim?

Gizlice ablamın odasına girdim. Telefonumu annem aldığı için, ablamın telefonundan konuşacaktım. Yağızı aramam gerekiyordu.

Hay böyle işi sikeyim. Yağızın telefon numarası bende yoktu ki. Hem bende olsaydı bile şuan telefonumu kullanamadığım için bir işe de yaramazdı. Aptal gibi ısrarla da telefon numarasını almıyordum. Ben beynimi de sikeyim." Ayıp oluyor Miray." Seni de!

Ablamın yatağının üstüne oturdum. Belki kızlarda vardır. Duruya mesaj attım. Arkadaşlarımın telefon numarası, ablamın telefonuna kayıt etmiştim.

"Knk, Miray ben.Yağızın telefon numarası sende var mı?"
18:30

"Yağız? O kim?"
18:35

Ha? Ciddi mi bu kız. Tamam kimseyi umursamıyor da bu kadar da değil.

"Duru iyi misin? HANİ BİZİM SINIFTA YENİ GELEN ÇOCUKKK!"
18:38

"Bende ne işi olur, telefon numarasının, ben bir tek sizi kaydettim."
18.42

Pekâlâ! En fazla bekler, sonra giderdi. Sonuçta ben buluşalım dedim, nerede olduğunu söylemedim. Onda da, benim telefon numaram yoktur. Böylece bana ulaşamaz ve buluşmayız. "Ne kadar ayıp." Beni eleştirmek yerine, numarasını almamı söyleseydin ya.

Odama çıktım, üstüme rahat bir şeyler giyindim. Çalışma masama oturdum. Ders çalışmam gerekiyordu.

Yaklaşık iki saat boyunca türkçe çalıştıktan sonra, annem yemeğe çağırmış, şimdi hep birlikte yemek yiyorduk. Annemin bana ceza vermesinden sonra, masa daha da gerilmişti. Zaten artık benim de pek konuşasım yoktu.

MAHKÚMHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin