Bölüm 7; Önyargı ve Acı

718 117 133
                                    

1K Okunma için çooooook teşekkür ederim. Yeni olmasına rağmen çok güzel okunuyor. Umarım daha çok okunur ve güzel yorumlarınızla beni çok mutlu edersiniz🥺💖

Sınır geçmedi ama dayanamadım ve sizlere yeni bölüm atma isteğiyle dolup taştım. +50 oy sınırı ve +90 yorum sınırı. Bir önceki bölüme nazaran daha az yorum sınırı koydum, geçin diye ehehe
🗡

Lavaboda elimi yıkarken aynada kendime kısa bir bakış atmıştım. Siyah uzun saçlar, çekik gözler ve dolgun dudaklar. Üstümde koyu sarı renginde bir tişört altında ise siyah dar kot pantolon vardı. Yaz ayında olduğumuz için çabuk terliyordum bu yüzden bu günler zorlu geçiyordu.

Lavabodaki işim birince ofisime doğru adımladım. Ofisten içeri girdiğimde Jungkook açılan kapıya refleks olarak bakmış ve beni görünce hemen geri bilgisayarına dönmüştü.

Kahverengi kısa saçları alnına dökülüyordu ve ince dudakları düz bir çizgi halindeydi. Çekik, iri gözleri izlediği kamera kayıtları nedeniyle kısılmıştı. Üstünde bej renginde tişört vardı altında mavi kot pantolonu.

Hiçbir şey söylememesi beni de şaşkınlığa uğratırken sesimi çıkarmadan masamın arkasındaki sandalyeme oturmuştum.

Sandalyemden bir gıcırtı çıkmasına sebep olduğumda bu ses Jungkook'un bakışlarını bilgisayarından ayırıp tek kaşını kaldırıp alayla bana bakmasına sebep olduğunda gözlerimi devirmiş ve alaycı bakışlarına anlamsız bakışlarla eşlik ettikten sonra konuşmuştum.

"Ne var?" dediğimde Jungkook sırıtmış ve diğer elindeki telefonunu masanın üstüne koymuş ve ellerini masanın üzerinde birleştirip öne eğildikten sonra eğlenceli bir şey olmuş gibi konuşmaya başlamıştı.

Ben bu adama duygularının yok olmamasını dilemiştim ama şu an ne kadar büyük bir hata yaptığımı şimdi fark ediyordum. Bu adam alaycı ve eğlenmek isteyen bakışlarıyla benim sinirimi oldukça bozuyordu ve boş davranışlar sergiliyordu. Galiba o gece çok yorgun olduğum için saçma bir dilek dilemiştim.

"Çok sessizsin. Alışkın değilim böyle olmana Jimin-ah." dediğinde sanki diğer günler sesim çok çıkıyormuş gibi konuşması sinirimi bozsa da alttan almaya karar verip konuşmaya başladım.

"İki haftadır sessizim. İşler durgun olunca sesimde gidiyor. Ne konuşmamı bekliyorsun ki?" dediğimde Jungkook başını iki yana sallamış ve kıkırdayarak mırıldanmıştı.

"Bundan sonra ne yapacağız peki? Bu dava durulunca seri katil ne kadar zaman sessiz kalıyor?" dediğinde gözlerimi kaçırıp dudaklarımı büzdüm istemsizce. Daha önce seri katil en fazla bir veya iki hafta aralıklarla kurban verirken son cinayetten sonra sesi kesilmişti.

"3 aydır bir hafta veya iki hafta aralıklarla cinayet işlerdi ama şu an 3.haftaya girdiğimiz halde sesi çıkmıyor. Bu tabii ki de bizim için iyi bir şey ama yeni şeyler denediği zaman çok tedirgin oluyorum." dediğimde Jungkook bana katıldığını belli edercesine başını salladı olumlu anlamda.

"Bu iyiye işaret değil. Bir sonraki hamlesi daha kötü olacak. Bir seri katil sessiz kalıyorsa büyük bir şey planlıyor demektir." dediğinde onun bu konuda bu kadar bilgili olması beni şaşırttığında merakla sordum.

"Sen bu seri katil davalarına çok bilgili yaklaşıyorsun. Bu konuda bir bilgin var değil mi?" dediğimde Jungkook merakıma yenildiğimi anlamış gibi gülmüş ve parmağında çevirmeye başladığı kalemle bana bakarak mırıldanmıştı.

"Busan Polis Merkezinde çalışırken buna benzer bir vaka geldi bana ve ekibime. O zamanlar günlerim çok kötü geçmişti ve 2 yılın sonunda seri katili yakalamıştım. Bunun yüzünden galiba amirim beni bu davaya ortak olmak için gönderdi." dediğinde bakışları dalgındı yüzündeki gülümseme donuktu ama gülümsemeye çalışıyormuş gibi bir hali vardı.

Crime Scene - KookMin Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin