Bölüm 17; Yakın Arkadaşlar

663 113 215
                                    

Evet yine ben geldim dkdndmbd asla buradan vazgeçmiyor ve neredeyse her gün (bir sorunum olmadığı takdirde) geliyorum.

O yüzden bana yazma isteği veren yorumlarınıza çok minnettardım. Yazmaya geç başladığım için bir önceki yorumlarınıza cevap veremedim fazla ühühü

+55 oy sınırı ve +150 yorum sınırı. Bu yorum sınırını da bölüm uzunluğuna göre yapıyorum yani kısa olursa 100 biraz daha uzun olursa 150. Kendime bağlı yani bu yüzden neden sayının yükselip alçaldığını sorgulamayın dkdnkdjd

İyi okumalar~
🗡

"Bana ihanet ettin."

Hee Beol'un sözleri acımasız ve sertti. Bakışlarındaki öfke canımı acıtırken başımı iki yana salladım. Karanlık odada bana yakınlaşmaya devam ederken gözlerimin dolduğunu hissettim.

Kanlı ellerinin bana ulaştığını hissettiğim anda ani bir refleksle o elleri tuttum yattığım yerden kalkarken. Gücümü tamamen kullanıp yataktan doğrulurken bu sefer arkamda iri el boğazıma sarılıp sıkarken tam kulağıma doğru eğlenen bir sesle fısıldandığını duydum.

"Sıradaki hedefim sensin."

Bakışlarımı Hee Beol'e yönlendirdim, yüzündeki sırıtış büyürken ellerini tutan ellerimi ani bir güçle ittirip kendini kurtarırken fısıldadı.

"Sen daha kötülerini hak ediyorsun. Sen onu benden çalıyorsun."

Arkamdaki bedenin ellerinin boğazımı serbest bıraktığını hissedip derin bir nefes alacağım sırada sol göğsümün altına saplanan ani bir acıyla nefesim tıkarken tısladım. Hee Beol'un kanlı elleri boynuma ulaşırken iki yandan gelen acıyla ellerimi kıpırdatmaya çalıştım ama başarısız olmuştum. Ellerim hareket etmeyi reddediyordu.

"Benden kaçmaya çalışma, nereye gidersen git seni bulacağım Park Jimin."

Aniden gözlerimi açıp yataktan doğrulduğumda karanlık odada gözlerimi gezdirdim. Derin ve sık  nefesler alıp verirken gözlerimin dolduğunu hissettim. Bu dayanılmayacak bir acıydı. Fazla geliyordu işte ve bu Jungkook'un itirafından sonra daha şiddetli kabuslar görmemle sonuçlanmıştı.

Jungkook'un sözleri üzerine neredeyse 1 hafta geçmişti. O günün gecesinden beri kabuslarım aşamalı bir şekilde şiddetini arttırarak devam ediyor üstüne kabuslarım sadece Hee Beol'u görmemle bitmiyor iki gündür üst üste seri katilde kabuslarıma eşlik ederek hayatımı bana zindan ediyordu.

Bu sırada ona Kim Taehyung'u anlattığımda o anki davranışlarımın nedenini de anlamış olmasını sağlamıştım aslında bir nevi. Onun bana cevap vermesini bile beklemeden söyleyeceklerimi söylemiş ve yanından çekip gitmiştim son gördüğüm ise onun pişmanlıkla bana bakan bakışlarında ibaret olsa bile bunu umursamaya niyetim olmamıştı ama ondan şüphelendiğim ve ona bir şey belli etmemek için ona yakın davrandığımı öğrenince bakışlarında ve bedeninde gözle görülür bir rahatlama yaşadığını hissetmiştim.

Boğazımın kuruduğunu hissedip kilitli kapımın kilidini açarak kendimi dışarı attığımda ellerim hala titremeye devam ediyordu. Etraf karanlık olduğu için korkuyor olsam bile birkaç adımda mutfağa ulaşmış ve mutfağın kenarında duvara dayalı beyaz masaya ulaşıp içi dolu sürahiyi önüme çekerken su bardağı alıp su doldurmaya başladım.

Su dolu bardağı tamamen bitirdiğimde biraz da olsa titremesi geçmiş ellerime bakarak rahatlarken bardağı masaya geri koyup dolu gözlerimi yavaşça sildim.

Crime Scene - KookMin Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin