𝑺𝒖𝒏𝒇𝒍𝒐𝒘𝒆𝒓𝒔&𝑲𝒊𝒔𝒔𝒆𝒔

19

Alfa güçlü bir kahkaha attı.

Omeganın bakışları onun gülüşünde takılı kalırken yüzünde masum bir tebessüm oluştu. Gözleri kısıldı, kenarlarında ince ince çizgiler belirdi.

Alfanın kahkahaları sona yaklaştığında omegasına döndü, ardından kendisine tatlı tatlı bakan eşinin ne kadar güzel olduğunu düşünüp gülümsemeye başladı. İnanması güçtü ama ilk kez, tepede duran aptal Güneş'in ışıkları, Taehyung'un meleksi suratının üzerini örtmüyordu.

O, gerçekten de çok güzeldi. Çok çok güzeldi ve tamamıyla Jungkook'a aitti. Yani en azından, ait olmaya yakındı.

"Çok güzelsin, Tae."

Kelimeler daha beyni komut veremeden dudakları arasından döküldüğünde omega başını utançla aşağı doğru eğdi, gülümseyen suratını ve kızaran yanaklarını-sanki saklayabilecekmiş gibi kendi omzuna gömmeye çalıştı.

Alfanın parmakları çenesine değip başını nazikçe kaldırdığında gülümsemesi biraz daha büyüdü. Dudaklarını aralayıp dişlerini göstererek kocaman sırıtmamak için zor duruyordu.

Jungkook derin bir nefes verdi, ardından Taehyung'a yaklaştı. Büyük elleri, omegasının kızarmış yanaklarını buldu; elmacık kemiklerini nazikçe okşamaya başladı.

"Seni nasıl göremem?"

Fısıldayışından hemen sonra gözlerini kapatıp yüzünü Taehyung'un yüzüne yaklaştırdı. Burunları birbirine değip Taehyung'un nefeslerini iyice dibinde hissetmeye başladığında dudaklarını öne doğru uzattı.

ince dudaklara ulaşmasına milimetreler kala omega onu gövdesinden tutup sertçe ittirerek yerinden kalktı.

Alfa şaşkınlıkla başını yukarı çevirdiğinde Güneş'i arkasına almış olan minik bedeni ve onun çatık kaşlarını gördü. Ardından o da ayağa kalkıp omegasına yeniden aşağıdan bakmaya başladı.

"Pes etmeyeceğim, Jungkook. Gözümün önünde Yugyeom'la yaptıklarını hâlâ unutmadım."

Omega arkasını dönüp neredeyse kendi boyu kadar olan ayçiçeklerinin arasında kalçalarını sallaya sallaya yürümeye başladığında alfa birkaç saniye boyunca duyduklarını hazmetmeye çalıştı. Ardından hızlıca eşinin peşinden çiçeklerin arasına daldı.

"Hadi ama, Tae!"

Taehyung hareketlerini hızlandırdığında Jungkook'da aynısını yaptı.

"Hayatım, bekle lütfen!"

Sesini yüksek çıkarmaya çalıştığında omeganın onu net bir şekilde duyduğunu biliyordu. Fakat tenezzül edip de arkasına bakmadığı için alfa yavaştan sinirlenmeye başladığını hissetti.

"Omega, sana dur dedim!"

Jungkook alfa sesini kullandığında omega ayaklarının hareketini istemeye istemeye durdurdu. Alfa sesinden nefret ediyordu.

Alfa sonunda onun yanına vardığında başını diğer tarafa çevirip kollarını göğsünde bağladı.

"Tae, bana bakar mısın güzelim?"

Jungkook ona seslendiğinde omuz silkip inatla yan tarafında duran ayçiçeklerini izlemeye devam etti. "Alfa sesini kullanmanı sevmiyorum."

Sesi oldukça kısık çıktığında alfa neye uğradığını şaşırdı, bunun onu üzdüğünün farkına varmamıştı.