XI

125 7 4
                                    

༊*·˚. ≪•◦ Fedakar◦•≫ .ೃ࿐

"Efendim?" dedi öğretmen, Ateş'i net duymayıp bir adım ona yaklaşarak.
"Teke tek dövüşeceğiz. Videonun kimin montajladığını merak ediyorsun, değil mi? Eğer sen kazanırsan, videonun kimin montajladığını söyleyeceğim. Ama ben kazanırsam,hepimizi salacaksın. Hastasın, biliyorum. Çocuk bile yener seni. " dedi Ateş,birkaç adım ona yaklaşarak. " Hasta olduğunu düşündüğün birine vurmak seni hiç rahatsız etmiyor, öyle mi?" diye sordu Akif Öğretmen. "Eğer konu sen isen, hiçbirşey rahatsız etmez beni." Dedi Ateş, lafi ortaya sokarak. "Güzel, madem herşeyi anlatacaksın, gel bakalım." Dedi ve masaya doğru gidip kendi ceketini çıkararak sandalyeye asar, Akif Öğretmen. Öğrenciler ise ayağa kalkıp tüm sıraları geriye doğru çekerler ve ayakta durarak onları seyrederler. Öğretmen telefonundan Yılmaz Komser'i arayarak, telefonu masaya koydu, olanları dinlemesi için. Çok geçmeden, Ateş ilk hamlesini yumrukla vurarak yaptı ama Öğretmen sıyırdı. "Güzel, eskiden basketbol oynadığın belli. Eskiden tabi, eski basketçi" dedi sinsi sinsi sırıtarak Öğretmen. "Saçma sapan konuşma!" dedi Ateş öfkeyle ve tekrardan hamlesini yapıp ona yumruğuyla vurur ama ıskalar. "Kaslar iyi, hızlı. Ama, zeka olmadan kas. Sadece kastır" dedi öğretmen, kendi dağılmış saçına düzeltirken.

" Kes sesini!" Diye tekrarladı Ateş ve one yumrukla tekrardan vuracakken, bu sefer Akif Öğretmen onun kolundan sert ve hızlı bir hamle ile tutup yere itti. "Sen para kazanmak için,Rüya'yı kullandın. Sırf para için,o kızın videosunu çektirdin ve kendi elleriyle o adamlara götürdün " dedi Akif, her doğruyu tek tek anlatarak. Yavaşça kendi gözlüklerini kavgada düşmesin diye çıkardı ve masaya yaklaşarak çekmecenin içine soktu. Öğrenciler ise Akif'i duyunca herkes nefret dolu ve şaşırarak Ateş'e bakarlar. " Gerçekten bunu yaptın mı Ateş?" diye sordu Mevsim şaşırarak. " Nasıl ya.. yazıklar olsun" dedi Nil, ona katılarak. "Annen felç olduğu için, ona bakmak zorundaydın. Basketbolu da bu yüzden bıraktın, değil mi?" Diye sordu Öğretmen, gözlerini Ateş'te tutarak. "Hiçbirşey anlatmak zorunda değilim!" Diye bağırdı Ateş ve ayağa kalktı. Ona saldırdı, ama Akif onu omuzlarından tutup, dizleriyle sırtına vurarak, öğretmen masasının üstüne yatırdı ve onun yakasından tutup, yumruğunu hazırlayarak "Sen sırf para kazanmak için, o kızı o oğlanların yanına götürdün! Ama kaçırmaya çalışacaklarını bilmiyordun, işte o işler o noktada karıştı " dedi ve sert birşekilde onun yakasından bıraktı. O sırada Gizem, onların kavgalarını izlerken kapıya baktı. Onların sırtı dönük olduğunu fark edince gizlice sınıftan çıktı. Kimsenin onu takip etmediğine emin oldu ve atölyeye doğru gitti.

Geceleyin duyduğu seslerin nereden geldiğini anlamaya çalışıyordu ve bu yüzden atölyeye girip, ofisin kapısını açmaya çalıştı ama elektrik akımı onun eline deyince acı içinde çığlık attı ve kendi elini okşadı. Ofisin içinde onu duyan Tuğrul ise "Uzak dur. Yaralanıcaksın" diye uyarı verdi. Bu sesin Tuğrul olduğunu anlayan Gizem, gözleri parlayarak "Tuğrul? Sen misin? Yaşıyor musun? Peki ya neden? Neden böyle birşey yaptı?" diye sordu kendi kulağını kapıya yaslayarak. "Şimdilik sadece şunu bilin. Akif Hoca herşeyi bizim için yapıyor" dedi Tuğrul,onu dinleyerek. Gizem, Tuğrul'u duyunca gözleri sevinçten dolarak hafifçe gülümsedi. Biliyordu.. Akif hocanın kötü biri olmadığını biliyordu.. Tuğrul'a cevap için teşekkür ettikten sonra, doğruyu söylemek için sınıfa gider.

O sırada Gizem, sınıftan çıkınca Akif ve Ateş fark etmemişti. Uzun uzun kavga etmeye devam ediyorlardı. "Kaç para aldın?" diye sordu Akif Öğretmen, ama cevap alamayınca delirerek ona " Kaç para aldın!?" Diye bağırdı. Daha sonra her kelimede onu iterek "iki bin? Beş bin!?" der sinirlenerek. "Bilmiyordum! Böyle birşey olacağını bilmiyordum!" Diye bağırdı Ateş ve sert bir hamle ile onun beline vurdu. Kendi belini tutan Akif Öğretmen acıdan gözlerini kapattı. Nefes almaya çalışıyordu,onun zayıf noktasına vurmuş belli ki. Ateş, Akif'in kötü halde olduğunu fark etti ve hafifçe gülümseyerek sertçe onun yüzüne yumruk attı, onun ağzını kanatana kadar. Akif Öğretmen kan öksürüyordu, ayrıca yanağında bir sıyrık vardı. Ateş'in dudağında ise küçük bir yarası vardı, ama öğretmenden çok daha sağlam gözüküyordu.

𝐀ş𝐤'𝐚 𝐃üşü𝐧 || Akgiz.ೃ࿐       Öğretmen Öğrenci İlişkisiWhere stories live. Discover now