Bakınız sevgili okur, hayat çok tuhaftır.
Bir an öncesine dek bu hayattan istediği her şeyi elde etmiş, genç ve başarılı bir kadınken, yalnızca ufak bir kalp atımı içinde, tüm bunları kaybedebilirsiniz.
Mesela ben.
Ben bu sabah dünyanın en mutlu kad...
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
•cumartesi akşamı•
"Hayatım bu erkeklerin soyu böyle. Ne yapalım yani, yaratan böyle yaratmış."
Ama sen de Allah yarattı demeyip hepsini elden geçirmeyi biliyorsun Ahu.
Aklımdan geçeni Başak dillendirdi. "Ama hayatım sen de memlekette ne kadar erkek varsa-"
"Rabbim bile yarattığı her şeyi sevmemiş, ben niye seveyim Başak? Aaa!"
Rızkı veren Hüda'dır kula minnet eylemem diyordu yani.
Telefonu kulağımdan uzaklaştırmadan elimi kaldırıp garsondan menü istedim. Üçlü bir telefon görüşmesinin ikinci saattini dolduruyorduk kızlarla. Üçümüzü birden toplumdan izole edecek mevzular dönüyordu. İş ciddiydi yani.
"Ee, sen onu bunu bırak da ceketinin Kuzucuk'ta ne işi olduğunu anlat bakalım Ahu Hanım." dedim sesimi düşürmeden. Sahil kıyısında bir meyhanedeydim ve sol masamda rakı içen tırcı amcanın bizim muhabbetimizi salladığını hiç sanmıyordum doğrusu. Daha çok haydariyle ekmek banmakla meşguldü kendisi.
"Ay o mu? O önemsiz ya."
Masumiyet kulağa hiç bu kadar suçlu gelmemişti.
"Ne yaptın patronuma?" diye acı acı sordu Başak. İşi kapmış olması sebebiyle Kuzucuk'a karşı ekstra bir muhabbet besliyordu.
"Ben senin patronuna hiçbir şey yapmadım Başak. Senin patronun hayvanın teki."
E boşuna Kuzucuk demiyoruz adama. Bir bildiğimiz var.
"Ne yaptı?" dedim pis pis gülerek.
"Bana bak Firuze, o gülen ağzını dikerim senin."
"Hii, yoksa benim patronum mu sana bir şey yaptı? Ay Ahu doğru söyle, bizim ahu gözlü avcımız bir kuzucuğa mı yem oldu?"
"Başak seni çiğ çiğ yerim görürsün kim kime yem olmuş."
Birbirimizi yemeyi bırakıp olaya odaklansaydık ya.
"Ne olduysa teknedeki partiden sonra oldu," diye sazı eline aldı Ahu. "Bizim deli içici Firuze sağolsun gece zehir zıkkım olduğundan ben buna mesaj attım."
İlk mesajı atan bir Ahu kişisi.
Bak sen.
Daha neler görecektik bakalım.
"Olanlar için özür falan dilemedim tabii, yapmam öyle şeyler bilirsiniz."
Bilmez miydik?
"Ne demeye yazdın o zaman?"
"Ne demeye olacak Başak? Sen o işi kapabil diye yaptım ne yaptımsa."
Yalanın kokusu size kadar geldi mi sevgili okur? Benim burnumun direği kırıldı da.
