turuncu balık ile balıkçı

35 4 0
                                    


Hümeyra, Kirli Beyaz Kedi

•turuncu balık ile balıkçı•

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.


•turuncu balık ile balıkçı•

"Bak, gidiyor işte!"

Günhan işaret parmağıyla bilgisayar ekranına tıklatırken eğilip monitöre baktım.

"Önümüz arkamız, sağımız solumuz fitne yılanlarla dolmuş aşkım," diyordu Günhan tam sağ kulağımın dibinden. "Baksana şuna nasıl sinsi sinsi yürüyor! Hiii! Bak ofisin panjurlarını indirmeyi de akıl etmiş küçük şeytan."

Son bir saatte yaklaşık on kere izlediğim kamera kaydına göre, olaylar gayet net biçimde gelişiyordu. Günhan'ın deyimiyle küçük şeytan, ofisin çok tenha olduğu öğle saatinde kameraların onu çekmesine aldırmadan Günhan'ın odasına elinde koca dosyalarla giriyor, dosyaları masaya bıraktıktan sonra hemen gidip ofisin koridora bakan camlarındaki panjurları indiriyor, bilgisayarın başına geçip yalnızca iki dakika içinde o maili yolluyordu. Ve yine kameralara aldırmadan, çok sakin ve soğukkanlı biçimde odadan çıkıyordu. Aynı gün mesai bitiminde de istifa edip yok oluyordu.

"Firuzem, şimdi biz bu yılanı hemen savcıya veriyoruz, zaten kameralar da film gibi çekmiş. Ben hemen legal ekiple bir toplantı ayarlayacağım ama-"

"Bu kız burada kaç ay çalıştı demiştin?" diye sordum ekrandaki kız ayağımı kaydıran o maili yazarken.

"Sekiz ay canım."

"Nereden geldi?"

"Modellik için başvurmuş aslında. Bizimkileri bilirsin, adamı canından bezdirirler. Birkaç yerden red yemiş, birkaç ufak iş yapmış sonra da ajansa girmiş. Pek de alışılmadık bir hikayesi yok yani."

Gerçekten de öyleydi. Bu iş için yola çıkan çoğu kişi ya ufak tefek işler yaparak günü kurtarırdı ya da daha yolun başındayken bıkar ve bir gün keşfedilmeyi umarak ajansların birinde işe başlarlardı.

Bunu anlıyordum.

Anlamadığım şey, kameranın kendisini çektiğini ve mutlaka yakalanacağını bilerek neden böyle bir şey yaptığıydı.

Kızı tanımıyordum, adını ilk kez şimdi önümde duran personel dosyasından okumuştum, yüzüne aşina bile değildim.

Yani bana çelme atması için hiçbir neden yoktu.

"Kişisel verilerle ilgili bir şeyler demişti sanırım hukuk müşaviri. Oradan güzel bir dava açarız, kallavi bir tazminat-"

"Dosyası bu muydu?" diye ikinci kez kestim sözünü.

Günhan elimi attığım kırmızı kapaklı dosyaya bakıp başını salladı. "Evet."

"Tamam," dedim dosyayı çekip alırken. Doğruldum. "Hukuk birimiyle olan toplantıyı iptal eder misin?"

Son YazWhere stories live. Discover now