13| umudumu kaybettiğim ilk an

466 43 32
                                    

-geçmiş...

Taehyung her sabah olduğu gibi yine aynı eve gelmişti. Kapının kilidini açtıktan sonra sakin adımlarla içeriye ilerledi. Seslendi bakıcısı olduğu kişiye...

"Jimin-ah! Ben geldim!"

Yatak odasından yanıt aldığında salonda oturup beklemeye başladı, arkadaşı olan kişiyi.

"Geç geldin bugün, ne oldu?"

Yanına oturdu bakıcısının. Görmeyen gözleri hiçte umrunda değildi. Bakıcısı, arkadaşı onun için her şey demekti çünkü. Pek umrunda değildi başka şeyler..

"Yine onu gördüm."

"Şu pörtlek göz dedikleri çocuğu mu?"

Kafa salladı sıkıntıyla Taehyung. Ondan kaçtıkça daha çok karşısına çıkar olmuştu. Ondan hoşlanmıyordu, tam tersi nefret ediyordu neredeyse... ailesinin dağılmasına sebep olmuşlardı. Canı yanıyordu onu gördükçe. Belki bazen kıskanıyordu büyük gözlü çocuğu? Rahat yaşamlarını ve genç çocuğun umursamaz neşesini. Annesinin her ay farklı birisiyle görülüyor olması dalga konusu oluyordu belli kesimlerde. Taehyung, midesi bulanan taraftaydı. O kadına iki saniyeden fazla bakamıyordu.

"Yine bir kaç kişiyle oturmuş gülüşüyordu. Dayanamıyorum..."

Jimin sakince konuştu buna karşılık.

"Arkadaşı falan mı varmış? Yalnız takılmıyor muydu genelde? Garip..."

Omuz silkti Taehyung. Canı sıkkındı...

Jimin, en yakın arkadaşıydı ve onunla bakıcısı olarak tanışmıştı. Bir kaç yılları beraber geçmişti fakat jimin, para almaya devam etmesi için oldukça ısrar etmişti Taehyung'a. Annesi hastalandığı için ihtiyacı olduğunu biliyordu. Aldığı para ise, Taehyung'a fazlaca yetiyordu da... harcamayıp annesi için kenara koyuyordu kalanı. Jimin'in ise ailesi ne kadar düşkün olsa da kendisine, yine de bakmak için yeterli vakitleri olmuyordu. İyi bir ilişkileri vardı... jimin ise onlara pek düşkün değildi. Fakat Taehyung, onun tek dayanağı, en sevdiği dostuydu. Bir süreliğine...

"Sence her şeyin farkında mı?"

Dedi soğuk bir ses tonuyla Taehyung.

"O mu?"

Kafa salladı.

"Sanmam. Annesiyle gerçekte olan ilişkisini deli gibi merak ediyorum. Çok sahteler."

İç çekti Taehyung. Tek taraflı çektiği acı canını sıkıyordu. O da bilip üzülsün istiyordu...

Yine uzunca bir süre böyle geçti iki arkadaşın vakitleri. Her sabah onu mutlaka görür olmuştu Taehyung. Sinirden gözleri doluyordu onu gördükçe... dayanamıyordu.

Fakat genç çocuk, annesi yüzünden bir başka ailenin dağıldığını nereden bilebilirdi ki?

Taehyung aslında Jungkook'a öfkeli değildi... annesine sinirliydi. Bunu anlayamıyordu. Yaşadığı öfke, annesine ve ona dair her şeye nefret duyuyordu. Oğlunun güzel yaşamına ve her şeyden habersiz yaşadığı mutluluğuna büyük bir kıskançlık duyuyordu.

Starry eyes | tk Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin