2.2: Öyle Şansılıyız Ki

310 46 91
                                    


"Hadi ben ölümüne geceden kalmayım," dedi Yoongi, kaşını kaşırken sesi biraz hırıltılı çıkmıştı. Makyözü onun etrafında dönüyordu. "Ama sen neden mezardan çıkıp gelmiş gibi görünüyorsun?"

Düğün için tuttukları kameraman etraflarında dönüyor, ikili hazırlanırken ve Yoongi'nin takımı koca süitin kenarında asılı dururken rastgele çekimler yapıyordu. Sadece bu süit muhtemelen Seokjin'in bütün dairesinden daha büyüktü o yüzden bunun Black Swan Malikanesi'ndeki en büyük yatak odası olmadığına inanmak zordu.

Seokjin sorduğu sorunun dürüstlüğü yüzünden burnunun altından gülmüştü, gözlerini kapattı makyözü ona far sürerken. "Uzun hikaye."

Seokjin tekrar uyandığında, kendine yorgunluğun onu bir taş gibi yatağa çekmesine yetecek kadar zaman vermeden kalkmıştı. Alarmı çalmaya başlar başlamaz doğrulmuş, duş almış, temiz bir tişört ve eşofman giymiş, tüm eşyalarını toplamış ve Hoseok'u o çok hak ettiği uykudan uyandırmadan odadan fırlamıştı. Direkt olarak otelin buluşma noktasına gidip Yoongi'ye katılmıştı onları malikaneye götürecek olan arabada ve kendine aynada bakacak bir vakti olmamıştı ancak gözlerinin altında Taehyung'un annesinin dolabındaki tüm çantalara rakip olabilecek cinsten torbalar olduğuna emindi.

"Burada hiçbir şey yapmadan en az bir saat daha oturuyor olacağız," diye belirtti Yoongi.

"Saat altıya kadar uyumadım," Seokjin iç geçirdi, asistanın ondan uzaklaştığını hissettiğinde gözlerini tekrar açmıştı. Şaşırtıcı bir şekilde sağdıcının düğününden önceki gece neredeyse hiç uyumayacak kadar sorumsuz bir manyak olması hakkında hiç de endişeli görünmeyen Yoongi'ye baktı.

"Altı," diye tekrar etti Yoongi dümdüz bir şekilde. "Yani kaç, üç saatlik uykuyla mı duruyorsun?"

"Mm-hm," Seokjin baş onayı verdi. "Neyse ki benimki gibi bir yüzün güzellik uykusunun yardımına ihtiyacı yok."

Yoongi gözlerini devirdi. "Ne seni uyutmadı? Hayatının aşkının başkasıyla evlenmesi gerçeği mi gerilmene neden oldu? Düğünüme engel mi olacaksın?"

"Güldürme beni Yoongichi," dedi Seokjin bir o kadar düz bir şekilde. Gözlerini tekrar kapattı asistan elinde biraz daha farla geri döndüğünde. "İkimiz de bu dünyadaki hiçbir düğünün beni durduramayacağını biliyor." Yoongi kıkırdadı. "Ama hayır, senin sarhoş kıçını uykuya yatırdıktan sonra lobide Jungkook'la karşılaştım."

"Dur dur dur," dedi Yoongi, kibar bir şekilde makyözünün kolunu gözlerinden uzağa itti dönüp Seokjin'e bakmak için. "Jungkook. Sabah altıya kadar uyumamanın sebebi... Jungkook."

Seokjin boşta olan gözünü açtı Yoongi'ye bakmak için. "Yep."

Yoongi resmen haykırarak kahkaha atıp hem Seokjin hem de asistanın yerinden sıçramasına neden olmuştu aynaya dönüp makyözünün işine devam etmesine olanak vermeden önce. "Tamam, şimdi tekrar bir araya gelme seksini de yaptığınıza göre, nasıl hissediyoruz?"

Seokjin'in gözündeki fırça duraksar gibi oldu ve asistanın Yoongi'nin sorduğu soruya karşı tepkisini gizlemeye çalıştığının farkındaydı.

"Ah, pardon." dedi Yoongi kameramana.

"Ah, mm, sorun değil. Üzerine müzik eklenecek." diye mırıldandı. Yoongi güldü.

"Seks yapmadık," diye araya girdi Seokjin, tek gözünü tekrar kapatarak. "Tekrar bir araya gelme seksi illa yaşanacak diye bir şey de yok. Kim böyle bir şeyin söz konusu olduğunu söyledi ki? Tekrar bir araya gelme seksi yapmayacağız." Yoongi tereddüt eder gibi hmmladı. "Çeneni kapat. Sadece konuştuk."

The City for US | JINKOOK (Çeviri)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin