36- {~ Korkunun Esiri ~} +18

12.1K 236 37
                                    

Saranın silah sesini duymasıyla yüzüne fışkıran sıcak kanı hissetmesi aynı anda gerçekleşmişti. Sıkıca yumduğu gözlerini açtığında kucağında kanlar içinde yatan adama baktı. O kadar korkmuştu ki tüm vücudu titriyordu.

Adamı vuran kişiye bakmak için usulca kafasını kaldırdı.Pars'la göz göze geldiği an dehşete kapılarak adamın nabzını yokladı. Nabız alamayınca ağızından küçük bir çığlık çıktı. Hızla adamı üstünden ittirdi.

Geriye doğru sürünerek ayağa kalkmayı başarsa da sendeliyordu. Titreyen elleriyle yüzüne dokunduğunda ellerine bulaşan kana baktı.Hızla kanı temizlemeye çalışıyordu ama kan yüzüne dahada çok bulaşıyordu.

Pars, Sara'yı bu halde görünce yanına gelerek titreyen ellerini tuttu.Dolan gözlerine bakarak;"Geçti sakin ol. Tamam mı?"diyerek ona sıkıca sarıldı. Sara Pars'ın ona sarılmasına daha fazla dayanamadı ve hıçkırarak ağlamaya başladı. Pars Saranın sakinleşmeyeceğini anlayınca onu kucağına alarak lavaboya götürdü.

Lavaboya geldiklerinde Pars, kendi elleriyle Sara'nın elini yüzünü yıkayarak kanı temizledi. Sara su ile birlikte lavaboya akan kana baktıkça vicdan azabı çekiyordu. İçini tarifsiz bir acı kaplıyordu. Pars adamı vurmasaydı adam Sara'yı vuracaktı. Bunu çok iyi biliyordu ama ortada ölen bir adam onu öldüren bir kişi vardı ve o kişi Sara'nın deli gibi aşık olduğu adamdı.

Pars'ın sakin ve rahat tavrından ilk defa birini öldürmediğini anlayabiliyordu. Pars'ın mafya olduğunu işlerini zor kullanarak yaptırdığını, illegal işlere bulaştığını biliyordu. Bu yaptıkları zaten mafya kavramını oluşturuyordu ama birini öldürdüğünde bu kadar sakin kalabilmesi tüylerini diken diken olmasına neden olmuştu.

Pars avuçları içine Sara'nın yüzünü alarak kederle yaşlı gözlerine baktı. İç çekerek;"İşte bu yüzden senden uzak durmak istedim. Benim ellerime bulaşan kan senin ellerine bulaşmasın, gerçek acının ne olduğunu bilme, kini nefreti iliklerine kadar hissetme, içindeki o masum kadını kirletme, benim gerçeğimle tanışma istedim. Benden uzakta güvende olmanı istedim. Çünkü gerçek ben senin kaldıramayacağın kadar karanlık. O adamın ölmesi senin için çok şey ifade ederken benim için bir şey ifade etmiyor. Ben yaşamak yaşatmak için ölümle hergün burun buruna gelen, ölümle pazarlık yapan bir adamım. Benim dünyamda tek bir gerçek vardır oda kazanmak. Kazanmak zorundasın ve kazanmak için asla kuralına göre oynama çünkü kimin güçlü kimin güçsüz olduğunu bilemezsin ve risk alamazsın kaybedersin."

Sara cevap verememişti. Pars'ın hayatına çok yakından tanık olmuş elinde olmadan çoktan aşık olmuştu karşısında duran karanlık adama. Artık Kendisinide bu karanlığa sokmuştu ve biliyorduki artık bu karanlıktan çıkması mümkün değildi.

Pars daha fazla zaman kaybetmemek için. "İyi misin?" diye sordu.Sara sadece kafasını olumlu anlamda sallamıştı.Pars Sara'nın cevabıyla Sara'yı elinden tutarak koşar adımlarla asansöre götürdü.Sara az önce asansörde kaldığı gerçeğini hatırlasada 34.kata çıkmak için merdivenleri kullanamazdı.

Pars'ın yanında olmasından destek alarak bindi. Sorunsuz bir şekilde asansörden çıkarak piste geldiklerinde
kaptan helikopterden inerek yanlarına geldi. Parsla bir kaç dakika konuştuktan sonra holdinge giriş yaptı.Sara kaptanın gittiğini görünce meraklı bakışlarını Pars'a çevirdi.

Pars açıklama yapma gereği duyarak;"Gideceğimiz yeri kimse bilmiyor. Bilmeyecekte o yüzden ben kullanacağım.Hadi bin."dediğinde Sara başka çaresi olmadığı için helikoptere binmişti.

Kalkış yaptıklarında Sara Parsa pek güvenemiyordu.Bunu mimiklerine ve davranışlarına istemsizce yansıtınca Pars içini rahatlatmak için;"Korkmana gerek yok bir çok özel eğitimler aldım. İlk kullanışım değil." diyince Sara biraz olsun rahatlamıştı.

KARANLIK +18 (Tamamlandı)Where stories live. Discover now