41- {~ Karanlıkla Oyun ~}

4.8K 191 15
                                    

Alp korumanın Sara'yı yanına getirmesi ile telaş içinde Sara'ya baktı.Kimliğinin deşifre olmasından dolayı içindeki korku öylesine yoğunlaşmıştı ki önce gözlerine sonra dile vurdu.vNe yapacağını ne diyeceğini karıştırmaya başladı.

"Sara senin burada ne işin var?Senin aşağıda olman beni görmemen gerekiyordu.Lanet olsun Sara! Seni kurtaracaktım.Ama sen kendini ipini kendin çektin!Bu saatten sonra seni kurtaramam " diye sayıklıyordu.

Sara öfkeyle ;"Benim burada ne işim mi var! Bana bunu sen mi soruyorsun? Benim burada ne işim olduğunu senden daha iyi kimse açıklayamaz!"

Alp Sara'nın sözlerinden sonra sinirden etrafında dönmeye başladı. Daha sonra eliyle çenesini sıvazlayarak; ''Ben sizin dün gece o eve geleceğinizi bilmiyordum." diyerek kafasını olumsuz anlamda salladı.

Sara Alp'in saçmalamasına daha fazla dayanamayarak sinirle bağırdı.

"Demek Pars'ın haberi olmadan ondan gizli gizli evini bu iğrenç iş için kullanıyordun. Allah seni kahretsin Alp. Sen ne iğrenç bir insanmışsın.''

Alp mahcup bir tavırla; "Seni bu işe karıştırmak istemezdim. Sadece üzgün olduğumu bilmeni istiyorum." dedikten sonra beyaz takım elbiseli adama dönerek; "Artık beni gördü. Bu işin geri dönüşü yok. Beni Pars'a kesin söyleyecektir. O yüzden parsın Sarayı bulmasına asla izin verme. Eğer bulursa ikimizde biteriz." diyerek arkasına bile bakmadan gemiden indi.

Sara ve beyaz takım elbiseli adam eş zamanla birbirlerine baktıklarında adam korumalara dönerek sakin bir tavırla; "Hanım efendiyi -titreyen parmağıyla yukarı işaret ederek- yukarı çıkarın." dedikten sonra titreyen elini tuttu ve sinirden seğiren gözünü kapatarak gülümsedi.

Koruma sarayı kolundan sertçe tutarak yukarıya doğru çekiştirirken Sara;" "İttirmene gerek yok zaten çıkıyorum." diyerek kolunu korumadan çekti.

Saranın ardından beyaz takım elbiseli adam yukarıya çıkarak Sara'nın yanına geldiğinde tam karşısında ellerini önünde birleştirerek dikildi.

Pür dikkat Sara'yı izleyerek;'' Öncelikle şunu öğrenmek istiyorum. Kelepçeden nasıl kurtuldun?''

Sara cevap vermeyince sinirden seğiren kaşını tuttu.

'' Pars Kahramanoğlu'nu nereden tanıyorsun? Onun için ne derece önemlisin ki Alp senin için benim ayağıma kadar geldi.''

Sara cevap vermemekte ısrarcı olunca adam Sara'nın çenesini sıkıca kavrayarak hızla kendisine doğru çekti.

"Bak yavru tehlikeli sularda yüzüyorsun. Ben kimim biliyor musun? Bana deşici Ahmet derler. Peki neden? Çünkü ben adamı deşerim.'' diyerek Sarayı sertçe geriye doğru ittirdi.

''Şimdi sana son kez soruyorum. Pars için ne kadar önemlisin?''

Sara adamın ne kadar ciddi ve manyak olduğunu anladığı için derin bir nefes aldı. Adamın sorduğu sorunun cevabını kendisi de bilmiyordu ki adama cevap versin. Adamın bağırmasıyla;'' Bende bilmiyorum. Takılıyoruz gibi bir şey.'' diye yanıt verdi.

Adam dudağını ısırarak;'' Demek sadece takılıyorsunuz.-aval aval Sara'nın suratına baktı.- Yavru sen saf mısın? yoksa Pars'ı tanıyamadın mı?" Pars çok kişiyle takılır. Sayamazsın. Sen onun takıldığı kızlardan biri olsaydın Alp ayağıma kadar gelmezdi.'' dedikten sonra ellerini cebine koydu.

Sara adamın bu sözleri üzerine bir şey diyemedi. Pars'ın hayatına birilerinin girdiğini tahmin ediyordu ama bu kadarını tahmin etmemişti. İçinde kıskançlık diye adlandırabileceği bir his belirmişti.

''Bakalım senle ne yapabiliriz. Pars'a karşı kullanamam. Pars'ın beni öğrenmemesi lazım. Mecburen senide diğer kızlar gibi müşterilere yollayacağım ama Pars için ne ifade ettiğini iyice öğrenmeliyim. Bu fırsat bir daha elime geçmez."dedikten sonra korumalara dönerek; ''Alın bunu tek başına başka kamaraya kitleyin.''dedi.

Koruma Sara'yı kızlardan ayrı tek başına kalabileceği kamaraya getirdiğinde kapıyı üstüne kitleyerek gitti. Sara tek başına olduğu kamarada etrafında dönmeye başladı.Sara vakit kaybetmeden bu adamın elinden kurtulması gerektiğini düşünüyordu

Gemi hareket etmeye başladığında Sara artık her şey için çok geç olduğunu biliyordu ama bu limandan kalkan gemi başka bir limanda duracaktı ve Sara burada yapamadığını orada yaparak kendisini ve kızları kurtarmanın bir yolunu bulacaktı. Pars'ın onu aradığını çok iyi biliyordu ama asla bulamayacağını düşündü. Çünkü Alp'ten şüphelenmeyecekti. Alp onun yakın arkadaşıydı ve Pars'ın Sara'yı bulmaması için elinden geleni yapacaktı.

Sara ne olursa olsun umutsuzluğa kapılmıyordu. Kapılamazdı aksi halde sonuçları korkunç olacaktı. Başına daha öncede bir çok karanlık iş gelmişti ve onları başardığı gibi bunuda başaracağına inanıyordu. Artık bu karanlığa yabancı değildi. Onu tanıyor kurallarını biliyordu. Karanlığın kendisine getirdiği bu oyunla onun kurallarına göre oynayacaktı. Kendi başının çaresine kendisi bakacaktı.

İlerleyen saatlerde kamarayı aydınlatan tek ışık kaynağı Güneş'te batınca kamara tamamen karanlığa büründü. Bununla birlikte Kamara'nın kapısı açıldı. Sara karanlıktan dolayı hiç bir şey göremiyordu buda daha çok korkmasına neden olmuştu.

Karanlığın içinden kendisine doğru birinin geldiğini hissediyor, ayak seslerini duyuyordu. Korku içinde geriye doğru adım atmaya başladı.

 Korku içinde geriye doğru adım atmaya başladı

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.







KARANLIK +18 (Tamamlandı)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin