Noemí Jikook

IV🌼

Papatyalarıma iyi okumalar...

Güvenmek. İnsanoğlunun kalbinde şüphe uyandırmayan kişilere beslediği duygudur.

İnanmak. İnsanoğlunun uzun zamandır tanıdığı kişilere beslediği duygudur.

Jimin kesinlikle Jungkook'a güvenmişti. Ancak yıllardır beraber yaşadığı arkadaşına güvenmekle beraber inanmıştı.

Şu an yatağa oturmuş Alfa'yı beklerken stresten bacaklarını sallıyordu. Ne kadar Jungkook'a güvense bile Alexander'in dedikleri ikide bir aklına geliyordu.

"Of! Biraz daha saçmala istersen Jimin! Adam onca söz verdi, güvence verdi. Sadece onunla dans ettim diye çocuk gibi mutlu olan birisine yakıştırdığım şeylere bak! Aptal kafam!"

Alfa'ya kısa sürede güvenme sebebi neydi?

Kendisi bu soruya katiyen cevap veremezdi. Vermekle de uğraşmak istemiyordu.

Sadece kalbinin tam ortasında başlayan sıcaklık hissi vücudunu rahatlatıyordu işte.

Beraber dans ettikleri aklına geldiğinde istemsizce dudakları gerildi. Alfa'nın elleri arasında kaybolan elleri, iri bedenine hapsolan minik vücudu, dansın sonunda yapılı vücuttaki göğse konan başı.

Her bir detayı onun utanmasına sebep oluyordu. Çünkü, Jungkook defalarca kez ona teşekkür etmişti. Açıkçası utanmasına sebep olan asıl şey Kralın ona cilveyle teşekkürüydü.

Sonunda kendini dizginlediğinde kapı iki kez tıklatıldıktan sonra açıldığında anında ayağa kalmıştı. Alfa kızarmış yanakları, gülen gözleriyle ona adımladığında nefesini tuttu.

Omega'nın bakışları tüm odayı turladığında artık yanı başında hissettiği bedenle başını yukarı kaldırma gereği duydu. Ona gülümseyerek bakan Krala aynı şekilde karşılık verdi.

Bu minik ama güzel tebessümün Jungkook'un kalbinde yeşerttiği umut tohumlarından haberdar olsa gülmez. Alfa'nın yüreğindeki hoş sızı bile çok incitiyor onun tüm bedenini. Ancak Güzel Papatya için her şeye değer...

"Çok güzelsin Jimin"

Dudaklarından dökülen üç kelime kızarması için yetmişti. Alexander hep ona güzel olduğunu söylerdi. Ama hiç böylesine heyecan yapmaz veya utanmazdı.

Neredeyse eliyle dudaklarını kapayarak kıkırdayacaktı. Son anda kendine engel olarak "Teşekkür ederim Jeongguk, gözlerinin güzelliği" demişti.

Alfa'nın hiçbir şeyi umursamayıp yerde tepinmek istediği bir andı. Fakat kendini dizginlenmeyi başardı. Titreyen elleriyle zarif bileğe uzandığında gözleriyle Omega'nın yüz ifadesini takip ediyordu. Korkmasını istemiyordu.

Kavradığı eli dudaklarına yaklaştırıp Ay simgesine öpücük kondurdu zarifçe. Şimdi Jimin umut ediyordu ki, Jungkook kalbinin sesini duymuyordu.

"Havalar soğudu. Elbisen çok açıktı. Umarım bu yüzden hasta olmazsın. Vücudun çok narin. Hekimle bizzat kendim konuşacağım, gerekli çaylar hazır etsin"

Yapılı eller çıplak omuzlara konmak istedi. Lakin rahatsız edeceğini düşündüğü için elleri havada kaldı, ardından utangaç edada kendi ensesini kaşıdı.

Jimin ise gözlerini büyütmüş "Ah, Jeonggukie endişe etme lütfen. Bugün hava oldukça hoştu. Boşu boşuna insanları meşgul etmeyelim" dediğinde kaşlarını çatan Alfa bir adım da atarak dibine girmişti.

Üzerine eğildiği Omega'ya gözlerini kısıp bakarken işaret parmağıyla burnuna dokunmuştu. Kızgın edada "Güzel Papatya söz konusu sensen eğer hiçbir şey boşu boşuna değil" demişti.