Bereli /bxb ✅✔️

29.

Siz hâlâ beni takip etmiyorsunuz 😭 üşenirsiniz diye şuraya etiket atayım Sirdav

*****

Berkan

Resmen ikisinin arasında kaldığım zaman Kubilay kızarmış bir şekilde eğilip yere döktüklerini toplamaya başlamıştı.

İkra komutana ise durumu kurtarmaya çalışacağım sırada ikra elini kaldırıp, "Tek kelime etme Berkan." diyerek yanımızdan çekip hızlı adımlarla gitmişti, arkasından bakıp sıkıntı ile iç çekmiştim.

Ben sadece o an ne yapacağımı bilemeyerek Seçkin'i görmemesi için yapmıştım ve sanırım bundan sonra adım tacizciye çıkacaktı ve İkra komutan ile sanırım aram epey bir bozulacaktı.

"Kubilay." dudaklarımı silerek Kubilaya yaklaştığım sırada Kubilay panik ile ayağa kalkıp bana bakmıştı.

Ona daha dikkatli incelediğim zaman, Kubilay beni yok sayar gibi elindeki tepsi ile beraber çöpleri kenarda duran çöp kutusuna atmıştı.

Şu an ne demem gerektiğini ciddi anlamda bilmiyordum ve durumu nasıl açıklayacağım konusunda beynim tam anlamı ile durmuş gibi hissediyordum.

Kubilay, derin bir nefes aldığında geniş omuzları aşağı yukarı hareket etmişti, tekrar bana döndüğü sırada ona doğru bir adım attığımda kendisini geriye çekip elini kaldırıp gülümsemeye çalışmıştı ama yüzünden ne kadar iğrendiği belli oluyordu.

Anlaşılan homofobik biriydi ama komutanı olduğum için de bir tarafları kısacası yemiyordu itin.

"Komutanım bu beni ilgilendirmez, sizin kendi özel yaşamınız izninizle ben ailemin yanına geçeyim." Kubilay gideceği sırada kolundan tutup kendime çektiğim zaman birden bire bedeni göğsüme, kafası da omzuma sert bir biçimde çarptığı zaman gelen acı dalgası ile dişlerimi sıkmıştım.

" Komutan-şey... " Kubilayın titreyen sesini fark etsem de şu an acıdan bir şey diyemiyordum canım acıyordu ulan.

"Kubilay, gördüklerini bir başkasına yumurtlarsan senin kafanı bu sefer cidden kırarım ve cehennemin olurum." Dişlerimi sıka sıka konuştuğum sırada kendisini geriye çekmeye çalışmıştı.

-İkinizin iğrençliği beni ilgilendirmez zaten komutanım, ne o mide bulandırıcı sahneyi bir daha görmek isterim ne de ağzıma sakız ederim, kendi günahınız." Kolumun altından çıkmak için kendini geri çekmeye çalıştıkça belinden daha sıkı tutmaya başlamıştım.

Ağzımı açıp konuşacağım sırada" Kubilayyy" diyerek arkadan kadın sesi geldiği zaman Kubilayı bırakıp kendimi geri çekmiştim.

Bugün kendimi oldukça zorlamıştım ve sonum hastanede bitmese şükür edecektim.

-Anne, korkuttun.

Kubilay bir suç işlemiş gibi üstünü başını düzeltip kadına döndüğü zaman kadının direkt olarak radarına ben girmiştim.

"Anne hadi gidelim, babam merak eder." Kubilay kadını götürmeye çalışırken kadın bakışlarını benden çekmeden gülümsemişti.

"Merhaba efendim." Kadına gülümseyip baş selamı verdiğim zaman Kadının gülümsemesi daha çok büyümüştü.

-Merhaba oğlum, sen kimsin? Kubilayın arkadaşı mısın? Pek de tatlı minnoş bir şeysin.

Kubilay'a baktığım zaman bana iğrenç dolu bakışlar atmak ile meşguldü ve şu an cidden onu dövmek istiyordum.

"Kubilay'ın komutanıyım efendim, teşekkür ederim." Kadın yanıma yaklaşıp birden bire bana bütün gücü ile sarıldığında şaşırmıştım.