41.

8.9K 596 128
                                    

İkra

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

*****Asaf

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

*****
Asaf

Doktor arkadaşım, kışlaya gelmeyi kabul ettiği zaman ona ne kadar teşekkür etsem azdı ve İkra için bu meseleyi de halletmem gerekiyordu.

O itin benim minik bebeğime ne yaptığını ciddi ciddi anlasam da bunu dile getirecek doğru kelimeleri maalesef bulamamıştım ve İkra'nın kendini daha fazla kötü hissetmesini istemiyordum.

Elim kolum bağlı durmaktan nefret ediyordum çünkü bu olaya ben dahil bizim tim katılırsa o adamın neler yapabileceğini tahmin bile edemezdik.

İkra'nın babası dokunulmaz bir milletvekiliydi ve o it de en yakın arkadaşı oluyordu, arkası bayağı sağlamdı ve anlayacağınız her taraftan elim kolum bağlanıyordu.

"Oğlum sana diyorum, arkadaşının nesi var?" Ateş Civan (Doktor), beni dürtükleyip konuştuğu zaman daldığım düşüncelerden çıkıp salak salak yüzüne bakmıştım.

Ona ne diyeceğimi nasıl anlatacağımı kestiremiyordum...

"Şey..." Utangaç bir şekilde konuşacağım sırada karşımdaki odadan gülerek o itin çıktığını gördüğüm an kaşlarım çatılmıştı.

Bir mahlukat nasıl bu kadar iğrenç olabilirdi ki? Nasıl bu kadar keyfi yerinde olabilirdi?

"Ateş sen benim odama git ben birazdan geliyorum, arkadaşım orada yatıyor sen onu muayene edince daha iyi anlarsın. Benim az biraz işim var kardeşim." Ateş'in omzuna vurup komutanıma doğru ilerlerken bir yandan da gömleğimin kollarını katlıyordum.

Birazdan merdivenlerden düşmek neymiş görecekti ve şu saatten sonra bana ne yapacağı gram umrumda değildi.

****

İkra

Birinin beni dürtüklemesi ile başımdaki yorganı daha çok yüzüme çekerken başımda dikilen şahıs pes etmemiş bu sefer yorganı üzerimden çekip almıştı.

"Ulan sana beni rahat bırakmanı söylemedim mi ben, Asaf!" Tek gözümü açıp bağırdığım zaman hastanede gördüğüm doktor ile göz göze gelmiştim.

"Ben Asaf değilim." Doktor beni baştan aşağı süzerken bakışları boynumda durduğu zaman kafamı daha çok yastığa gömüp ona arkamı dönmüştüm.

-Neyin var? Berbat gözüküyorsun.

Doktor yatağa eğilip nefesini kulaklarıma vererek konuştuğu zaman gelen sıcaklıkla bacaklarımı kendime doğru çekip daha çok kafamı  eğmiştim.

Sadece yalnız kalmaya ihtiyacım vardı ve yanımda en son isteyeceğim bu adam bile değildi.

"Bir şeyim yok, merdivenden düştüm sadece, biraz dinlenirsem iyi olacağım. Boşuna zahmet etmişsiniz." Yorganı almaya çalışırken Doktor elimi tutup dikkatini ona vermemi sağladığında kafamı kaldırıp yüzüne doğru bakmıştım.

Yüzü oldukça yakınımda duruyordu ve kirpikleri de dikkatimi çekecek uzunluktaydı.

İçimi garip bir his doldururken elimi, ellerinin arasından çekmeye çalışıp kafamı tekrar yastığa gömmüştüm.

Şu saatten sonra başıma iş almak istemiyordum.

"Merdivenlerden düşmemişsin, tacize mi uğradın?" Ellerimi daha sıkı tutmaya başladığında duyduğum şey ile içim acımaya başlamıştı ve ben farkında olmadan doktorun ellerini sıkmıştım.

"İkra Bey... Bakın biliyorum çok zor ama..." Doktorun sesi sonlara doğru kısalırken kendimi şu an buradan soyutlamak adına gözlerimi kapatmıştım.

Yeterince rezil olmuştum...

"Sizi tam olarak anlamam mümkün değil ama izin verin sizi muayene edeyim ve acılarınızı hafifleteyim, bu olan şeyler aramızda kalacak söz veriyorum." Doktor, ellerimi daha sıkı tutmaya başladığında sıkıntı ile iç çekmiştim.

"İstemiyorum, ağrı kesici aldım zaten geçer birazdan ilk defa olan bir şey değil." dediğim şey ile anında dilimi ısırırken iş işten çoktan geçmişti.

Gözlerimi açıp kafamı ona çevirdiğim zaman bana şefkat dolu bakışları ile karşılaşmıştım.

Acıyan bakışları yoktu ve bu beni mutlu etmişti...

****

Bereli /bxb ✅✔️Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin