Yeşilin Siyahı 15. Bölüm

10.8K 556 18
                                    

Dudaklarımdan kaçan küfürlere hakim olamadım, ben var ya neyse...

Nur'un kafam sert bir şekilde vurmasıyla birlikte sinirle ona döndüm," O şom ağzını açma dedim hayıra aç dedim ama nerede!" büyük yuvarlak gözlerinde bir an alev çıkacak sandım.

" Sadece buna sinirlendiğine emin misin Nur? " kafam gerçekten acımıştı ve her seferinde bunu yapa yapa bokunu çıkarmışlardı. Can konusunda sinirli olduğun yemin edebilirim ama ispatlayamam.

" Ne kastediyorsun Gece açık konuş. " eski soğuk nevale haline geri dönmüştü sesi buz gibiydi. Şaşırdık mı asla?

" Boşver , bana vurmaktan vazgeçin sadece size afiyet olsun. " diyerek hışımla kalktım.

Esra'nın  uzaylı görmüş bakışları yok sayıp odama kadar ilerledim.. Kapıyı açıp " anneni almaya giderken çağırırsın." ddiyerek sertçe kapıyı kapatıp kitledim. Sinirden neredeyse ağlayacak duruma gelmiştim her seferinde böyle oluyordu. 

Telefonum titremesiyle burnumu çektim Ukala Yarım arıyor... yazısıyla karşılaştım reddettim. Hemen " Çok uykum var , sonra konuşalım?" Yazmıştım şuan kimseyle uğraşacak durumda değildim. Kapıyı tıklayışından Esra olduğunu anlamıştım onun gibi kibar olmayı istesem de bir türlü olmadım elimle gözyaşlarımı sildim ne ara bu kadar ağladım hiç bir fikrim yok.

" Şimdi mi gidiyoruz ?" Dedim sesimin normal çıkmasını dua ederek, " Hayır canım benim , sen iyi misin ?" Endişeli olduğu sesine o kadar yansıyordu ki ..

" Çok iyiyim sadece dinleyeceğim giderken uyandır." dediğini dinlemeden ince yorganımı kafama kadar çektim.

Yorganı çekmekle uyuyabilse insan keşke. Yok gelmiyor uyku falan bir gram yok ama sorsanız yorgunluktan ölüyorum. Yorganı tekmeleyerek üzerimden attım camı açtığımda ezan sesi kulaklarıma ulaştı yatsı olmuştu ve ben açlıktan uyuyamıyordum. Ama burnumun dikine gitmiştim yemeyecektim, hanımefendi Can'dan hoşlandı diye bana kızsın ! Ah hadi ama ! Saçlarımı sinirle yanıma aldım aklıma geldikçe sinirleniyordum. Nur'un bana tutumu yine değişmişti bu sinir krizi için idealdi. Çalan telefonu kim olduğuna bakmadan açtım

" Ne var! " sesim biraz sertti- tamam baya sertti-

"Yanlış bir zamanda mi  aradım Efser?" dedi bu Deniz'di avuç içimle alnıma vurdum mal Efser mal diye saydırdım  kendime. Yılın en rezil insanı ödülün sahibi Efser Gece Şen!

" Özür dilerim iyi değildim bakmadan açtım.  " derin bir nefes verdim çoktan sakinleşmiştim Deniz'in sesi beni sakinleştirmişti. Nefes alıp verişi bile beni daha normal biri yapıyordu, sesinde papatya çayı etkisi vardı, kesinlikle yoksa neden hemen sakinleştim..

" Gelmemi ister misin ? Sizin o taraftayım zaten." dediğinde tırnaklarımı kemirmeye başladım bir kötü huyumda buydu işte tırnak kemirmek.

" Yok yok canım zaten gece yarısı terminale gideceğiz." Bunu neden onunla paylaştığım hakkında hiçbir fikrim yok..

" Ne işiniz var gecenin o saatinde? " dediğinde telefonu kulağımdan çekip kaşlarımı atarak baktım sonra tekrar kulağıma koydum . Bu çocuk benim fabrika ayarlarımı çoktan bozmuştu.

" Yani orası o saatte biraz tekin değil ondan dedim yani şey o yüzden" dediğinde kıkırdadım şu an benim bildiğim Deniz çoktan kızarmıştı, eminim o haliyle tatlılıktan ölüyordur. ah keşke görsem, o kızarmış yanaklarını avuçlasam öp- ups! hayallerim başka yerlere kayıyor..

" Esra'nin annesi geldi onu alacağız." dedim gülmemek için dudaklarımı birbirine bastırdım.

" Bende geleyim sizin kapının orda olurum 12 gibi görüşürüz." derin bir soluk verdi, Gelir miyim diye sormadan direk emri baki yaparak geliyordu, aslında hoşum gitmişti.. Yanımda olması hoşuma gidiyordu. " Görüşürüz " dediğimde telefonu kapatmasını bekledim ama arkada kahkaha tufanı koptu yaptığım çok terbiyesiz bir şeydi ve şuanda terbiyesiz bir kızdım. " Sizin taraftayım nedir daha evdesin aq insan atar da bu kadar atmaz. " yine bir kahkaha sesi bu Can'dı hayvan gibi kükremesinden belliydi. " Şey yani ben yani o yüzden nedir abi " ardından kahkaha atmıştı. Bu da Tunç'du zavallının üstüne nasılda gidiyorlardı. Anlamasınlar diye zorla kapattım bana kalsa sabaha kadar onları dinleyebilirdim ama sonunda yakalanmak vardı işte.  Telefonu kapatır kapatmaz yatağa uzandım ağzımı yastığa koyarak kahkaha attım onun da bana karşı duyguları vardı tam emin değildim ağzından duyana kadar emin olmayacaktım. Tamam dengesizlik yapıp beni habersiz bırakıyordu böyle zamanlar tam bir hödüktü. Nasıl kahkaha attıysam Esra kapıyı " Efser ! Bebeğim iyi misin ? Rüyamı gördün Efser aç kapıyı lan ! " kapının kilidini açınca gözlerim gülmekten yaş gelmişti " İyi misin ? Noldu lan ? " hala gülüyordum onun tipi şuan o kadar komik geliyordu ki.. " Şey hahaahah şey ahhaahah.. " gülme krizine girmiş bulunmaktaydım evet gülme krizine girince her boka gülüyordum ismimi söyleseler gülerdim
" Manyak ya gel elini yüzünü yıkayalım. " oda benimle sırıtıyordu kapıdan çıkarınca Nur somurtarak bana baktı bu daha da kahkaha atmama neden oldu bana malmışım gibi bakması güldürmemi körükledi Esra'da bana bakıp 'ya sabır' çekip gülüyordu yüzümü yıkayana kadar kendime gelemedim havluylu alıp kanepeye oturup bağdaş kurdum.
" Kıpkırımızı oldun lan neye güldün bu kadar ? " Benim yanıma oturup köylü oturuşu yaptı , elini diz kapağında birleştirdi gözlerini bana dikti şuan çok güzel gözüküyordu.
" Allah aşkına gülmekten karnıma ağrı girdi anlatamam şimdi." elimle kendime rüzgar yaptım saçlarımı arkaya attım.

BAĞIMLI - Yeşilin Siyahı I (Serinin İlk Kitabı)Where stories live. Discover now