10

1.5K 85 117
                                    

Nagi, Reo'nun üstünde kıpırdanmasından dolayı homurdanarak gözlerini aralarken kollarını durması için sıkılaştırmıştı. ''Uyumaya çalışıyorum.'' Reo, dirseklerini göğsüne koyup yüzüne baktı. ''Yapışmışsın bana koala gibi.'' Nagi, sırıtırken belinden tutup yanına yatırdı. Ona dönerek bir elini kafasının altına koyup onu izlemeye başladı. 

''Hoşuna gitmeseydi kurtulmak için her şeyi yapardın.'' elini saç tutamlarına götürüp parmağına doladı ve derin bir nefes alarak mor gözleri izledi. ''Benden kaçma artık.'' 

Reo, yanağını dişleyip bakışlarını kaçırdı. ''Seni tanımıyorum bile. Kaçmamam için bir neden yok.'' Nagi, yanağına eğilip nefesini üfledi. Bu Reo'nun gülmesine neden olurken elini uzatıp ince kemikli parmaklara kenetledi. ''Zamanla tanıyacaksın.'' Reo'nun bakışları tekrar onu bulurken yüzü ifadesizdi. 

''Ya istemiyorsam?'' Nagi'nin bakışları keskinleşirken yavaşça yüzünü Reo'nun yüzüne yaklaştırdı ve dudaklarının arasında birkaç santim kala durdu. ''Beni istemiyorsan itebilirsin.'' dudaklarını, öpmek için delirdiği dudaklara değdirirken istemsiz gözleri kapandı. ''Seni öpmek istiyorum.'' Reo'dan herhangi bir cevap gelmezken yavaşça dudaklarının aralandığını hissetti. 

Bu onu kabul ettiğine dair bir cevap niteliğindeydi. Yavaşça araladığı dudakları, dudaklarının arasına alırken vücudunun alev alev yandığını hissetti. Alt dudağını ağır hareketlerle emerken Reo'nun dilini hissedip diliyle karşılık verdi. Öpüşme bir anda derinleşirken pozisyonları değiştirip Reo'yu kucağına alıp doğruldu. 

Bir eliyle sırtından onu desteklerken diğer eliyle saçlarını okşayarak kendine bastırıyordu. Reo'nun elleri çenesini kavramış sıkı sıkı tutunuyordu ona. Nagi, birkaç saniyenin ardından dudaklarını ayırıp çenesini öptü. Çenesinden aşağı inerek boynunu hafifçe ısırdı. Bu Reo'nun inlemesine neden olurken ısırdığı yeri vakumlamak istermiş gibi emiyordu. 

Saçındaki eli göğsüne getirip kıyafetin üstünden okşadı. Reo'nun sessiz kalmasından cesaret alıp elini kıyafetinin içine sokup çıplak ve alev gibi yanan tenine dokundu. Parmakları göğüs uçlarını bulurken güçlü bir inilti kazanmıştı. Nagi, bu duruma gülümseyip göğüş uçlarını yuvarlayıp sıktırdı. Reo'nun kalçası ona sürtünürken bu sefer inleyen taraf Nagi olmuştu. 

Kıyafeti yukarı doğru çekiştirip kafasını göğsüne dokundurdu. Kıyafet kafasını örterken Reo kıyafeti kafasından aşağı doğru çekiştirip tamamen gizlenmesini sağladı. Sadece inlemelerin olduğu, iki tarafında konuşmaya ihtiyaç duymadığı zevk dolu bir anı paylaşıyorlardı. 

Dili göğüs ucuna sürterken Reo'nun başı arkaya düştü ve vücudu seğirdi. Hassas diye düşündü. Birkaç dil darbesinin ardından göğüs ucunu dişlerinin arasında hafifçe çiğnedi ve öpücüklere boğdu. Reo'nun elleri Nagi'nin kafasına sıkıca sarılmış onu kendine bastırıyordu. İki göğsüne de aynılarını tekrarladıktan sonra kafasını kıyafetten çıkartıp Reo'ya baktı. 

Reo'nun kızarmış yanakları ve zevkten dolayı baygın olan bakışları onu daha da azdırırken tek hamlede altına alıp üstüne uzandı. Elini pantolonunun düğmelerine götürüp çözdü ve dizlerinden aşağı çekiştirip çıkardı. Eli iç çamaşırına kayıp sertleşmiş ve seğiren penisine dokundu. Avuçlarının arasında nabız gibi atan penisi birkaç kez sıvazladı. 

İç çamaşırı da vücudundan ayrılıp giderken alt tarafı tamamen çıplaktı. Bu Reo'yu utandırırken bakışlarını başka yöne çevirdi. Nagi, dudağını dişleyip eliyle çenesinden tutup ona bakmasını sağladı. ''Gözlerin sadece beni görsün.'' bacaklarından tutup ayırdı ve önündeki tapılası manzarayı izledi. ''Çoktan ıslanmışsın ıslatmama gerek kalmamış.'' parmağı deliğe ulaşıp girişini okşarken Reo, kısık kısık nefesler alıyordu. 

Revenge || Nagireo OmegaverseHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin