15

1.1K 69 92
                                    

''Ne yapabileceğimi görmek ister misin?'' diye sordu meydan okurcasına. Reo'nun onu reddetmeyeceğinden emindi ve bu yüzden onunla uğraşmak istiyordu. ''Aklın fikrin sekste. Git ilk önce sevgilinden ayrıl.'' Reo, onu göğsündeki parmaklarla ittirip arkasını döndü. Nagi, gözlerini devirip arkasına yaklaştı ve sertliğini kalçasına bastırdı. ''Yatağımda sen varken nasıl aklım sekste olmasın?'' elini uzatıp Reo'nun pijama altına soktu. ''Rahat dursana.'' eli kasıklarını okşarken mırıldandı. ''Durdursana.'' elini penisine kaydırırken yüzünü sırtına dayadı. ''Sevgilinden ayrılana kadar seninle sevişmeyeceğim Nagi.'' Nagi, kıkırdayıp sırtını öptü. ''Yani bu ayrıldıktan sonra benimle sevişeceğin anlamına mı geliyor?'' Reo, Nagi'nin elini tutup dışarı çıkarttı. 

''Hayır o anlama gelmiyor. Sevişmek istersem gidip başkasıyla sevişirim sana mı kaldım ben?'' Nagi, yatakta doğrulup Reo'ya baktı. ''Gidip denesene. O düzüştüğün herife neler yapacağımı tahmin bile edemezsin.'' Reo, ona göz devirip beline inen yorganı kafasına çekiştirdi. ''İsagi ile yatıp kalkan sen değilmişsin gibi konuşma Nagi. Karışma benim hayatıma, kiminle yatıp kalktığım seni ilgilendirmez.'' 

''Omega olduğunu bile gizlerken nasıl başkasıyla ilişkiye gireceksin? Alfacılık mı oynayacaksın yoksa?'' Reo, onu takmadan kafasını daha da yastığa bastırdı. ''Bir Omega ile sevişip zevk alacağını mı düşünüyorsun? Kimse sana benim hissettirdiklerimi hissettiremez.'' Reo, sabır dilercesine nefes alıp verdi. ''Kapa çeneni Nagi, sinirimi bozuyorsun.'' 

''Sinirin bozulursa ne olur?'' kafasını Reo'ya eğip boynuna dilini değdirdi. ''Evet seni bekliyorum.'' hadi artık bırak kendini. Reo, Nagi'yi ittirip yataktan kalktı ve yastığını alıp koltuğa doğru yürümeye başladı. ''Kafamı siktin gece gece.'' diye mırıldanıp koltuğa uzandı. 

''Ama dışarıda yağmur yağıyor tek başına korkarsın.'' Reo, ona orta parmak çekip arkasını döndü. ''İnan şuan yağmur bile senden daha katlanılabilir.'' Nagi, hayal kırıklığının verdiği üzüntüyle kendini yatağa bıraktı. Reo'nun sinirlenip üstüne atlamasını beklerken o yataktan gitmişti. 

Birkaç dakika sonra Nagi, tekrar Reo'ya seslendi. ''Reo... özledim ben seni gelsene yanıma.'' Reo, çığlık atıp yastığı kafasının altından çekerek yüzüne bastırdı. ''Alfa falan dinlemeyeceğim sikeceğim o götünü Nagi. Sus artık sus!'' 

''Yanıma geleceksen götümden vazgeçebilirim bir seferliğine.'' Reo, ona dönüp ciddi misin? der gibi baktı. ''Yok ben bu evde rahatça uyuyamayacağım.'' koltuktan kalkıp dış kapıya ilerlerken Nagi, yataktan fırlayıp bir anda kapının önüne kendini siper etti. 

''Hayır çıkamazsın.'' Reo, sinirden kıpkırmızı olmuş bir şekilde omuzlarından tutup ittirdi. Nagi, bu hareketi beklemediği için yan tarafa kaymıştı. ''Nagi, git başımdan öldürürüm seni.'' kapıyı açıp dışarı adım atar atmaz vücudu yerle temasını kesmişti. ''Ya bıraksana be adam istemiyorum seni de, evini de. Sokakta yatacağım amına koyayım bırak beni.'' Nagi, kucağında Reo ile içeri girmek yerine tamamen dışarı çıkıp yağmurun altında durdu. 

''Al dışarıdayız mutlu musun?'' kendini dışarı atmaya çalışırken hiç dikkat etmemişti ama yağmur deli gibi yağıyordu. ''Sen de gidersen olacağım.'' Nagi'nin saçlarının ucundan damlayan yağmur damlaları Reo'nun yüzüne düşerken gözlerini kırpıştırdı. Sadece yağmurda ıslandı ama neden bu kadar seksi gözüküyor?

''Yere indir beni.'' 

''Hayır.''

''Ağlayacağım şimdi. Bıraksana beni.'' Reo'nun yüzü ağlamaklı bir ifade alırken Nagi, onun küçük bir çocuk gibi gözüktüğünü düşünüp gülmeye başladı. ''Ben ağlayacağım diyorum adam gülüyor.'' 

''Çok şirinsin.''

''Ha?'' Reo'nun dudakları şaşkınlıkla aralanmıştı. Nagi'nin bakışları dudaklarına kayarken kucağındaki vücudu daha da sıkı kavrayıp dudaklarına eğildi. Alt dudağını, dudaklarının arasına alıp emerken ellerinin arasındaki vücut çırpınarak ondan uzaklaşmaya çalıştı. 

Düzensiz hareketlerinden ve ağırlığından dolayı Nagi'nin dengesi bozulurken popo üstü çamura düştü. Ellerinin arasındaki beden ondan kurtulup çamuru umursamadan yere oturdu. ''Düzeldiğini düşündükçe bozulmaya başlıyorsun. Bir daha benim iznim olmadan beni öpmeye çalışma. Ben İsagi değilim Nagi, istediğinde düzebileceğin biri hiç değilim.''

Nagi, ona şaşkın şaşkın bakarken Reo'ya uzandı. ''Ya sikeceğim artık ama.'' Reo'yu kollarının arasına alıp sarıldı. Bu hareketi Reo'yu şaşırtmıştı. ''Kafayı mı yedin sonunda?'' 

''Şşş sana diyorum cevap versene.'' 

Nagi, yanaklarını ellerinin arasına alıp yüzüne baktı. ''Benim Omega'm olur musun?'' Reo, öküzün trene baktığı gibi baktı bir süre Nagi'nin yüzüne. ''Ne saçmalıyorsun sen?'' 

Nagi, heyecanlı bir yüz ifadesiyle konuştu. ''Sana çıkma teklifi ediyorum.'' Reo, gözlerini devirdi. ''Senin zaten bir sevgilin var geri zekâlı herif. Hayırdır harem mi kurmayı düşünüyorsun?'' kafasını hızlıca olumsuz anlamda salladı.

''Hayır, hayır. Sadece seninle olmak istiyorum. Eğer inanmıyorsan mühürle beni, senden başkasıyla olamamamı sağla.'' 

''Sen harbiden kafayı yemişsin.'' Reo, ondan kurtulup ayağa kalktı ve içeri yürüdü. Kısa süredir tanıdığım bir adamı kendi isteğimle mühürleyeceğimi cidden düşünmüş müydü yoksa beni mi test ediyordu? Her şekilde de kafayı yediğini düşünüyordum. Onu dinleyip mühürlesem bile benim herhangi bir kaybım olmayacaktı. Ben yine istediğimle ilişkiye girebilirdim ama Nagi, ben ölmediğim sürece asla başkasına elini süremeyecekti. 

Reo, kendini banyoya kilitleyip duşun altına girdi ve çamurlu vücudunu yıkadı. Dolaptan bulduğu bornozu üstüne giyip odaya dönerken Nagi'nin kapının önüne çökmüş oturduğunu gördü. ''Bir anlığına kendimi senin olmayı dilerken buldum. Özür dilerim, affet beni.'' Reo, önünde diz çöküp yere koyduğu elini tuttu. 

''Birbirimize aşık bile değiliz ki Nagi. Ben böyle bir sorumluluğu alamam.'' Nagi'nin yüzünde belli belirsiz bir kırgınlık oluşurken gerçeklikten uzak bir gülümseme sergiledi. ''Bir gün beni seveceğini biliyorum o yüzden seni bekleyeceğim.'' 

''Tamam.'' diye mırıldanıp ayağa kalktı ve Nagi'yi de çekip kaldırdı. ''Hadi duş al çamur içindesin.'' Nagi, uysal bir şekilde kafasını sallayıp banyoya girerken durup Reo'ya bakmadan konuştu. ''Benimle uyur musun?'' 

''Uyurum.'' 

Dakikalar sonra Nagi, başka bir bornozla odaya girip yatağa ilerlerken Reo'nun onu beklediğini gördü. Reo, kollarını açıp gülümsedi. Biraz iyi davranırsam bir şey kaybetmem sonuçta. Nagi, şaşırsa da bir şey demeden yorganın içine girip onu bekleyen kolların arasına kaydı ve kafasını boyun girintisine gömdü. Reo, ellerini ona sararken istemsiz bir şekilde saçlarını öpmüştü. 

''Rüyanda beni gör Reo.'' 

''Sen de beni göreceksen olur.''

***

İnişli çıkışlı garip bir ilişki dönüyor aralarında ama hoşuma gitmiyor değil. Hiçbir şeyden haberi olmayan İsagi'ye hepimiz üzülüyoruz ama onun için planlarım var merak etmeyin. 

Revenge || Nagireo OmegaverseWhere stories live. Discover now