9. Bölüm ÇIKMAZ SOKAK

483 36 6
                                    

Bir süre sonra bir otel odasında kendine geldi. Başı ağrıyor gözlerini açamıyordu. Hava aydınlanmış karşıdaki kanepede birini görüyor ama seçemiyordu.

Yusuf seslendi :

-Uyandın mı? Daha iyi misin?

Yusuf'un sesini duyar duymaz sıçradı. Yatakta bir kenara toparlandı.

-Senin... Senin ne işin var?

-Sana söylemiştim. Seni duyuyor olacağım demiştim. Sen terminalde beklerken bende yanındaydım. Aynı uçakta birlikte geldik.

-Birde peşimden geldin öyle mi?

-Önce abine gideceksin sandım. Ama sonra koşa koşa Mehmet'e gittiğini anladım. Gittin... gittin de ne oldu?

-Anlattım herşeyi senin istediğinde bu değil miydi?

Ellerini cebine soktu. Deniz'e doğru eğilip:

-Yalan söyleme. Ordaydım. O kapının arkasındaydım. Seni dinlemedi bile. Hakaretler etti sana.

-Suuus...Uzaklaş benden... Sanki senin ondan kalır bir yanın var. Sende aynı şeyi yaptın. Beni ailemle tehdit ettin. Mahvettin beni. Belki sende Mehmet gibi düşünüyorsundur ne dersin? Belki ben sandığın kadar temiz değilimdir?

-Saçmalama. Zil zurna sarhoştum belki ama ben senin ilk benim olduğunu bana ait olduğunu biliyorum.

Midesi bulandı bir an Deniz'in ayağa fırladı. Yusuf'un omzuna vurdu yolundan çekilmesi için.

-Ben kimseye ait değilim. Hele sana hiç.

Koşarak banyoya gidip midesini boşalttı.

Döndüğünde Yusuf'un gömleğinin kan olduğunu gördü.

-Yaran kanamış. Geberip gitmek istemiyorsan git bak.

-Gebermemi istemiyor musun zaten?

Gömleğini çıkarıp aynada yarasına baktı. Acilen pansuman edilmesi gerekiyordu. Artık sızısı dayanılmaz hale gelmişti.

- Hadi hazırlan çıkalım. Genç yaşta dul bırakmak istemiyorum seni. Bir hastaneye gitmemiz lazım.

-Merak etme kötüye birşey olmaz deyip çantasını alıp odadan çıktı.

Deniz'in gözlerinde en ufak bir merhamet göremiyordu. Görebildiği tek şey nefret ve öfkeydi.

Önce bir hastaneye uğradılar. Yusuf'un yarası ilaçları düzgün kullanmadığı için enfeksiyon kapmıştı.

Pansumanı bitince gömleğini giyerken

-Hemşire hanım rica etsem eşiminde ellerine ve boynuna pansuman yapar mısınız?

Deniz eşim dediğinde çılgına döndü.

-Gerek yok dedi.

Hemşire uzaklaşınca "bana bir daha eşim dersen omzundaki yarayı tırnaklarımla söker alırım" dedi.

-Allah'ın huzurunda eşim değil misin?

-Değilim ya ben senin hiç bir şeyin değilim.

-Hadi pansuman ettir şu yaralarını. İz kalacak yoksa. Hemşire yapmazsa elini ayağını bağlayıp ben yapmak zorunda kalırım.

-Hele bir dene. Kolunu kanadını bak nasıl kırıyorum.

Odadan çıkan hemşireye tekrar seslendi:

"Hemşire hanım. Eşim fikrini değiştirdi. Pansumanını yaptıracak" deyip odadan çıktı. Kapının önünde bekliyorum.

BİR GARİP ÇALIKUŞUHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin