11. BÖLÜM DAVETSİZ MİSAFİR

417 34 10
                                    

Yusuf Samsun'da kaldıkları otelin havuz başını söz yemeği için ayırttı. Deniz istemesede en azından Deniz'in ailesi ve kendi ailesi için unutulmaz kılmak istiyordu bu geceyi.

Otelin organizasyonuyla anlaşıp herşeyin sade ama kusursuz olmasını istedi. Hazırlıklar bitince Dizdar'la kontrole indiler.

 Hazırlıklar bitince Dizdar'la kontrole indiler

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Dizdar'a dönüp:

-Belki Deniz'inde hoşuna gider ne dersin? Çok güzel olmamış mı?

-Ben kız olsam çok hoşuma giderdi. Ama söz konusu Deniz olunca kestirmek zor dedi gülerek.

-Aga sen böyle moral bozan bir adam değildin. Senden önce evleniyorum diye kıskanıyor musun? bir kıskançlık kokusu alıyorum havada dedi.

Sonra Deniz'in yolda geliyor olduğunu düşününce gözlerini kapadı. Tertemiz deniz havasını içine çekti.

-Deniz'im gibi memleketide güzel di mi aga?

-Güzel memleket ya. Bir yanı yeşil bir yani mavi huzur veriyor insana.

-Huzur deyince orda dur aga. Deniz nerde bana huzur orda. Yanımda olsa... sadece mavi mavi baksa hangi memlekette olduğumun bir önemi kalmaz dedi iç çekerek.

Zelal Hanım ve kızları tüm ihtişamıyla havuz başına inince mekanın şıklığı daha bir  tamamlanır gibi oldu.

Birazdan Deniz'in amcası ,yengesi, annesi ve babası önde Devrim ve Miray ardında en arkadada Deniz mekana girdi. Deniz'i maviler içinde görünce nefesi kesilir gibi oldu Yusuf'un.

Sanki başka kimse yokmuşcasına koşup Deniz'e gitmek istedi.Amcası seslenince afalladı:

-Yusuf uyuma oğlum  Hoş geldin desene misafirlerimize.

Deniz hariç Yusuf'un bu haline herkes güldü.

Tüm aileye hoş geldin deyip yerlerini gösterince Deniz'e doğru yürüdü.

Elini uzatıp "hoş geldin" dedi.

Deniz tedirgin abisine doğru baktı. Sanki Devrim her halini inceliyor bir tepki vermesini bekliyordu.

Parmaklarını uzattı zoraki gülümseyerek sonra Yusuf'un parmak uçlarından tutup masaya yürümeye başladı.

Yusuf'un kalbi Deniz'e dokunabilmenin sevinciyle yanıp tutuşurken Deniz'in acıdan kalbi dağlanıyor sanki o geceyi tekrar yaşıyordu.

Masaya oturur oturmaz elini çekti. Yine aynı o gece hissettiği kirlilik duygusuna kapıldı.

Zübeyde hanım:

-Ne zahmetler etmişsiniz böyle Yusuf oğlum?

-Beğenmenize çok sevindim. Deniz'e ufak bir sürpriz yapmak istedim. Umarım oda beğenmiştir dedi.

Yalan söylemekten nefret eden Deniz'in hayatı Yusuf'u tanıdığı ilk günden beri yalan dolandan ibaret olmuştu.

Yine o sahte gülümsemesini yüzüne yerleştirip:

BİR GARİP ÇALIKUŞUHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin