vingt-et-un

132 11 9
                                    

Günlerden salıydı, saat 5di ve ben okula gidiyordum. Aklımda arkadaşlarım vardı, birkaç gündür konuşmuyorduk, gruptan kimse yazmıyordu ve Jisoo ile konuştuğumda sesi çok durgun gelmişti. Ne olduğunu sorduğudaysa bir şey söylememişti ama ikisinin de bir karın ağrısı olduğu belliydi, Jisoo'nun Jennie'nin evine gittiği günden beri ikisinde de bir şeyler vardı.

Bu işte bir şeyler olduğu belliydi.

Ayrıca bu gün Rosé'yle ortak dersimiz vardı, dersten sonra bir yerlere gitmeyi düşünüyorduk.

Kafamdakileri düşüne düşüne okula vardım. Jisoo'nun da bu gün dersi vardı ve dersinin nerede olduğunu biliyordum bu yüzden oraya doğru gittim. Belki yüzyüze konuşsak ne olduğunu anlayabilirdim.

Jisoo'nun fakültesine geldim ve şansıma Jisoo'yu amfisine doğru yürürken gördüm.

"JISOO UNNIEEEEEE!!"

"Ayh! Nereden çıktın sen ya?"

"Ay korkuttum mu, kusura bakma unniem benim yaa~"

Güldü ve şakasına yanağımdan makas aldı.

"Ne oldu, niye geldin ki sen benim fakülteme?"

"Konuşmamız gerektiğini düşündüm, o yüzden."

"Ne konuda?"

"İkinizin bu garipliği konusunda!"

Bir süre sessizlik oldu.

"Gel istersen şuraya geçelim."

Büyük fakülte binasının bahçesine çıktık ve bir yere oturduk, onu dinlemeye başladım.

"Kafamı çok karıştıran bir şey var..."

"Nedir, ne oldu? Jennie de senin gibi, o gün bir şey mi oldu?"

"Evet, tam da ondan bahsedecektim...
Jennie beni öptü Lalisa.

Benden hoşlandığını söyledi."

"NEEEEEE!"

Bahçenin ortasında koca bir çığlık atmıştım ve şimdi herkes bana bakıyordu.

"Az sessiz ol!"

"Tamam tamam. Yani, nasıl? Kafam almıyor..."

"Ben de çok şaşırdım. İşimiz bitmiş, mutfakta oturuyorduk, sonra bir anda itiraf etti. Bana aynı gözle bakamadığını, bana aşık olduğunu falan söyledi. Şaka yapıyor sandım ama sonra beni öptü... bir anlığına kendimi kaybettim, karşılık verdim, sonra belimi sardı... kendime gelmeseydim bir hata yapabilirdik."

"OHA YUH"

"Birkaç gündür kafam çok karışık işte. O anı düşünüp duruyorum... sürekli onu düşünüyorum... delirdim galiba! Ah Lalisa, iyi değilim!"

"Tamam, sakinleş! Ben de bilmiyordum böyle olduğunu, ama kafamda her şey oturuyor şimdi...
Birkaç hafta önce cluba gittiğimiz günü hatırlıyor musun? Orada seni o kızdan kıskanmıştı, durgunlaşmıştı tüm gün... ondan sonra da ne zaman buluşsak sana aşık aşık bakıp duruyordu... AYYYYY ARKADAŞLARIM AŞIK OLMUUUUŞ"

"Lalisa, biliyorsun, severim Jennie'yi. O günden sonra ben de biraz hoşlanmaya başladım galiba ama... o benim en yakın arkadaşlarımdan biri. Sen de öylesin. Bir anlık bir hevese kapılıp arkadaşlığımızı bozmak istemiyorum..."

"Seni anlıyorum... bence ihtiyacınız olan şey zaman ve birlikte vakit geçirmek. Böylece hislerinizden de emin olmuş olursunuz ama Jennie zaten emin gibi duruyor" dedim ve gülmeye başladım. Onun da dudağının kenarında kaçamak bir gülümseme oluştuğunu gördüm.

reflections - chaelisaWhere stories live. Discover now