14

219 17 7
                                    

Hyunjin ile tanışmaları ardından Bang Chan onları bizimle yolculuğa gelmelerini davet etmişti.

Şuan arabada onlardan uzak olmak için öne oturmuştum ama sizce yolun yarısında kim şoför koltuğuna geçti? TABİİ Kİ YEONJUN!

Onu tanıdım tanıyalı arabalar hakkında çoğu şeyi biliyordu ve daha da araştırmak için can atıyordu.

"Şimdi böyle yola devam ediyoruz da, nereye gidiyorsunuz ki?" Yeonjun aynadan ortada oturan Yeji'ye göz kırptığımda içimden gözlerini oymak geçmişti ama kendimi durdurmuştum. (Yeonjun x Yeji shiplemiyorum kitapta dahi olmayacak bu ship)

Kesin şimdi buraya geldi ya, aramızdaki bütün kızlara yürüyecek.

"Aslında şehire gidecektik ama yolu bilmiyoruz. Ayrıca şehir nasıl bir yer onu bile bilmiyoruz. Doğduğumuzdan beri hepimiz kasabada yaşıyorduk." Bang chan durumu özetleyince Yeonjun bana kısa bir bakış atıp geri önüne dönmüştü.

"Eğer başından beri şehir deseydiniz şimdiye varmıştık. Hemen dönüyorum." Bunu diyip U dönüşü yaptı ve geldiğimiz yerden geri dönmeye başladık.

Ancak şuan Yeonjun'a hiç güvenemiyordum. Bizi ormanlık alana bir yere götürüp öldürmeye çalışsa hiç şaşırmazdım.

Aksine, eğer bunu yapmazsa daha çok şaşıracağım.

"Hei? Sen şehir nasıl bir yer biliyorsun? Neden sevgiline ve arkadaşlarına anlatmadın?"

"Öncelikle Yeonjun, Hyunjin benim sevgilim değil. Ayrıca siz bizim şirketi batırdığınızda çok küçüktüm ve batar batmaz küçük bir kasabaya taşındık. Şehir nasıl bir yer hatırlamıyorum bile."

"Peki öyle olsun."

(2 saat sonra)

Şehire varmıştık ve varır varmaz Yeonjun bizi (eski)şirketlerine götürmüştü. Hayret bizi ormanlık alana götürüp öldürmedi..

Ayrıca bize anlattıklarından anladığım kadarıyla Yeonjun'da deney için getirildiğinde babası annesinin gizlice Yeonjun'u verdiğini öğrenince kalp krizinden ölmüş ve Yeonjun olmadığı için şirket annesine devredilmiş.

Bu arada şirkete göz koyan bazı suikastçılarda şirketin sahibinin kadın olmasını fırsat bilip kadına suikast düzenlemişler ve annesi de ölmüş.

Şimdi ise şirketi varlıklarıyla satın alan bir adam yönetiyormuş. Suikastçılar yakın zaman önce kasten adam  öldürme suçundan idam edilmiş.

"Burdan itibaren sadece güvenlikler kaldı. Burda oturanlar için odalar var o odalardan bazıları ise boş onlara gizlice girmemiz lazım. Oradaki bilgisayarın şifresini de kırabilirsek burası hakkında daha fazla bilgi edinebiliriz."

"Sadece uyuyalım da..." dedi Jisung uykulu gözlerle. Yeonjun'a güvenemediği için arabayı yanlış sürer diye onu kontrol etmekten uykusuz kalmıştı o da.

"Ne olur ne olmaz diye dövüşme konusu Hyunjin'de arabanın arkasında konuşurken dinledim sana güvendim. Kilit açmayı Beomgyu'ya veriyorum. Geri zekalı o beceremez şimdi falan dövüşmeyi.."

Beomgyu isimli çocuk gıcık bir şekilde ağlama taklidi yaptığında yavaş yavaş merdivenlerden çıkıp odaların olduğu kata çıkmıştık.

"Beomgyu hızlı aç şu kilidi yoksa götünle kıracağım kilidi artık!" Arabada duyduğum kadarıyla ismi Kai olan çocuk sinirlenip kollarını birbirine bağlamıştı. Tam o sırada da Beomgyu kilidi açıp Yuna'dan dızladığı tel tokayı Kai'nin kafasına vurarak yamultmuştu.

"Bana yapamazsın demeden önce 2 kere düşünün sizi şerefsizler."

"Sana yapazsın diyen biri olmadı da neyse..." Chaeryeong bunu mırıldığında herkes yavaş yavaş içeri girmeye başlamışlardı.

505|Hwang HyunjinWhere stories live. Discover now