16

209 19 5
                                    

"papatya?" Dedi bir an arkamda beliren ses.

Hyunjin'in böyle demesiyle Yeonjun'da bana uzattığı elini indirip Hyunjin'e dikti gözlerini.

"Yeonjun.. bir kaç dakikalığına gidebilir misin rica etsem?

"Tamam.."

Yeonjun sonunda yanımızdan ayrıldığında Hyunjin omzumdan tutup kendisine çevirdi beni.

"Pençelerin çıkınca hemen neden yıllardır dövüşebilen biri gibi havalara girdin Hei? Bak, kolay bir iş değil. Kötülük olsun diye söylemiyorum, sana değer veriyorum ve başına bir iş açmandan çok ama çok korkuyorum."

"Seni anlıyorum Hyunjin ama ben kendime güveniyorum. Evet, belki kolay değil ama dövüşmeden nasıl alışacağım buna?"

"Dövüşme demiyorum zaten sana! Sadece bu kadar ağır şeylerle başlaman çok yanlış. Ben neredeyse orada 1 yıldır deney gördüm ama gücümü ilk kullanmaya başladığımda işin içinden nasıl çıkacağımı bilmiyordum. Oradan sağ çıkmamız şans eseriydi Hei!"

"Tamam Hyunjin, söz veriyorum, zorunda kalmadığım sürece dövüşmeyeceğim. "

"Söz mü?"

"Söz."  Koca bir gülümseme sundum Hyunjin'in yüzüne.

"Bu arada..." dedi birden "sen ne ara pençelerini gizlemeyi öğrendin?"

"Ah o şey.. bende bilmiyorum."

Küçük bir şekilde kıkırdadı.

"Şapşallıklarını özlemişim" diyip burnumu sıktı ve oradan uzaklaştı.

Bu hareketi uzun süre olduğum yerde dikilmeme neden olmuştu.

Fazla tatlıydı çünkü...

(5-6 saat sonra)

Herkesin Yeonjun'un fikrini onaylaması sonucu laboratuvara doğru yola çıkmıştık. Açıkçası biraz endişeliydim..

Laboratuvarı patlatırken çok dikkatli olmalıydık.

Aksi takdirde aramızdan biri bize veda edebilirdi..

"Ya şimdi bu işi hepimiz kabul ettik de.. ya içimizden biri ağır hasar görürse veya... Yeonjun bizi kandırırsa?" Dedi Lia Yeonjun ve Yeonjun'un arkadaşları yanımızda değilken.

Sonunda Yeonjun'a fazla güvenmemesi gerektiğini bilen biri vardı.

"Lia haklı beyler." Diye de onayladı Changbin diğerlerini(dövüşecek olanları).

"Yapacak bir şey yok." Dedi chan'da ayağa kalkarken. "Herkes toplansın, mola vakti bitti. Laboratuvara son 2 saat kaldı. Dövüşecek olanlar dinlensin, arabayı da ilk 1 saatini Yeonjun, son 1 saatini de Jisung kullanacak."

"Tamam" diye onayladık hepimiz.

(2 saat sonra)

"HADİ DURDUR ŞU LANET ARABAYI!" diye bağırdı Minho arkadan.

Jisung arabayı sürerken sürekli en kötü yollardan getirdiği için araba çok sarsılmıştı ve bu da Kai ile Beomgyu'nun neredeyse kusma derecesine getirmişti.

Sonunda araba durduğunda ikisi de ağzını tutarken kendilerini arabadan attıklarında diğerleri ile gülüyordu bu duruma.

"ÖÖÖĞĞĞĞĞĞĞ!"

"YAKLAŞMAYIN ÜZERİNİZE KUSARI- ÖĞĞK!-"

"KAİ ALLAH BELANI VERSİN"

Gülmekten yaşaran gözlerimi silip görüntüm netleştiğinde şuan Soobin'in üstüne kusan bir Kai görmeyi beklemiyordum.

505|Hwang HyunjinWhere stories live. Discover now