Ve Ben

396 20 5
                                    

Ebrar

Zeze ile konuşmanın ardından sabah güne sevgilimle başlamak iyi gelmişti. Brezilya maçı ile tekrar yerine gelen enerjim sonrası maçlarda daha aktif rol almamı sağlamıştı. Her zaman derim bu hayatta sağlam insanlar edinmişseniz eğer hayat size bir şekilde çıkar yol sağlar. Ben sorunumu halletmiştim. Sırada Hande ve Zehra ikilisi vardı. Hande'ye konuşalım dediğimde yarın konuşmamızın daha iyi olacağını söylemişti. Kabuldü. Bu haftanın son maçından önce konuşmak daha iyiydi. Psikolojik etmenler maçta hata yapmamıza, maçta yaptığımız hatalar ise bize kötü yorum getirdiği için o da psikolojimizi etkiliyordu. Sabah kahvaltıda Hande'nin Zehra'ya olan kaçamak bakışlarını yakalamış ve Zehra'nın hislerinin tek taraflı olmadığına emin olmuştum. Gerçi ben uzun zamandır aralarında bir şey seziyordum ancak yersiz yorum yapmamak için susmayı tercih etmiştim. Kahvaltıdan hemen sonra Hande'yi alıp kahve içmeye götürmüştüm. Belki konuşur diye beklemiştim ancak ağzını açmaya niyeti pek yok gibiydi. Keçi gibi inatçıydı ancak bende Ebrar Karakurt'tum. Biz 10 dakikadır bakışırken Hande artık dayanamamıştı.

-Ay Ebrar ne oldu ne dik dik bakıyorsun bana?

-Belki beni yormadan direkt kendin anlatırsın diye bekliyorum canım arkadaşım.

-Neyi?

-Zehra ile aranda olanları ve bu aralar neden moralinin bu kadar bozuk olduğunu olabilir mesela.

- Z-Zehra ile ben ne alaka şimdi ya?

-Handee, yeme beni kızım ya.

- Ya gerçekten yok bir şey yanlış yorumlamışsın.

-Handan'ım bak sen bana Mile konusunda çok destek oldun. Hatırlıyorsun değil mi? Bizi sen kendi kendine çözdün. Biz sana anlatmadan. Bende sizi görüyorum işte.

-Çok mu belli ettim ?

-Aşık aşığın halinden anlar yavrum hadi anlat bakalım.

-Bilmiyorum Ebrar. Kafam darmadağın oldu. Biliyorsun performansım yüzünden bir süredir kötü yorumlar alıyordum. Zehra da o ara hep yanımdaydı. Anlatmasam bile bana destek oluyordu. Nasıl olduğunu anlamadan kendimi ona çekilirken buldum. Yıllardır arkadaşız biz Ebrar. Sevgili yaptı tavsiye verdim ben bu kıza. Şimdi kendi duygularım yüzünden bu arkadaşlığı mahvetmek istemiyorum ancak kırdım galiba onu. Ama gerçekten kırmak istemiştim ki. Sadece kendim bile şaşırdım.

- Ya benim minik Hande'm. Neden içine attın ki bu zamana kadar?

-Ben kendime daha yeni itiraf ettim ki size nasıl anlatayım?

-Beni bilirsin Hande seni severim ve hatırı sayılır yakınlarımdansın. Zehra ile aramızda olan arkadaşlığı zaten biliyorsun. Bu tavsiyeyi ikinizi de çok iyi tanıyan biri olarak yaptığımı bil tamam mı?

- Tamam.

-O zaman şimdi git ve Zehra'ya onu sevdiğini söyle. Sana garanti veriyorum düşündüğün gibi o kötü tepkilerden birini almayacaksın.

-Sen nasıl bu kadar eminsin?

-Üzümünü ye bağını sorma cicim.

-Ya benim lafımı bana mı satıyorsun?

-Aynen öyle yapıyorum. Vakit kaybetme Hande. Git ve söyle bu kadar.

-O zaman gidiyorum ben.

-Koş, koş.

Hande hızla yanımdan kalktığında arkasından gülerek bakıyordum. Şapşal aşık olmuştu iyice. Hislerin fark edildiği ilk evrede böyle şeyler oluyordu. Bizde aynısını yaşamıştık. Yaşamıştık derken bari boşken sevgilimi arayayım. Gene ilk çalışta açmıştı telefonu. Telefonla mı yatıyor ayol bu?

FİRETempat cerita menjadi hidup. Temukan sekarang