Bazen istediğiniz şeylerin olması o kadarda iyi olmuyordu. Neyle karşılaşacağınızı bilmeden gidersiniz o heycanla hazırlandığınız yere. Birde bakmışsın beklenmedik insan hayatınızın bütün heycanı olur. Benimde hayatımın heycanı demirdi.
Şuan elleri ceplerinde gülerek bana bakıyordu. Çatılan kaşlarım onun davetsiz misafir olduğunu söylüyordu. Ama bunu pek umursamıyor gibiydi. Bir adım daha atarak çatılı kaşlarımla sokuldum dibine.
-demir?
Gözlerini önce kaşlarıma sonra yüzümün her bir yerinde gezdirdi.
-gecem?
Ne ara bu kadar yakındık bilmiyorum ama ikimizde ateşde oynuyorduk. Benimle 1aydır sanaldan başka biriymiş gibi konuşup şimdi kolay kolay karşıma geçmişti. Ahh salak gece. Neden o gün bildirmlerden anlamadın ki?
-sendin!?
Dişlerimin arasından dökülen sözler sinirlenmeme sebep oluyordu.
-bilinmeyen olarak yazan sendin.
-neden peki? Neden söylemedin ki?
Anlamaz suratla bakıyordum ona. Oda sadece gülerek bakıyordu. Ama birşey oldu. Birşey oldu ve gülen dudakları anında gülümsemesini bitirdi. Kaşlarım daha derin çatılırken aynı zamanda havalanmışdıda.
-konuşsana demir!!
Konuşmuyor sadece anlamsız gözlerle bakıyordu. Sanırım böyle bir tepki beklemiyordu. Ne bekliyorduki? Boynuna atlayıp bilinmeyenin o olduğuna sevinmememi?
-hoşuna gitmedi mi?
Sonunda konuşa bilmişti. Neden hoşuma gitsin ki? Zaten onunla haftada iki üç kez görüyorduk bir birimizi neden bilinmeyenle konuşuyordu benimle?
-gitmedi. Seninle zaten görüyorduk bir birimizi neden bilinmeyenle konuştun ki benimle? Neden yaptın yani? Şimdi aklım ne kadar karışık biliyormusun? Bilinmeyen bir numaraya karşı birşeyler hiss etmeye başlamıştım. Ve bu sana karşı birşeyler hiss etme anlamına geliyor demir.
Söylediklerim onu kırmıştı. Varsın kırsın. Ondan hoşlanamazdım. Biraz düşündüm ve bu karara geldim. Bunu abime yapamazdım. Onun arkadaşından hoşlanmak bir saçmalıktı!
-seninle bilinmeyenden konuştum evet. Çünki birgün karşına çıkarsam bana karşı bir şeyler hiss et diye. neden yani benden neden hoşlanmak istemiyorsun ki?
Gerçekten mi yani? Bizim birlikte ola bileceğimizimi düşünüyordu? İki öpüştük diye onunla sevgili olup hayatımı ona adayamazdım. Başka birisi olsa hoşlanırdım evet ama bu abimin arkadaşıydı.
-biz olamayız demir. Biz seninle farklı dünyaların insanıyız. Olmaz. Abime yapmam bunu. Abimin arkadaşından nasıl hoşlanırım? Ne kadar mantıklı ki? Abimin haberi olursa ne yapar? Büyük ihtimalle seni mezara beni eve kendisinide içeri tıkar.
Söylediğim sözler çok ağırdı farkındaydım ama olmaz yani. Beni anlamalıydı. Olmazdı. Olmamalıydı.
Yüzündeki ve içindeki burukluğu hiss ede ve göre biliyordum. Kaşlarını havaya kaldırarak ellerini ceplerinden çıkardı. Kırmıştım onu işte. Neden bu kadar ağır konuştum ki?
-tamam o zaman. Bir daha karşılaşmamak dileği ile ŞAHMELEK.
Kırgınlıkla dolu bir gülümsemeyle uzaklaştı yanımdan. Açılan kapı kapandığında kendimi boşlukta bulmuştum. Gitmişti. Onu fazlasıyla kırmış hayal kırıklığına uğratmıştım. Heycanını kesmiştim. Sevincini kursağında bırakmıştım. Ne yapmıştım ben? Az önce neden böyle düşünmüyordum?
Beynime gelen sinyalle hızlı adımlar atarak topuklularımla çıktım odadan. Oradaydı. Duvara yaslanmış sigara içiyordu. Gitmemişti. Oysa bana az önce ' bir daha karşılaşmamak dileği ile' söylemişti. Hemen dibinde biterek kızgın gözlerle baktım ona. Varsın yanalım. Eğer benimle yanmak istiyorsa varsın yanalım. Bana kendini kanıtlamalıydı. Ona güvenmem için bana kendisini kanıtlamalıydı.
Kolundan sıkıca tutarak onu geri odaya soktum. Masanın üzerinde olan sandelyeye yasladığımda çatık kaşlarla bana baktı. Ağzını açıp konuşmak istediğinde elimi ağzına götürerek ben konuşmaya başladım.
-eğer gerçekten bana karşı birşeyler hiss ediyorsan bunu bana kanıtlamalısın. Eğer gerçekten benimle yanmak istiyorsan bunu abime söylemelisin. Eğer cesaretin yoksa bir daha asla ama asla karşıma çıkma demir!
Son sözümü söylemiş oradan uzaklaşmıştım. Ne olursa olsundu artık. Umrumda değildi. Artık beni gerçekten seven birine ihtiyacım vardı. Birinin beni gerçekten korumasına yanımda olmasına gereğim vardı.
Sert topuklularım düğün salonunda şarkıya eşlik ederken sinirden köpüren bedenimi sakinleştirerek masaya geri oturdum.
Kumru bana omuzlarını oynatarak yaklaştığında neyi istediğini biliyordu. HAYIR HAYIR VE HAYIR. Asla!! Oynayamazdım. Başımı onaylamaz biçimde sallarken kaşlarımda buna eşlik ediyordu. Kumru yanıma gelerek kolarımdan tutduğu gibi beni oynayanların arasına atdı. Kendimi teyzelerin ortasında bulduğumda buranın çıkış yolu olmadığını anladım.
Saatler sonra düğün bitmiş ayaklarım kopana kadar kumrunun zoruyla oynamıştım. Şimdi herkes arabalarına dağılmış evlerine gidiyordu. Bense hala arabamın önünde duruyordum. Ayağımdan çıkardığım ayakkabılarmı arabaya bırakmıştım. Evet gitme vaktiydi.
Arabaya bindiğimde demirinde bir amcayla dışarı çıktığını gördüm. Bu benim babamdı. Çatılan kaşlarımla onları izledim. İkisininde keyfi gayet yerinde gülüşüyorlardı. Artık sohbet neyden gidiyorsa. Demir şimdiden cesaretlenmişti demek ki. Hemde babamın karşısına çıkarak.
Arabayı çalıştırarak pencereyi açtım. Babama baktım. Demirle vedalaşırken annemde gelmiş demirle vedalaşmıştı. Ne ara bu kadar yakın oldularda vedalaşmadan gitmiyordular?
Annem ve babam arabaya bindiğinde aynadan onlara bakarak meraktan çatladığım soruyu sordum.
-annecim babacımm kapıda demirle ne konuştunuzda kahkahalarınız şehirle bir olmuştu.
İmalı söylediğim sözler ikisinin bir birine bakmasına neden olmuştu. Vardı burda bir iş ama çıkardı yakında kokusu.
-hiçç kızım düğün salonunda biraz kaynaştık çok iyi bir beyfendi bekarda aynı zamanda. Babanla çok hoşumuza gitdi. Çok cömert bir delikanlı.
Havalanan kaşlarımla onlara gülümseyerek baktım. Hoşlarına gitmişti demir. Babam bile gülümsüyordu bu duruma. Babam çok kaba sert bir adam değildi dışarıya öyleydi ama ailesine çok sevecen bir adamdı benim babam.
1saatin ardından trafik dolu olan şehirden eve varmıştık. Annemle babama iyi geceler diyerek odama çıkmıştım. Üzerimdekileri çıkararak makyakmı sildm. Saçlarım yapış yapışdı galiba duş almam gerekecek.
15dakikalık duşun ardından yatağımdaydım. Telefonumu alarak demire mesaj atdım. Tabi bilinmeyen numarasına.
-şimdiden babam ve annemle tanışmışsın. Senin iyi bir beyfendi olduğunu ve hoş biri olduğunu söylediler. Şimdiden cesaretlenmen hoşuma gitmedi değil:)
Yine anında okunan mesajım yüzümde güller açtırmıştı. Gerçekten ondan hoşlanmıyordum değil mi?
-senin daha çok şeyler hoşuna gidecek. Benim olacaksın ŞAHMELEK.
Sinirlerimi bozmakta üstüne yoktu bu adamın.
Telefonu kapatarak artık yorgun bedenimi uykuya vererek kapatdım gözlerimi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ABİMİN ARKADAŞI (TEXTİNG 18+)
Romance- Ahh...abim gelicek yapamayız.. Üstümdekileri delice yırtarak çıkardı. - Abini boş ver gece. Bugün gelmeyecek güzelim Erkekliğini boxer'ından çıkarıp kadınlığıma dayadığında iç çekerek inledim. - ııhhm ahh... demir dayanamicam doldur içimi hadi v...