Barış

6.3K 322 35
                                    

Merhaba sevgi pıtırcıklarım. Pek içime sinmeyen bir bölümle karşınızdayım. Üslup hatalarım olabilir sizi bekletmemek için yayımladım. Öpüldünüz.. (Okuduktan sonra vote verip yorum yapmayı unutmayalım :) )

YENİ KİTABIM "EN GÜZEL KABUSUM"A BAKMAYI UNUTMAYIN VOTE VE YORUMUDA TABİ SEVİLİYORSUNUZ BEBEKLERİM

Telefonun kulaklarımı sağır eden sesiyle yeni güne merhaba dedim. Telefonu komedinin üstünden alıp arayana bakmadan açtım. Ve uykulu bir ses tonuyla

'Efendim?'

'Güneş, sonunda açtın telefonunu. Aşağıdayım gelebilir misin? Geceden beri buradayım.'

'Deniz ben... bilemiyorum.'

'Lütfen güzelim, sadece konuşmak istiyorum.'

'Tamam, 10 dakika sonra yanındayım' dedim ve cevap vermesini beklemeden telefonu yüzüne kapattım. Telefonu kapatır kapatmaz yataktan fırlayıp banyoya koştum. Genel işlerimi hallettikten sonra üzerimi bile değiştirmeden aşağı indim. Deniz, yurdun karşısındaki bankta oturmuş beni bekliyordu. Beni görür görmez hızlı adımlarla yanıma geldi. Uğruna cennetten vazgeçilecek mavi gözleri kıpkırmızıydı. Gözlerini gözlerime kenetledi ve

'Güneş'im, sevgilim her şeyi sana anlatmalıydım çok pişmanım. Beni sensiz bırakma güzelim. Her şeyi sana baştan sona anlatacağım' dedi ve anlatmaya başladı. Yeliz denen yellozla Deniz, hazırlıkta tanışmış. Deniz bu kızdan hoşlanmasa da kız buna aşıkmış. Daha sonra da arkadaş zoruyla çıkmaya başlamışlar. Birkaç ay sonra kız meme kanserine yakalanmış ve iyice çekilmez biri haline gelmiş. Deniz yine de kızı hiç bırakmamış aksine onu sevmese de hep yanında olmuş. Kız o haline rağmen hergün barlarda içip içip Deniz'i boynuzlamış, Deniz bunu bilse de hasta olduğu için hiçbir şey diyememiş. Kızı birkaç kez terk etmeye kalksa da kız sürekli hastalığını öne atarak Deniz'i kendine geri döndürmeyi başarmış. Bir yıl sonra tamamen iyileşince de hiç kimseye haber vermeden erasmus programıyla İngiltere'ye gitmiş.

Deniz olan biteni anlattıktan sonra tüm bedenimi suçluluk ve acı duygusu sardı. Deniz'in kırmızıya dönmüş maviliklerine bakarak

'Ben..ben çok özür dilerim. Seni dinlemeliydim.'

'Asıl ben özür dilerim. Sana Yeliz'den bahsetmeliydim.'

'Saçmalama senin hiçbir kabahatin yok. Hepsi o kız yüzünden. Bir an seni biriyle dudak dudağa görünce ben...'

'Şşt tamam geçti. Şimdi barıştık mı?'

'Saçmalama, gel buraya seni aptal.' diyerek boynuna sarıldım. Ve özlediğimi fark ettiğim deniz kokusunu içime çekerek boyun boşluğuna sulu bir öpücük kondurdum. Ayrıldığımızda alnını alnıma yaslayarak

'Seni çok özledim. Bir saniyem bile seni düşünmeyerek geçmedi. Kaç gündür seni düşünmekten uyuyamıyorum çünkü rüyalarımda da beni tekrar terk etmenden korkuyorum.'

'Bak ama hepsi geçti. Yanındayım, seninim.'

'Benimsin.' dedi ve dudaklarını özlemle dudaklarıma değirdi. Yavaş başlayan öpüşü git gide sertleşti. Ben de acemice ona karşılık vermeye çalışıyordum. Bir süre sonra geri çekilerek alnını alnıma dayadı daha sonra da belimden tutup beni, iyice kendine yaklaştırdı ve konuşmaya başladı. Ama onu duymuyordum. Tüm bedenim arsızca Deniz'i istiyordu. Kendimi tutamayıp kollarımı Deniz'in boynuna doladım ve dudaklarına yapıştım. Mantıklı tarafım bana küfürler savururken ; duygusal tarafım devam etmem için beni destekliyordu. Deniz geri çekildiğinde üzülsem de belli etmemeye çalıştım ve az önce yaptığım şeyin farkına vararak utançla başımı öne eğdim. Deniz elini çeneme koyup başımı kaldırdı ve gözlerini gözlerime kenetleyerek

SON İKİ ÜÇHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin