3|Koleksiyon

1.2K 56 4
                                    

Pelin Eroğlu

"Kolay gelsin Savaş abi."

"Saol Pelin,dikkat et kendine."

Savaş abiye korna çaldığımda aşina olduğum yoldan geçerek arabayı tesislere park ettim.Spor çantamı alıp arabadan inince tesise girdim ve yemekhaneye indim.Tüm takım toplanmıştı.

"Oo yavrum gel gel,Gizem sana bir tabak hazırlamış.Olay!"

Aslı'nın konuşmasıyla gülüp herkese selam verdim ve Gizemle Aslı'nın arasına oturdum.

"Biz niye burada yapıyoruz bugün fitness'ı?"

Sorduğum soruyla ikiside birbirine baktılar ve sonra Gizem bana döndü.

"Dereağzı ana-baba gününe dönmüş,hey yavrum hey.Amerika kolej liginden takımlar gelmiş 4 tane altyapıyla maç yapmak için,ondan bizi buraya şutladılar."

"Ha o hesap?"

"Aynen Pelko,İsmail hocayı gördük girişte seni çağırdı yanına haberin olsun."Aslı'nın dediği ile kaşlarımı çattım.Allah Allah,ne olmuş olabilirdi ki?

Kahvaltımız güle oynaya bol sohbetle gittiğinde yarım saatlik bir süre boş takılacaktık.Sonrasında ise fitness.Yemekhaneden çıktığımda antrenman yapan a takımının olduğu sahaya girdim ve gözlerim İsmail abiyi aradı.Sonradan onu Edin Dzeko ile konuşurken gördüğümde gülümseyerek yanlarına ilerledim.

"İsmail abi?"Seslenmem ile arkasını döndü ve beni görünce gülümsedi.Dzeko ise büyük ihtimalle beni tanımadığından dolayı sadece baktı.Tanışmamız gerektiğini düşündüğümden ona da dönerek onu şaşırtacak bir hamleyle Boşnakça konuştum.

"Kako ste kapetane"
"Nasılsın kaptan?"

"Govorite li bosanski?"
"Boşnakça biliyor musun?"

Gülümsedim ve başımı olumlu anlamda sallayarak tanışmak için elimi uzattım.

"Pelin Eroğlu, ja sam u odbojkaškom timu"
"Pelin Eroğlu,voleybol takımındayım."

O da elimi tutup sıktı ve kendini tanıttı.Gerçi zaten tanıyordum ama tanışma faslı falan işte..

"Edin Džeko, drago mi je."
"Edin Dzeko,memnun oldum."

"Ja također"
"Bende."

"Gdje si naučio govoriti tako bosanski?"
"Böyle boşnakça konuşmayı nereden öğrendin?"

"Moja majka je Bosanka, smatramo se građanima."
"Annem Boşnak,hemşeri sayılırız."

Kısa bir sohbetten sonra yanımızdan ayrılıp antrenmanına döndüğünde İsmail abiye dönüp sarıldım.

"Allah sohbetinizi daim etsin kızım şakır şakır Boşnakça konuştun adamla."İsmail hocanın dediğine güldüm.

"Annem saolsun abi,beni çağırmışsınız siz ne oldu hayrola?"

"Emreyle dargın mısınız siz birbirinize kızım?"İsmail abinin dediği ile şoka uğramışçasına gözlerimi belerttim.Emreyle 13-14 yaşından beri yakın arkadaştık,Emre de Fenerbahçenin teknik direktörü İsmail Kartal'ın oğluydu tahmin edebileceğiniz üzere.

Küçüklüğümüzden yediğimiz içtiğimiz ayrı gitmemişti,İsmail abilerle annemler de oldukça yakın olmuştu bu yüzden.Yanımda kimse yokken Emre olmuştu yanımda.

"Yok abi Allah Korusun,niye dargın olalım birbirimize?"

"1 aydır görüşmüyorsunuz valla ben bir şüphelendim."Ağzımdan bir 'tch' sesi çıktığında İsmail abi rahatlıkla nefes vermişti.

"Bizim idmanlar çok sıklaştı,senin oğlan da şehir dışında zor görüyoruz yüzünü."

"Aman kızım dostluğunuza zarar gelmesin,var mı istediğin bir şey?"Dediği ile tatlı tatlı gülümsedim.Tabi ki vardı!

"Sebastianla Jayden'ın imzalı forması..Bir tek onların ki eksik koleksiyonda."İsmail abi dediğime güldüğünde başını olumlu anlamda salladı.Zaten onun sayesinde bütün takımın formasını toplamıştım.

"Yarın ki maça gel,çıkışta söylerim verirler."Sevinçle gülümsediğimde sohbeti kısa tutarak antrenmana döndüm.

Yorumlarınız ➡️

Fikirleriniz ➡️

RASTLANTI | Barış Alper YılmazWhere stories live. Discover now