0.7

344 38 16
                                    

Yazım yanlışı ve mantık hataları olabilir anlamadığınız yeri sorabilirsiniz ballar

_______________________________________________________

"Melissa Vargaas"

Sabahtan beri milyonuncu kez spikerden ve tribünlerden duyduğum o sinir bozan sese aldırmamaya çalışsamda artık gerçekten çıldıracaktım.

Önüme bakmaya çalıştım ama gözlerim reaksiyonunu görmek için istemsizce ona kaydı.

Çok sakindi.

Sanki az önce üst üste iki ace yapmamış gibi yine çok sakin bir şekilde servis kullanmaya gidiyordu.

Ve oyun başlamadan önce bana söylediğinin aksine maç boyunca yüzüme bakmamıştı.

Zaten bana beni izleyeceğini söylememişti ki.

Bana onu izlememi söylemişti.

Ve gerçekten de maç başından beri istemsizce onu izliyordum.

Şuan maçın en skoreriydi ve bu gerçek sinirimi bozuyordu.

Oyun başından beri fener'in sayılarının yarısından fazlasını o almıştı.

Skorun 2-1  olması da durumu açıklıyordu sanırım.

Berbattık.

Kendimize gelmeliydik.

Ben bunları düşünürken koçumuzun Vargas'ın hızını kesmek için aldığı molanın süresi de dolmuştu.

Hafifçe silkelenerek kendime geldim ve Zehra'ya kaçamak bir bakış attım.

O da bana bakıyordu.

Dudaklarını oynatarak.

"Yapabiliriz"

Dediğinde tereddütsüz inandım ona.

Çünkü biliyodum.

Ancak bu şekilde iç motivasyonumu sağlayabilirdim.

Karşı takımın servisini karşıladıktan sonra Cansu'nun pasıyla top bana yönlenmişti.

İçimden kendime seslendim

"Toparlan Ebrar Karakurt"

Ve tüm dikkatimi ve gücümü topa yönlendirerek vurdum.

"Ebraaaar karakuuuurt"

Spikerin ve tribünlerin sesiyle eş zamanlı olarak bağırmam ve Zehra'yla çakışmamız bana kendimi iyi ve güçlü hissettirmişti.

Yüzüm hala Zehra'ya dönükken gülümsemem yüzümden silinmeden istemsizce aklıma gelen Rakip Pasör Çaprazına doğru kaçamak bir bakış attım.

Bana bakmıyordu.

Arkası dönüktü ve iki adımla yerine geri gitti.

Servis için yerime giderken yüzünde bir mimik yakalamaya çalıştım ama yoktu.

Gözlerim dudaklarına kaydığında
Ona bakmanın dikkatimi fazla dağıttığını fark ettim ve önüme döndüm.

Servisi kullanmak için topu elimde hafifçe döndürdüm ve dikkatimi dağıtan "her şeyi" zihnimden sildim.

_ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _

Melissa Vargas

Set sayısındaydık. Maç 2-1 di ve bu seti alırsak eğer maç bizimdi.

Tabii kupa da öyle.

Servisi kullanan Arina'ya birlikte oyun hareketlendiğinde hazır olmak için topu gözlerim ve reflekslerimle takip ediyordum.

Buse'nin plasesi karşı takım tarafından karşılandı.

Hemen sonrasında ellerimi açarak blok pozisyonu almamı sebep olan karşı takım Pasör Çaprazı Ebrar Karakurt olmuştu.

Maç başından beri beni epey zorlamıştı.

Buna rağmen dikkatimi dağıtan mimiklerinden kaçmak için maç boyu beni izlediğini hissetsemde yüzüne bakmamaya çalıştım.

Sonuçta ona beni izlemesini ben söylemiştim değil mi?

İstediğim şey ona gerçek mvp'yi göstermek ve yüzüme bağırdığı o anın intikamını almaktı.

Normalde böyle bir şeyi tınlamazdım ama Karakurt içimde bana bile yabancı olan bir intikam ve hırs ateşi yakmıştı.

Benim aksime maçta mimiklerini fazla kullanıyor ve duygularını belli etmekten çekinmiyordu.

Ben her zaman karşı takıma o anki duygularımı göstermemeye dikkat ederdim. Stabil bir yüz ifadesi işimi görürdü.

Çünkü duygular zaaflarındır, zaaflarında zayıflıkların...

Zayıflıklarımı göstermeye niyetim yoktu.

Zehra ile ikili blok yaptığımızda kalan tüm gücümü burada kullandığımı hissettim. 

Maç burada bitmek zorundaydı.

Sertçe ellerime çarpan topla gözlerim topun yönünü buldu ve nefesimi tuttum.

Top karşı sahaya düştüğünde dudağımın kenarının yukarı kıvrılmasına engel olamadım.

"Ve Maçın son bloğu! Melissa Vargaas!"

"Final maçının ve şampiyonlar kupasının kazananı Fener Bahçe Opet oluyor!"

KAZANMIŞTIK!

Takım bana doğru koşup sarılınca karşılık verdim ve zıplamaya başladık.

Saniyelerce zıpladık.

Sonunda takımla ayrıldığımızda Arina'nın "kazandık" diyerek boynuma atlamasıyla yine sarıldık ve kendi etrafımızda döndük.

Arina'yı yere bıraktığımda gülümseyerek tekrar "kazandık" demesiyle bende güldüm.

"evet kazandık" dedim.

Gözlerim maç başında beni izlemesini söylediğim kişiyi aradığında zaten bana baktığını gördüm.

Gözlerinde gördüğüm şey ile tebessümüm anında silindi ve ne hissedeceğimi bilemedim.

Çünkü gözlerinde öfke yada nefret yoktu.

Dolmuş Gözlerinde üzüntü ve kırgınlıktan başka hiç bir şey yoktu.

Şok olmuştum.

Karakurt karşımda ağlamak üzereydi.

_____________________________________________________

Ben geldimmm söz verdiğim gibi bu gün de bölüm attımmm

Sizce bir sornaki bölüm ne olacak?

Mile neler hissedip neler yapacak?

Yorum ve Oy bırakmayı unutmayın seviliyorsunuz 🌸 🌸 🌸

𝖄𝖔𝖚 𝕯𝖔𝖓'𝖙 𝕺𝖜𝖓 𝕸𝖊Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin