Yazım yanlışı ve mantık hataları olabilir anlamadığınız yeri sorabilirsiniz.
***
Ebrar Karakurt
Sabah yastığın yanındaki telefonumun alarm çalmadan önce yaptığı titreşimiyle uyandığımda, alarm sesine katlanamadığım için çalmasına izin vermeyerek kapattım.
Yatakta doğrularak ayağa kalktığımda, direkt lavaboya yönelerek soğuk suyla elimi yüzümü yıkadım.
Lavabodan çıktığımda, gözüm yatağında mışıl mışıl uyuyan kıza kaymıştı.
Yanına doğru ilerledim, yatağının kenarına oturdum ve biraz yüzünü incelemeye başladım.
Masum yüzü, dolgun dudakları, kapalı gözleri ve kadife teniyle, özenle çizilmiş bir tablo gibi görünüyordu.
Gözlerim gece yorganını üzerinden attığı için ortaya çıkmış olan vücuduna kaydığında, aklıma gelen sahneler ile bakışlarımı hızla tekrar yüzüne çıkardım.
Tek elimi nazikçe yanağına koyduğumda hafifçe mırıldanması, kulağıma hoş bir beste gibi güzel gelmişti.
Aklım onu öptüğüm ana gittiğinde, dudaklarım usulca kıvrılırken gözlerim yine dolgun dudaklarına kaydı.
Yanağındaki elimi hafifçe hareket ettirerek okşamaya başladım.
"Mile"
Sakince ismini seslendiğimde gözlerini aralasa da elimle yanağındaki temasıma devam ettiğimde onu mayıştırıyor olsa gerek ki tekrar gözlerini kapadı.
Yatakta hafifçe üzerine doğru eğilerek kısık bir sesle kulağına doğru konuştum.
"Mile, sabah oldu kahvaltıyı kaçıracağız."
"Hmm Karakurt"
Uykulu gözlerini aralayarak gözlerime baktığında, dudaklarında oluşan gülümseme ile bir kaç saniye öylece kaldı.
Sonra uykunun verdiği sersemlik gitmiş olacak ki, yatakta doğrulmak için hareketlendi.
Ona kişisel alan açmak için gerilediğimde yatakta oturur pozisyonda bana bakıyordu.
Biraz kafası karışmış olacak ki anlam veremez bir ifadeyle beni süzerken konuştu.
"Biz en son film izliyorduk, ne ara sabah oldu Karakurt?"
Şaşkın haline güldüm.
"Filmin yarısında uyuya kaldın, bende tek başıma sıkıldığım için filmi kapatarak yatağıma geçip uyudum."
"Filmi bitirseydin, niye hemen uyudun?"
"Devamını da seninle izlemek istedim"
Bir kaç saniye duraksadıktan sonra gülümseyerek yerinden kalktı ve lavaboya doğru ilerlediği sırada konuştum.
"Sana da günaydın Mile"
Lavabonun kapısından dönerek yüzüme baktı ve gülerek cevap verdi.
"Günaydın, Karakurt"
Gülüşü çok güzeldi, sabahtan akşama kadar tatlı sesini dinleyebilirim diye düşündüm.
O lavaboya girdiginde bende üzerimi değiştirmek için valizimin önüne oturarak, kıyafetlerimi çıkartıp yatağın üzerine bıraktım.
Ayağa kalkarak t shirt ümü çıkardığım esnada lavabodan çıkan Mile ile göz göze geldiğimde, bakışları gözlerimden yavaşça vücuduma doğru kaydı.
