Bölüm 10: "Sırların Ve Yıldızlı Gözlerin."

311 43 482
                                    

Йой! Нажаль, це зображення не відповідає нашим правилам. Щоб продовжити публікацію, будь ласка, видаліть його або завантажте інше.

Bazı anlarda zaman tam atar damarımızın üstüne dayanan ince bir bıçak olur, değdiği tenin kanına susamışçasına büyük bir azap içinde vaktinin gelmesini beklerdi

Йой! Нажаль, це зображення не відповідає нашим правилам. Щоб продовжити публікацію, будь ласка, видаліть його або завантажте інше.

Bazı anlarda zaman tam atar damarımızın üstüne dayanan ince bir bıçak olur, değdiği tenin kanına susamışçasına büyük bir azap içinde vaktinin gelmesini beklerdi.

Jungkook'un gözlerini açmasını beklemek de bununla aynı hissettiriyordu.

Saçlarını koklamak istemiştim. O ferah kokunun sigarayla karışık dumanlı notasını yüreğimin derinlerine dek içime doldurmak istemiştim o benim elimi tuttuğu anda. Yüzüne doğru eğilmişken, gözlerini açamamıştı fakat kirpiklerindeki belli belirsiz hareketi görebiliyordum.

Kuru dudaklarını güçlükle aralamaya çalıştı ve kısık, bir yandan da boğuk bir sesle konuştu. "Üşüyorum," dediğinde içim sızlamıştı.

Dudaklarımın arasından titrek bir nefesi içime çekip aceleyle konuşmaya çalıştım. "Az kaldı, dayan Jungkook, beni duyabiliyor musun?" dedim arka arkaya sorularımı sıralarken.

Yavaşça yutkundu ve kuru dudaklarının arasından aldığı her nefes onun için acı veriyormuş gibi kaşlarını çatarak fısıldadı. "Su," dedi bu kez.

Susamış olmalıydı. Başımı hızla kaldırıp ön koltukta oturan adamlara baktım ve, "Jungkook, susadığını söylüyor. Arabada su var mı?" dediğimde Yoongi hızla başını arka koltuğa çevirmişti. Taehyung'un gözleri dikiz aynasından bize döndüğünde, göz göze gelmiştik.

"Hyung, torpido gözünde açılmamış bir şişe var." diyen Taehyung, eliyle Yoongi'ye torpidoyu işaret etmişti.

Yoongi hızla dediğini yapıp o gözü açtı ve ardından elinde tuttuğu bir şişe suyun kapağını açarak dikkatli bir şekilde bana uzattı. Ben şişeyi kavrayıp ona dönerken, gözlerinin hâlâ kapalı olduğunu gördüm.

O sırada ona doğru kısık bir sesle, "Başını biraz dikleştireceğim, suyu içmene yardım etmeme izin ver." dediğimde konuşmadı, tepki de göstermedi.

Beni duyduğunu biliyordum. Bir şey söylemesine gerek yoktu, başının altına dikkatle elimi yerleştirip minik bir hareketle doğrulmasını sağlarken pet şişenin ağzını dudaklarına değdirdim.

Kill My Pain ⚘ rosékookWhere stories live. Discover now